Büyük salonda masalar kalkmış yerlerini uyku tulumları alırken Harry gözlerini devirdi. Draco ve Hermione'yle birlikte salonun bir köşesinde duvara yaslanmış kalabalığı izliyorlardı. Öğrenciler korkuyla Sirius Black'in Hogwarts'a nasıl girdiğini konuşuyordu.
"Sirius Pettigrew'i yakalayamamış. Duyduğuma göre şişman kadın uzun süre inat edince sinirlenip tablosunu parçalamış. Ortak salona girememiş bile." Hermione Gryffindor öğrencilerinden öğrendiklerini söyledi.
Harry'nin kahramanlıklarından sonra öğrencilerin ona karşı da tavırları değişmişti. Yasak saate kadar Harry'nin yanında olsa da ortak salona döndüğünde Gryffindor öğrencileri ile vakit geçiriyordu. Neville Longbottom başta olmak üzere çoğu öğrencinin büyülerini geliştirmesine yardımcı oluyor, durumlarını takip ediyordu. Aslında bunu biraz da zorunlu olduğu için yapıyordu. Zamanı geldiğinde hepsini karanlık tarafa davet edeceğinden binasında saygı duyulan biri olması gerekiyordu.
"Pettigrew bu günlük paçayı kurtarmış olabilir ama kontrolümüz altında olduğunu biliyor. Hogwarts'tan dışarı çıkamaz."
Draco başıyla biraz ilerisinde Gryffindor öğrencileriyle konuşan kızıl kafayı işaret etti. "Bunu bildiğinden çareyi eski sahibinin kucağına sığınmakta bulmuş belli ki."
Harry Ron Weasley'in kucağındaki fareye baktıktan sonra bakışlarını okul müdürüne çevirdi. "Dumbledore ne düşünüyor merak ediyorum. Amacı Sirius'u Hogwarts'a çekmekti, biz de istediğini yaptık. Bakalım planlarını açığa çıkaracak mı."
"İsterseniz Profesör Snape'le konuşayım. Olanların üstüne belki bir şeyler öğrenebilir." Çocuk onay verdiğinde yaslandığı duvardan doğrularak adımlarını iksir ustasına çevirdi.
Draco uzaklaşırken Harry kolunu yanındaki kızın omzuna atarak yakınına çekti. "Bu uyku tulumlarında uyuma olayının tek iyi yanı şatoda ilk defa aynı ortamda bir gece geçirebilecek olmamız sanırım."
Kız gülerek omzundaki kolu indirdi. "Napıyorsun Harry! Tüm öğrenciler ve profesörler burada!"
Çocuk cevap olarak sadece omuzlarını silkti. Kendisi açısından bunlar bir sorun değildi ama kız başkalarının kendi hakkındaki düşüncelerini göz ardı edemiyordu.
Draco iki uyku tulumunu sürükleyerek yanlarına gelince bakışlarını ona çevirdi. "Profesör Snape öğrenmeye çalışacağını söyledi."
"Bu gece öğrenemezse bile harekete geçeceğiz. En yakın zamanda Pettigrew'i yakalayıp itiraf ettirmeliyiz. On iki yıl azkabanda kaldıktan sonra Sirius'un ortalarda dolanması tehlikeli olabilir. Hogsmeade'de de yeterince sorun çıkardı. Öğrencileri daha fazla tehlikeye atmayız. Zaten ruh emiciler beni yeterince sinirlendiriyor."
"Onun için neden bu kadar uğraşıyorsun?"
"Bu da ne demek?"
"Vaftiz babanı ve Lupin'i kaybetmek istememeni anlayabilirim ancak haftalardır sadece bununla ilgileniyorsun. Uğruna savaştığın asıl şeyi unutmuş gibisin." Harry şaşkınlığını yüzüne yansıtmamakta zorlandı.
Dediklerinin sebebini ararken dönemin başından beri tek odaklandığı şeyin Lupin ve Black olduğunu fark etti. Karanlık Lord haklıydı, dikkatini bu konuyla oldukça dağıtmıştı. Lordu tüm kararı ona bırakma cömertliğini yapınca kendini oldukça kaptırmış, karmaşık planlar kurmuştu.
Ensesini kaşırken Hermione'yle gözgöze geldi. Kız, çocuğun ani ruh hali değişiminden Karanlık Lordla konuştuğunu anlayıp tereddütle baktı. Her ne konuşuyorlarsa, pek iç açıcı olmadığı kesindi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Slytherin Varisi (Harry Potter AU)
أدب الهواة"...Onunla savaşmayacağım, onunla birlikte savaşacağım."