Sude'nin ağzından
Savaş'ın evinden çıkar cıkmaz arabama doğru yurdum. Korumalar beni görunce korkuyla yuzlerı degistı. Bu duruma sırıttım, demek ki vurduğum adamı biliyorlar. Arabaya binip eve sürdüm. Eve gelir gelmez odama girdim. Yokluğumu kimse fark etmemiş. Zaten kimsenin umurunda değil var olup olmadığım. Hemen kısa bir duş aldım. Üzerime siyah göbeği açık bir tisort ve kısa siyah bir sort giyip evden cıktım. Cem'in evine geldiğimde hemen odasından kıyafet aldım ve arabaya binip hastaneye sürdüm. Okuldan izin işini korumam Fatih'i arayıp halletmesini söyledim.
Hastaneye gelince hızlı adımlarla Cem'in odasının olduğu kata çıktım. Cem'in odasının önünde korumaları göremeyince kaşlarımı catıp korumaları tekini aradım.
_ nerdesinız?
_ efendim bizi çağırdınız söylendi şu an yanınıza gelmek için hastanenin çıkışındayız.
Adamın söylediği ile kaşlarımı cattım. Sonra Cem'e bir şey olması korkusuyla adama bagırark Cem'in odasına kosuyordum.
_ hemen Cem'in odasına gelin cabuk.
Odaya girdiğinde cem yan tarafına bakıyordu sinirle. Benim geldiğimi görünce korkuyla bağırdı.
_ sude çık bu odadan. Git cabuk.
Kaşlarımı kaldırarak Cem'e doğru bir adım attım ve onu gördüm. Adam sırıtarak bana bakıyordu. Yerinden kalktığında korkuyla geri geri gidiyordum. Kapının yanında kı duvara carpınca durdum. Adam elini cebine attı ve iğneyi cıkardı. Onu görünce yine eski anıları hatırladım. Sürekli unutmaya çalıştığım ama unutamadığım anılar...
Ve Su an hepsinin sorumlusu olan adam karşımda ve bana sırıtarak bakıyor. Yine iğnesi elinde. Cem'e baktığımda gözleri kapalıydı. Adam konuşunca ona döndüm.
_ merak etme o sadece uyuyor. Benim asıl görevim sensin. Nasıl özledin mi beni?
Korkuyla titremeye başlamıştım bile. O da bunu görüp daha çok eğleniyor. Titrek bir sesle
_ ne istiyorsun benden!!!
_ merak etme bu defa içinde zehir var!! Bu defa bu dünyaya gözlerini tamamen kapatacaksın. Diyip daha çok sırıttım. Korkuyla yutkundum.
Adam üstüme çullandı beni duvar ile arasına aldı, ben ondan kurtulmak için çabalarken o kollarımı tuttu ve yine iğneyi boynuma doğru getirdi. Korkuyla gözlerimi kapattım. Tam o sırada kapı aniden acıldı. Gözlerimi açınca adam birden uçtu. Kim diye bakınca savaşı gördüm. Adamı hem dövüyor hem küfür ediyordu. En sonunda adam bayılınca adamı bıraktı ve bana döndü. O sert bakışları hemen yumuşadı. Korumalar adamı alıp gittiler. O da bana doğru yürüdü ve tam önümde durdu. Beni kurtarmıştı, seviyordu, onun olmamı istiyordu!!!
Peki ben hoslantı var, onun olmak istiyorum...
Ama daha fazla acıya katlanmak istemiyorum. Yarın bu işi bitiricem ve bu defa beni engelleyecek bir Cem yok!!
Kafamı çevirip Cem'e baktığımda gözleri hala kapalıydı. Onu bırakmak istemezdim ama dada fazla yaşamak istemiyorum. Üzgünüm cem. Savaş konuşunca ona döndüm.
_ merak etme uyuyor o. Bir şeyi yok. Sen iyi misin? Bir şey yaptım o pıc sana!! Kafamı hayır anlamında sallayınca rahatlamasını izledim savaşın. Sonra birden bire beni kendisine çekti ve sıkıca sarıldı. Bende ona karşılık verdim ve ellerimi boynuna doladım.Cem uyandığında hemen oturduğum koltuktan kalkıp yanına gittim. Beni görünce yüzünde bir mutluluk oldu buna sırıttım.
_ aşkı-nutellam iyi misin?
Kafa salladım ve örtüyü kaldırıp cem'in yanına uzandım. Savaş hemen gelip beni kaldırmaya çalıştı tabi ki kalkmadım ve oda homurdanarak koltuğa geri oturdu ve bize öldürücü bakışlar atmaya başladı. Cem ona sırıtarak baktı.
_ aşkı-belam seni çok seviyorum biliyorsun değil mi?
_ evet bende seni çok seviyorum aşkı-nutellam.
_ yani seni bırakmak istemiyorum bunu da biliyorsun değil mi?
_ evet biliyorum.
_ güzel. Kendine güzel bir kız bul ama seni üzmesin balla nerede olursam olayım gelir onu döver geri giderim ona göre.
_ tamam Birtanem bulurum hadi sen uyu bunları sonra konuşuruz.
_ yarın sabah erken gidicem işim var. Sen uyursan falan ben seni öper öyle giderim. Dediğimde savaş öksürüyormuş gibi yaptı. Ona bakıp sırıttım. Sonra Cem'e iyice sokuldum ve gözlerimi kapattım.