Çalan zilin sesi ile çantamı alıp kapıya koştum.
Kapıyı açtığımda kapının kenarına kolunu dayamış bir Shawn ile karşılaştım.
"Günaydın Shawnie."
"Günaydın güzelim."
Ona gülüp hızlıca spor ayakkabılarımı ayağıma geçirdim.
Shawn benim için kapıdan çekildiğinde kapıdan çıktım ve kapıyı kapattım.
Shawn kolunu omzuma atıp beni kendine çekti.
"Gece iyi uyudun mu?"
Başımı salladım.
"Hem de ölü gibi."
Shawn dediğime gülüp başımın üzerine bir öpücük bıraktı.
"Nereye gidiyoruz?"
"Biraz ileride bildiğim güzel, küçük ama samimi ortamı olan bir kahvaltıcı var. Oraya gideriz diye düşünmüştüm. Olur mu?"
Güneş yüzünden gözlerimi kısıp Shawn'a baktım.
"Evet olabilir."
*
Shawn ile elele girdiğimiz minik kafeye baktım.
Pek büyük bir mekan olduğu söylenemezdi ama gerçekten çok samimi bir yerdi. Bayılmıştım resmen.
Shawn ile masalardan birine oturduğumuzda etrafı incelemeye başladım.
Oturduğumuz masa bebek mavisi rengindeydi ve çok şirindi.
Saldalyeler toz pembeye yakın bir renkteydi. Masamızın hemen yanında üzerinde "Don't wait. Time goes faster than you think." yazan nir ayna vardı.
Masamızın tam üzerinde güllerden yapılmış kocaman bir avize sarkıyordu.
Masamızın biraz ilerisinde tatlıların bulunduğu camla kapalı raflar vardı.
"Çok şirin bir yermiş."
"Ebet ben de çok seviyorum bu mekanı."
Yanımıza gelen tahmini 30 yaşlarında olan sarışın bir kadın önümüze menüleri bırakıp gülümsedi.
"Günaydın. Siz seçimlerinizi yapın ben birazdan siparişinizi almak için geri geleceğim."
Ona gülümsediğimde bana göz kırpıp masamızdan ayrıldı.
"Ne almayı düşünüyorsun?"
"Sanırım çikolatalı kruvasan ve sütlü kahve alacağım. Sen?"
"Muffin ve latte alacağım."
Biraz önce menüleri getiren kadın bu sefer siparişlerimizi almak için geldiğinde ona siparişlerimizi verip sohbet etmeye başladık.
*
Shawn ile okula girdiğimizde kenarda duran Jennifer ve Lauren'in nefret dolu bakışlarını fark etmiştim.Onları görmezden gelmeyi tercih ederek Shawn'ın elini daha sıkı kavradım.
Shawn olanları anlamış gibi eğilip yanağımı öptü. Gülerek ona baktığımda bana göz kırpmıştı.
Birlikte okul binasına girdiğimizde dolapların önünde sohbet eden Calum, Selena, Demi ve Chris'i gördüm.
Herkes bize şaşkınlıkla bakarken Demi 'Biliyordum!' bakışlarını bize gönderiyordu.
Onların yanına geldiğimizde Shawn belime sarılıp kafasını omzuma koydu.
"Günaydın gençler."
Chris ağzı açık bize bakarken Demi elini uzatıp Chris'in çenesini alttan ittirdi ve ağzını kapattı.
"Vay be bugünleri de mi görecekti bu gözler."
Selena yalandan göz yaşlarını silerken ona gözlerimi devirdim.
"Biraz geç oldu ama neyse."
Calum gülerek bize bakınca ona dil çıkarttım.
"Ee çocuk ne zamana?"
Chris'in dediği şeyle şaşkınlıkla ona baktım.
Shawn ise kahkaha atmıştı.
"En kısa zamanda çalışmalara başlayacağız."
Sinirle Shawn'a vurduğumda diğerleri ile gülmeye devam ediyordu.
"Of onu bunu boşverin. 1 ay sonra mezuniyet var alışverişe çıkmamız gerek."
Calum Selena'nın saçlarını okşamaya başladı.
"Bebeğim sence biraz erken değil mi?"
Selena dönüp Calum'a baktı.
"Sence ne zaman almalıyım Cal Pal?"
"Mezuniyetten bir önceki gün."
Selena Calum'a göz devirip bana baktı.
"Bu erkekleri anlayamıyorum gerçekten."
Ona güldüğümde Shawn belime daha sıkı sarılıp beni kendine çekti ve boynuma öpücükler kondurmaya başladı.
"Abi tamam sevgilisiniz mutluluklar falan ama çocuk çalışmaları için uygun bir yer değil burası. Lütfen yani."
Chris'in dediklerine herkes gülerken Shawn onu duymamış gibi yapıp beni öpmeye devam etti. Ben ise Chris'e dil çıkarttım.
Selena beni kolumdan tutup yanına çekti.
Shawn diğer kolumu yakalayıp isyan etti.
"Hey nereye?"
Selena saçlarını geriye doğru attı.
"İşimiz var siz takılın başbaşa."
Selena sol koluma Demi ise sağ koluma girdi ve beni Shawn'ın yanından uzaklaştırmaya başladılar.
"Her şeyi anlatıyorsun. Hemen."
İkisinin aynı anda dediği şeye gülüp her şeyi anlatmaya başladım. Hemen.
Nasıl bir final yapacağıma karar verene kadar normal bölümler atmaya devam edeceğim.
Öpüyorummmmm
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Why Mendes? Why? - Shawn Mendes [BİTTİ]
Fanficdeadangel: Neden Mendes? Neden? deadangel: Neden seni zerre umursamayan, sevmeyen insanların yanındasın hâlâ? deadangel: Hemde burada senin için ölmeye hazır biri varken.