1. BÖLÜM-BEKLENMEYEN İLK ÖPÜCÜK

412 94 667
                                    

Multimedya şarkı-Nİl. KARAİBRAHİMGİL
Bizi Anlatsam
(Hesapta Aşk)


Öncelikle  herkeze merhaba. Kısa bir açıklama yapmak istedim.Kitabıma  hoş geldiniz bu adara. Kurguyu  başlarda karışık bulabilirsiniz, evet aslında kafa karıştırıyor olabilir. Ama ileriki bölümlerde herşey kafanızda şekillenektir.

Keyifli okumalar dilerim...

Ben, "Sara ATAKURT." Özel bir okulda "Moda Tasarım" son sınıf öğrencisiyim. Babam, "Asır ATAKURT." Benim dünyalar yakışıklısı erkeğimden birincisi. Annem, "Ömür ATAKURT." Güzeller güzeli annemin tıpatıp kopyasıyım. Babam; "Güzelliğini annenden almışsın arada sizi karıştırdığım olmuyor değil" der dururdu.

Birde evimizin yeğane çalışanı Fatoş var. Ben kendimi bildim bileli yanımızda çalışyor. Az çekmemiş bebeklik kahrımızı. Ah tabi ya unutuyordum bizim yaramazlarla tanışmadınız. Evimizin neşesi dört ayaklı tüylü dostumuz "Alaca" oğlumuz, diğer sevimli dört ayaklı tüylü dostum "Alfa" kızım. İkiside hem çok akıllı, hemde en iyi sırdaşlarım olduğu kadar yoldaşlarımda. Uyurken birlikte uyur bazı aktiviteleri beraberinde yaparız. Altı kişilik çekirdek ailemle yaşıyorum. Biri hariç; "Poyraz ATAKURT." Kendisini ne kadar seviyor olsam da abi demeye bir türlü alışamamıştı dilim, 'sevmiyordum abi kelimesini' isimiyle hitap etmem hem alışkanlığım olmuştu, hemde kolayıma geliyordu.  Sevdiklerime çoğunlukla isimleriyle hitap ederdim. Poyraz bana genelde yavru kurt diye hitap ederdi, bazende kurtçuk derdi.  Abi demem konusunda çok kez isyan etsede vazgeçmiyordum. "Bir günde abi de be kızım incilerin mi dökülür?" Dediğim dedik, çaldığım düdük diyordum. Ben nasıl annemin kopyasıysam babamın kopyası da oydu. Evin ikinci yakışıklı erkeği oluyordu kendisi. Ama ne yazıkki uzun süredir o bizim aramıza katılamıyordu. Doğru bildiği hatası yüzünden ailemizden, evinden ayrılmak zorunda kalmışyı. Girdiği bataklıktan kurtarmaksa bana düşüyordu.

2 Saat Önce;

"Poyraz nereye gidiyorsun?"

Barın önünde dikilmiş gitmeye hazır vaziyette taksiye binen adamın peşinden baka kalmıştım.  "Sakın peşimden gelmeyi aklımdan dahi geçirme kurtçuk. Gelmeni isteseydim gel derdim zaten sana. Gideceğim yer senin için çok tehlikeli, kimseyi tehlikeye atmak istemiyorum. İçeri gir ve eğlencene kaldığın yerden devam et bekleme beni" diyerek taksiye binip uzaklaşmıştı. Normalde olsa bu dediklerine kulak asmaz inadına peşine takılırdım. Bu sefer istediğim olmamıştı, yalnız bırakmakta istemiyordum...
Bana karşı bu kadar anı tepki vermedi normal değildi. Sen son şey bile beni üzmek istememesi olam bir adam neden benden kaçar gibi ortadan kaybolurdu ki..?
İçimi kemiren cevapsız  sorular yığınla beynimi işkal ediyordu. Olaya kutlaya bardan içeriye  girmekten  başka çözüm  bulamadım.

Yüzüm düşük, mutsuz bir şekilde eski yerime geçtim. Kendilerinden geçmiş müziğe ayak uydurmaya çalışan kuzenlerime baktım, Poyrazı düşünen tek kişi ben miydim burda? Onlar eğleniyor olsalar da ben ne yazık ki eğlenmiyordum.
Ne kadar gelmek istemediğimi  eve gideceğimi söylesemde beni dinlememiş zorla bara sokmayı başarmışlardı. Babam doğum günümde istediğim motoru almasıyla bunu kutlamamız gerektiğini düşünmüşlerdi, normalde bende severdim kutlamaları eğlenceleri malesef bu sefer istediğim gibi olmamıştı. Kafamda binlerce çözemediğim sorunlar varken eğlenmek için hiçte havamda değildim. Bar taburellerinden birine oturup barmenden limonlu soda istedim. Ben sodamı yudumlarken etrafımı yavaştan yavaştan erkekler sarmaya başlamıştı. Artık erkek topluluğundan hem nefret eder olmuştum, hemde onlara güvenmiyordum. Sohbet etmek istediklerinde oralı değilmişim gibi yaparak ilgilenmiyordum. Sürekli rahatsız etmeleri bıkkınlık vermişti. İnsanın ilk yaptığın yanlışa, "kaza" ikincisine, "hata" üçüncüsüne ise, "tercih" deniyormuş. İşte o bende tamda öyle olmuyordu. Birinci yanlışım "hatayken" ikincisi "aptallık" olurdu. Üçüncüye yer yoktu benim lügatımda.

Asi Prenses Alfa'nın İntikamı.            ~Kara Sevda Serisi. 4Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin