~34~

44 3 2
                                    

Burak'ın ağzından;

"Emin misin bu oyunu oynamak istediğine?" "Noldu korktun mu yoksa?" "Yakalarsam öperim ama."

Nil çoktan koşmaya başlamıştı bile. Onu yakalamak için koşmaya başladım.

Bir anda burnumun kapatılmasıyla gözlerimde saniyeler sonra kapandı. En son gördüğüm şey Nil di.

"Abi çocuk burda." "Açın şunun kafasını." Kafamdaki torbanın açılmasıyla gözlerim kamaştı. Karşımdaki adamların hiç birini tanımıyordum.

"Ne istiyorsunuz lan benden!?" "Ooo! Günaydın Burak Demirel!" "Beni nerden tanıyorsunuz? Nil nerde?"

"Seni babandan tanıyoruz evlat. Nil de heralde şu yanındaki kızdı." "Ona sakın dokunmayın. Dokunursanız kendinizi ölü bilin."

Karşımda yaklaşık 120 kilo,kusa boylu,mafya babası gibi duran bi ibne vardı.

"Ha ha ha ha! Korkma korkma sevgilin bizimle değil. Ormanda kaldı o." "Ne dedin sen! Onu orda yalnız başına bırakamazsın."

"Burada mı olmasını tercih ederdin?" "Hayır!" "O zaman kes sesini ve düzgünce burda otur."

Hiç bişey diyemeden kafama yine o çuval geçirilmişti. Şu anda tek düşündüğüm şey Nildi.

Nil korkma sevgilim yanına gelicem.

Nil'in ağzından;

İyice üşümüştüm. Gözlerim çok ağrıyordu ve çok korkuyordum. Kendim için değil Burak için çok çok korkuyordum.

Nerde olduğunu,ne yaptığını bilmiyordum. Kafayı yemek üzereydim. Nerdesin Burak nerde?

Yavaşça ayağa kalktım. Yürümeye çalıştım. Etraf zifiri karanlıktı. Yapamadım,ilerleyemedim.

Sabahın ilk ışıkları yüzüme vururken olduğum yerden kalktım. Koşarak bi yol aramaya çalıştım.

İşte bi yol! Koştum olabildiğince hızlı koştum. İlk gördüğüm arabayı durdurdum.

"Nil!" "Abi!" Abimler bizi arıyorlardı. Koşarak abime sarıldım,ağladım o da ağladı. Abim yüzümü ellerinin arasına aldı ve göz yaşlarımı sildi. "Tamam ağlama kardeşim bak ben burdayım tamam. Burak nerde?" Yeniden ağlamaya başladım.

Nazlı koşarak yanıma geldi ve bana sarıldı. O da ağlamaya başladı. "Çiçeğim lütfen ağlama bak bende ağlıyorum lütfen."

Nazlıdan ayrılıp Canerin yanına gittim. Kendini ağlamamak için zor tutuyordu.

Onada sarıldım. Sarıldığım anda ağlamaya başladı. "Nil abim nerde Nil? Nereye gitti?" "Bilmiyorum. Hiç bir şey bilmiyorum."

Eylül'ün ağzından;

Nil ve abimi dün akşamdan beri arıyorduk. Artık çok yorulmuştum.

"Gel buraya." Canerin çağırmasıyla ona doğru yaklaştım. Göğsüne kafamı koyup uyumaya çalıştım.

Ama kafamın içerisindeki düşüncelerim beni öldürecektiler. Abimin başına bişey gelmesinden çok korkuyordum.

"Küçük civcivim,güzel kızım,dünyam benim..." Caner uyumadığımı anlamış olacakki benim uyumadan önce dinlediim şarkıyı söylüyordu.

Bu şarkı beni rahatlatıyor. Çünkü bunun bir anısı var. Mertle tanışmamı sağlayan şarkı.

Yavaş yavaş gözlerimi açtığımda hâlâ arabadaydık. Sabah saat 6 ydı heralde. Arabanın önüne doğru birinin atlamasıyla Bora abi ani bir fren yaptı.

Karşımda Nil vardı. Hep birlikte arabadan indik ve yanına gittik.

Abim? Abim yok! Nerde? Nerde?


HELLO! Uzun zamandır yoktum. Biraz aksatmış olabilirim ama yazmaya devam ediceğim. Vote ve yorum yapmayı unutmayın❤️

MAVİŞ (bitti)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin