Aklım hala almıyor , Büşra nasıl ölebilir. Büşra , Büşra ya Büşra inanmak istemiyorum.
-" Neden ağlıyorsun ? " salak nasıl ağlamam ya.
-" O kız...... Büşraymış , ama şuan iyi "İyimi , iyimi dedi volkan . Ölmemiş mi ?
-" N-nasıl Büşra ölmedi mi ? " kafasını bana çevirdi ve korkunç bir gülümsemeyle baktı.
-"Sadece kaçmaya çalışırken , bir şekilde bayılmış . "
Ölmedi Allah' ım ölmedi . Yaşıyor.
-"E eeee hadi o zaman gidelim"
Kayadan suya atladı , arkasından bende atladım. Tabii yine elini belime sardı. Buradan bir kurtulayım o elini koparıcam.
Maskeyi taktıktan sonra suya daldık tekrar . Ama Mağaradan çıkmadık , aynı mağarada küçük bir bölme vardı oradan teker teker geçebilirdik anca. Dar bir yer .
Eliyle beni öne doğru ittirdi . Bu bölme nin nereye çıkacağını bilmiyorum . Ama girmek zorundayım.
Yavaş bir şekilde geçerken , o da arkamdan geliyordu . Giderken bir anda sular gitti . Herhalde yine mağara gibi bir yer .
Bölük bitti , maskeyi çıkarttım . Geldiğimiz yer uzun bir koridora benziyordu . Öylece bakarken arkadan bir el belimi sardı.
-" Şuan suyun içinde değiliz , farkındamısın?" Beni belimden tutarken , bir yandan yürüyorduk .
-"Olsun , birşey olmaz." Bunun rahatlığı beni öldürecek ya .
Elini aldım ve belimi kurtardım. O an bana döndü . Boş boş baktı. Sonra salakça bir soru sordu .
-" Eğer ki ben kimseyi kaçırmamış olsaydım. Sen......Sen beni ?"
Bu soruyu sorarken gözlerinde mutsuzluk gördüm.-"Sen ilk başta bana güzellik deyip durdun. Sinirime gitmiştin zaten. Uğraşma dedikçe uğraştın benimle."
Bunu bağırarak söylemem gerekiyordu. Ama çok sakin söyledim , ve bir yandan ağlıyordum.
Neden ağladığımı bende bilmiyorum.Sonra önüne döndü ve yürümeye başladı. Normalde kaçmaya çalışmam lazım ama malesef volkanın yanından ayrılırsam ölme ihtimalim çok fazla.
Mecbur peşinden gitmek zorundayım . En sonunda koridor gibi yerden çıktık. Ve kocaman bir yere geldik. Ama hala mağaranın içindeyiz.
15-20 tane ev var resmen . Deniz Altında bir şehir gibi. Ve dahada önemlisi insanlar var burada . Pazar gibi bir yer , bir sürü insan var . Krallık gibi işte , normal dünya gibi ama denizin Altında ve hiç gün ışığı yok. Ve herkez mutlu sanki evlerinde gibiler.
Ben şaşkın şaşkın bakarken , volkanın bana baktığını gördüm. Şaşkınlığıma gülüyordu.
-"Burası neresi böyle?!?!" Dedim.1-2 saniye sonra cevap verdi.
-"Krallığıma hoş geldin Derya." Krallık mı ? Ne yani denizin 100 lerce kat altında bir Krallık , şehir yani.
Böyle şeyler sadece masallarda olur zannetmiştim.
-"Krallığın mı ? Senin Krallığın mı? Ve nasıl , yani deniz Altında bir Krallık
Nasıl olabilir ?"Sorularımı sorarken beni dikkatlice dinliyordu.
-"İnanması Güç ama.... burası da şehir gibi biryer işte. Tek farkı su altında bir şehir olması . Üstelik bu kadar da değil başka şehirlerde var."