17.BÖLÜM- ÖZLEM

50 27 0
                                    

Keyifli okumalar...

"Biraz önce reddettiğim çağrıyı tuşlayarak karşıdaki kişinin açmasını bekledim."

Saradan:

"İyi akşamlar Caner kusura bakma işim vardı, bakamadım tekefonuna. Neden aramıştın sen beni?"

Aslında neden aradığını gayet iyi biliyordum. Saf ayağına yatıp bilmemezlikten geliyordum. Uzun zamandır Caneri böyle oyalamayı başarmıştım.Beni hep saf masum kız olarak biliyordu, oysa ben onun için ne hinlikler düşünüyordum. Yavaş yavaş seni bitireceğim Caner. Senin canını almadan bu dünyadan göçmeyi düşünmüyorum.Ne zaman sen yok olursun işte ben o zaman gerçek Sara, yani kendi eski kimliğime bürüneceğim!

Canerden:
"İstediğin vakit geldi bebeğim, akşam turnuva var gelmek istersin diye düşündüm.Sen demiştin ya, turnuvalar başlayınca haber ver diye... Bende bu güzel haberi vereyim dedim."

Saradan:
"Tamam anladım. Saat kaçta olacak bu turnuva?" Hı hı, anlıyorum, gece oniki gibi diyorsun? Tabi gelirim, sen bana yeri konum at akşam ordayım."

İşte bu kadardı.Gerisi çorap söküğü misali gelecekti. Bundan sonrasını iyi planlayıp adımımı öyle temkinli atmalıydım, hiç bir şekilde tökezleyip hata yapmamayacaktım.Yoksa bu kadar emeğim boşa giderdi.

Aslında evden çıktığımda söylediklerini düşündüm de Aras'ın dediklerine kırılmamıştım.Umrumda bile değildi şözleri.En iyisi kendi evime gitmek güzel olacaktı.Aylarca beklediğim haber sonunda gelmişti.Akşam ilk boks turnuvamı kazasız belasız yaşamayı umuyordum. Hazırlığımı aylar öncesinden yapmıştım.Tedbirimi almadan asla yola çıkmazdım.Elime yüzüme bulaştırmadan bu işin içinden aklanıp çıkmak istiyordum.

***

Ellerini boynuma dolayan Alya'nın kollarını boynumdan çözüp  kurtulur kurtulmaz ana caddeye yürüyen Sara'nın peşinden koşturuyordum. Attığım koca adımlarımla koşar adımlarla kıza yetişmeye çalışıyordum.Soluk soluğa Sara'nın yanına ulaştığımda yakaladığım omzunu tuttum.Tuttuğumla kendime çevirmeyi başardım.

"Biraz konuşalım mı seninle?"

"Konuşacak bir şey kalmadı benim, işimde bitti burada... Bana düşen neyse yaptım, müsade edersen evime gitmek istiyorum!

"Fazla zamanını almıyacağım zaten."

"Kısa kessen iyi olur! Acele işlerim var benimde!"

"Bak ben öyle demek istememiştim.Yani sesin kötü felan değildi aslında, harika billur gibi berrak sesin var, ben biraz patavatsızlık yaptım.Bunun için kızgınsan bana özür dilerim senden!"

"Özür felan dilemene gerek yok Aras hocam, size ne kızgınım ne de kırgın!
Diyecekleriniz bittiyse müsade ederseniz yoluma gideyim."

"Peki gercekten evime bir daha gelmiyecek misin?"

"Size birşey söyleyeyim mi hoca?Bizde laf ağızdan bir kere çıkar dönüşü de olmaz anlıyormusunuz.Evinize gelsem de misafiriniz olur giderim."
Biraz daha yüzümü yüzüne
yaklaştırdım,
duymuyormuşcasına sesimi de yükselttim. "Sadece şunu söyleyebilirim size. Benden hiçbir şekilde pozitif veya hut olumlu beklentiler beklemeyin! Yoksa siz zararlı çıkarsınız."

"Neden böyle dedin?.."

"Çünkü ben öyle istiyorum. Kısa ve net bu kadar basit.Ha bu arada bir ara yanağınızdaki ruju silin isterseniz, dışardasınız sonuçta biri görse komik duruma düşerdiniz. Sevgilinizi bekletmeyin, kapıda sizi bekiyor benimle vakit kaybediyorsunuz."

Asi Prenses Alfa'nın İntikamı.            ~Kara Sevda Serisi. 4Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin