Ruhuna doğru esen hafif kasırga,
Teninde dolaşan minik papatya,
Gözlerindeki esintinin sebebi,
Varlığı.
Ufak bir kız çocuğu,
Geçmişten geleceğe gelmiş,
Kanat çırparak.
Evine al,
Gidecek.Bölüm Sınırı: 55 Oy.
36. Bölüm "O Melek"
"Onu yaşatacak kadın sensin. Eğer bir meleksen, onu kanatlarında taşıyabilirsin."
Şaşkınca kız çocuğunun yüzüne bakmaya başlarken, yutkundun. Bütün geçmiş, aklından ışık hızıyla geçerken, tutunma ihtiyacı hissederek tutunacak bir yer yokladın elinle.
Jungkook hızlıca elini tutarken, kız çocuğunun elini bırakmamıştı. Sen sadece Jungkook'un boynuna bakıyordun, ama orayı gördüğünden emin değildin. Diğer elini saçlarına geçirdin.
Yutkunarak gözlerini, sana kaşlarını çatarak bakan Jungkook'a çevirdin. Dudaklarını araladın, ama hemen sonra geri kapattın. Sırtını arkandaki duvara yaslarken, başını da yasladın. Bir an, bütün her şeyi hatırlamak nefesini kesmişti.
"Y/N,"diye fısıldadı Jungkook yalnızca sizin duyabileceğiniz bir sesle.
Namjoon Hoseok'un kulağına, "Onları yalnız bırakmalıyız,"diyerek arkasını dönüp salona girdi. Hoseok Jimin'e, "Onları yalnız bırakalım,"dedi. Hoseok arkasını dönüp giderken, Jimin Hye Su'yu uyardı ve Hye Su, Sena ve Pelin'i alarak salona girdi. Jimin Tae'ye söyledi ve Tae Yoongi ve Jin'i alarak içeri girdiler, ve salon kapısını kapattılar.
Siz hâlâ göz gözeydiniz. Jungkook'un elini sımsıkı tutarken, "B-ben..."dedin ne diyeceğini bilemeden. Jungkook'un yüzü gevşedi ve dudaklarını hızla yalayarak arkasını döndü ve küçük kızın boyuna inerek önünde eğildi, "Mi Cha, sen abilerinin yanına git güzelim. Ben yanına geleceğim, tamam mı? Sana bahsettiğim melek ile biraz konuşmam gerekiyor,"dediğinde Mi Cha kaşlarını kaldırıp, "Bana her gece anlattığın o melek bu kız mı?"dedi.
Jungkook gözlerini yumup hafifçe gülümsedi ve tekrar gözlerini açarak, "Evet güzel kız. O melek bu kız. Ama bunları konuşmanın zamanı değil. Şimdi sen abilerinin yanına git. Seni özlemişler,"dediğinde Mi Cha gülümsedi ve başını sallayarak, "Jimin'i özledim! Benimle oyuncak bebek oynayan tek abi o!"dediğinde Jungkook başını salladı ve doğruldu, "Tamam, o zaman onun yanına git ve onu özlediğini söyle,"dediğinde Mi Cha başını sallayarak salon kapısını açtı, ve içeriye girerek kapattı.
Jungkook hızla arkasını dönerek pantolonunu düzeltti ve tekrar ellerini tuttu, "Y/N,"diye bir kez daha konuştuğunda, sen dudaklarını ıslattın ve, "Bu kız... O k-kız,"dediğinde Jungkook başını salladı. Gülümseyerek, "Hı-hım,"dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐉𝐔𝐍𝐆𝐊𝐎𝐎𝐊 İ𝐋𝐄 𝐇𝐀𝐘𝐀𝐋 𝐄𝐓 𝟑
FanficSenin kalbin, onun okyanusunda atıyordu. Öylece elleri ellerinde çaresizce önünüzde dönen geçmişin dönme dolabını izliyorken, kasırgalar saçlarının arasındaydı. Çığlıkların göz yaşlarına sıkışıp evreni örtüyordu. "Ağlama," dedi hep, ve tutunduğun...