𝐉𝐔𝐍𝐆𝐊𝐎𝐎𝐊 İ𝐋𝐄 𝐇𝐀𝐘𝐀𝐋 𝐄𝐓 𝟑

24. BÖLÜM "HİÇ VE HEP"

1K oldu oylarımız! Hepinize o kadar teşekkür ederim ki... Kalbimdesiniz meleklerim ♥️

"Senin suçun değil. Ben zaten hiç unutmuyorum. Hep aklımda. Hiçliğin varlığına alışırken, hep olmanın yokluğu ile tanıştım ben. Hiç ve hep. Bu ikisi arasındayken, ben hiç unutmuyorum."

24. Bölüm "Hiç Ve Hep"

"Ah,"diye inlediğinde, gözlerini araladın. Kasığına giren sancılar yüzünden oldukça ağrın vardı.

Jungkook kaşlarını çatarak dudaklarını oynattı. Saat gecenin üçünde uyanmıştın ve aynı pozisyonda uyuyordunuz.

Yüzünü ekşiterek Jungkook'un elinin üstünden karnına dokundun. Bacaklarını kendine çektiğinde dişlerini sıktın.

"Ah lanet! Bir dur artık,"diyerek söylendiğinde daha da şiddetlenince lababoya gitmen gerektiğini anladın.

Yavaşça Jungkook'un kolları arasından çıktığında biraz kıpırdanmıştı sadece. İki büklüm bir şekilde ve karnını tutarak lavaboya girdin.

Kapıyı olası bir duruma karşı kilitlediğinde işlerini halledip ellerini yıkadın ve lavabodan çıktın.

Yatağa geri döndüğünde ses çıkarmış olacaktın ki, Jungkook uyanmıştı.

Bir gözünü açarak sana baktığında anında kaşlarını çattı, "Y/N?"diyerek doğrulduğunda gülümsemeye çalıştın, "Sakin ol. İyiyim. Uyu sen. Sabah erken kalkacaksın,"dediğinde Jungkook seni tiye almadı bile.

Seni sırt üstü yatırdıktan sonra başının altına kolunu uzattı ve seni kendine çekti. Kendisi yan yatıyordu.

Diğer elini karnının üstündeki ellerinin üstüne koydu. Gözlerin onun gözlerine ulaştığında bu karanlıkta bile onun kahverengi gözlerini rahatlıkla görebiliyordun.

Jungkook yüzüne çok yakın duruyordu. Nefesleriniz birbirine karışırken, burun uçlarınız birbirine değiyordu.

"Y/N,"diye fısıldadı Jungkook. Kaşlarını kaldırdın ve dudaklarına baktın, "Efendim?"diye fısıldadığında, Jungkook alnını alnına yasladı ve, "Canının yanması, canımı yakıyor,"dediğinde gözlerin gözlerine tırmandı. Fakat o gözlerini kapatmıştı.

Dudaklarını araladın, ama bir şey diyemedin. Jungkook ellerini yavaşça kenara ittirerek ellerini karnından çekti. Kendi elini karnına koydu ve sıcağını hissettin. Sonra, elini kaldırdı ve tişörtünün eteklerinden tuttu ve yukarıya doğru sıyırdı.

Karnın açıkta kalınca, Jungkook elini karnına koydu. Büyük eli, karnını çepeçevre sararken, sıcaklığını tenini yakıyordu.

"Jungkook..."diye fısıldadın ismini. Jungkook dudaklarının üstüne ufak bir öpücük bıraktı. Hafif gülümsedi dudakları. Şefkatli bir gülüştü bu. Dudağının altındaki ben ortaya çıkmıştı yine.

Gözlerini kapattın. Jungkook, "Neden kızlar bunu çekiyor? Seni, gece uykularından çalacak kadar acı veren bir şeyi, neden çekiyor?"dediğinde gülümsedin yavaşça.

Ellerini çıplak teninin üstündeki ellerinin üstüne koydun, "İnan bana, bende kendime bunu defalarca kez soruyorum,"dediğinde Jungkook burnundan nefesini yavaşça vererek dişlerini gösterecek şekilde gülümsedi.