Ned de beni kolumdan tutup Cass'in sırtına çıkardı. Sonrada kendi çıktı ve o lanet olası yerden uzaklaştık...................................................................................................................................................
1 HAFTA SONRA...
O olay gerçekleştiğinden beri ne okula gidiyordum ne de dışarı çıkıyordum. Babama ise bahaneler uydurup duruyordum.
Ned devamlı geliyordu ama öpüşme ile ilgili hiç konuşmamıştık.
Neydik ki biz şimdi. Arkadaş mı, sevgili mi ? Herneyse.
Düşüncelerden sıyrılıp yatağımdan kalktım. Aşağıya indim ama babam yoktu onun yerine Ned vardı.
Babam bu çocukla yalnız kalmama nasıl izin veriyordu acaba.
Ned ocağın başında bir şeyler yapıyordu. Sanırım pastırma kızartıyordu. Umarım onları yemeyeceğimin farkındadır.
Beni henüz farketmemişti ve bende sinsice arkasına yaklaştım.
-''BBÖÖÖÖÖ !!!''
Ahhh bir gram bile korkmamıştı.
-'' Ama ya neden korkmadın ki.''
Sırıtarak bana döndü ve kollarını belime doladı.
-'' Biraz daha korkunç olmayı deneyebilirsin canım.'' diyip dudaklarıma yapıştı.
Sanırım bu sevgiliyiz demekti yani sanırım.
Dudaklarını benimkilerden çektikten sonra şaşkınca suratına baktım. O da şaşkın baktığımı görünce şaşırmıştı. Ned:
-'' Yanlış bir şey mi yaptım ?''
Hemen kendimi topladım:
-'' Yo hayır yapmadın.''
-'' Sevindim o zaman. Sana kahvaltı hazırladım. Umarım beğenirsin.''
Sofraya baktım:
-'' Şey her şey çok güzel ama ben pastırma sevmem.''
-'' Ama ben seviyorum o yüzden yemek zorundasın. Güç toplaman lazım.''
-'' Neden ?''
-'' Neden mi ?'' diyip açık ağızla bana baktı.
-'' Şey evet neden ?'' Bu sefer gözlerini devirdi:
-'' Angel farkında mısın bilmem ama senin hakkında bir kehanet var. Üstelik savaştan bahseden bir kehanet.''
-'' Ov evet doğru. Üzgünüm.'' diyip başımı öne eğdim. Eliyle çenemden tutup gözlerine bakmamı sağladı:
-'' Üzgün olma sadece dikkat et ve güç topla. Sana bir şey olursa yaşayamam ben.''
Masumca yüzüne baktım:-'' Bende sana bir şey olursa yaşayamam.''
Bir süre o şekilde kalmıştık. Sonra Ned:
-'' Evet güzellik bir an önce kahvaltını yapta eğitime başlayalım.''
Bir dakika ne eğitimi ya ?!!! Kocaman gözlerle o tatlı suratına baktım:
-'' Lütfen bana dövüşmeyi öğreticeğini söyleme lütfen.''
Büyük bir kahkaha attı. Bu kadar komik olan neydi ki şimdi. Ardından beni kendine daha çok çekti:
-'' Eğer bir gün bana bir şey olursa ve tehlikede olduğun zaman yanında olamazsam kendini savunman gerek. Duvarın diğer tarafında neler yapabildiğini gördüm. Çok cesurdun ve canavarlarla anlaşabilme yeteneğin var ayrıca vampirleride hissedebiliyorsun. Kesinlikle bir eğitim görmen şart.''
Sanırım kaderime razı olmam gerekiyordu. Kollarının arasından sıyrıldım ve kahvaltı masasına oturdum.
Masada omlet, pastırma ,patetes kızartması, peynir, domates vardı. Omletin üstüne söylediğine göre kendi yaptığı bir sosla gülen yüz çizmişti. Ama ya bu çocuk cidden çok tatlı. Omletten bir parça alıp ağzıma attım.
Aman tanrım. 5 yaşındayken tattığım o tat vardı.
Annemin omleti gibi.
Ned kolumdan tutup hafifçe salladı. Kendime geldim ve konuşmaya başladım.
-'' Bu omlet aynı annemin yaptığı gibi olmuş. Ve ben onu çok özledim.''
Ned ellerimden tutup beni masadan kaldırdı. Sonrada sımsıkı sarıldı. Gözlerimden yaşlar aniden akmaya başladı. Ned ise beni teselli etmeye çalışıyordu:
-'' Angel lütfen üzülme. Biliyorum çok zor bir durum. Benimde annem yok ve aynı şekilde bende onu çok özlüyorum. Üstünden 200 yıl geçmesine rağmen. Ama biliyorum onlar bizi izliyor, koruyorlar. Ağlama lütfen.''
Bende ona sarıldım ve daha şiddetli ağlamaya başladım. Ama hiç bir şey demedi sadece saçlarımı okşadı. Ben sakinleşene kadar da okşamaya devam etti.
Ona böyle sarılı bir şekilde bütün ömrüm boyunca durabilirdim. Kalbim yerinden fırlayacakmış gibi oluyordu. Midem de ise kelebekler uçuşuyordu. Bu cidden aşk mıydı ? O da bana karşı bunu mu hissediyordu ? Ahh Tanrım sen yardım et. Birbirimizden ayrıldık ve Ned konuşmaya başladı :
-" Cass'i özledin mi ?"
Dudaklarımı büzdüm :
-" Evet özledim. Ama o diğer tarafta. Yanına gidemem ki. "
Ned sırıttı ve alnımdan öptü.
-" Aslında o bu tarafta. Onu eğer diğer tarafa geri gönderseydik büyük ihtimalle öldürürlerdi. Zaten eğitiminde o da bize lazım olucak. Şuan bir depoda. Gitmek ister misin ?"
-" Tabiki de isterim. Hayatımı kurtardı sonuçta."
-" O zaman üstünü giyin sen. Bende buraları toplim. " dedi ve masayı toplamaya başladı. Bende odama çıktım....................................................................................................................................................................

ŞİMDİ OKUDUĞUN
GLIESE (Askıda)
Kurt AdamVampirler, kurt adamlar, şekil değiştirenler, mitolojik yaratıklar acaba insanlarla ne kadar yaşayabilecekler.