Özel bölüüm ^^
Merhaba! Bu kısımı hatırlayanlar??? Birinci kitapta da böyle bir bölüm mevcut! Ve ikinci kitapta, Tae'nin doğum gününe denk gelmediği için yazmamıştım. Bu da demek oluyor ki, Jungkook ile hayal et serisinin neredeyse 2. Yılı bitmek üzere!! Bu gün, 31 Aralık. Saatler sonra, yeni yıla giriyoruz. Belki size bu bölümü 1 Ocak'ta atacağım, ama benim bu tarihte yazdığımı, ve olaylarında bu tarihte olduğunu bilin :)
❗Bölümümüzde geçecek olaylar, şimdi yazılan 43. Bölüm, öncesi ve sonrasını etkilemeyecektir! Burada olanlar, yalnızca bu bölümde kalacaktır. ❗
Anladığınız gibi, Tae'nin doğum gününü kutlamak amaçlı yazdığım bir bölüm. O halde, bölüme geçelim!
KİM TAEHYUNG "Papatyanın Satırları" (Özel)
Soğuk bir gün. Soğuk bir günün sabahına uyanmak... Fakat birinin nefesiyle ısınıyordu tenim. Susuzluğunu bir nefes ile gideriyordu. Tenime dokunan saçları, kapalı olan gözleri, ve belimde duran elleriyle birlikte başını göğsüme yaslayıp uyumakta olan Sena, huzuru bulmamın ışığıydı.
Saçlarına ellerimi değdirirken, uykusunun derin olup olmadığını kestirememiştim henüz. Fakat şunu biliyordum ki, burnuma ulaşan kokusu, tekrar uyumama sebebiyet verecek kadar güzeldi.
Karşımızdaki duvarda asılı olan siyah saate kaydı gözlerim.
Saat: 11.46
Gözlerim büyürken, yavaşça Sena'ya doğru fısıldadım, "Güzelim."
Bana hiçbir tepki vermediğinde, bu duruma alıştığımın farkındaydım. Her zaman, uyku hâlindeyken ona ilk seslenişimde tepki vermezdi. İkinci seslenişimde bana sadece bir 'Hı,' demekle yetinirdi."Ceylan'ım?"diyerek ellerimi kumral saçlarında gezdirirken, beklediğim cevap gecikmedi. "Hı?"
Hafifçe güldüm ve, "Saatin on ikiye geldiğini söylesem?"dediğim an gözlerimi hafifçe araladığını hissettim. Yorgunca başını kaldırdı ve gözlerime baktı alttan alttan.
Ceylan'ı aratmayan kahverengi gözlerinde bir kez daha kaybolurken, dudaklarını kıvırışını izledim sessizce. Şuan mahmurdu ve ben de ona sarhoştum.
"Günaydın o zaman,"dedi pürüzlü bir sesle. Bende gülümseyip, "Gün aydı mı dersin?"dediğimde Sena güldü. Gülüşünün sesiyle kalbimin hızlandığını hissetmem, varlığına şükretmeme sebep oldu.
Gözlerini hafifçe kapatıp açtı ve başını salladı, "Sen gözlerime baktığın an aydı sevgilim,"dedi. Alt dudağımı dişlerim arasına alıp sıkıştırırken, Sena dudaklarıma baktı ve gülümsemesi büyüdü. "Kalkmalıyız bence,"diyerek tekrar gözlerime odaklanırken, konuştum, "Bence de,"diyerek güldüğümde bana karşılık verdi.
Sena benden önce yataktan çıkarken, ben yatakta oturur bir pozisyon almakla yetindim. Sena lavaboya girdiğinde birkaç saniye karşımdaki duvarla bakıştım ve üzerimdeki beyaz saten çarşafı kaldırarak yataktan indim. Dağılan kahverengi saçlarımı ellerimle düzeltirken dolabımıza yönelip, birkaç kıyafet aldım. İç çamaşırlarımı da alarak odamızın dışındaki, Sena'nın girdiği lavabonun kapısını çaldım ve, "Sena?"dediğimde boğuk bir sesle, "Gelebilirsin,"dedi.
![](https://img.wattpad.com/cover/188739472-288-k822498.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐉𝐔𝐍𝐆𝐊𝐎𝐎𝐊 İ𝐋𝐄 𝐇𝐀𝐘𝐀𝐋 𝐄𝐓 𝟑
أدب الهواةSenin kalbin, onun okyanusunda atıyordu. Öylece elleri ellerinde çaresizce önünüzde dönen geçmişin dönme dolabını izliyorken, kasırgalar saçlarının arasındaydı. Çığlıkların göz yaşlarına sıkışıp evreni örtüyordu. "Ağlama," dedi hep, ve tutunduğun...