"K-kimsin sen? Yoongi nerede?!"
"Sşşhhh... Eğer kimseye haber vermeden sana vereceğim adrese gelirsen Yoongiciğine bir şey olmaz. Eğer haber ve-"
"TAMAM! Adresi ver..."
"******* Akıllı, küçük bir kız ol ve hemen gel. Haa, unutma ki gözüm üzerinde güzelim." Telefon kapandığında hızla alıp verdiğim nefesimi dizginlemeye çalıştım. Kalbim göğüs kafesimden fırlarcasına atıyordu. Lavaboya girerek cebimden çıkardığım kalem ile peçetenin üzerine adamın verdiği adresi yazarak altına bir not ekledim.
*Yoongi'yi buldum. Kimseye görünmeden buraya gelin. Bunu tek başıma yapamam..."
Kalemi lavabonun üzerinde bırakarak hızla pratik odasına ilerledim. Ayakta endişe ile yürüyen Hoseok hyunga sarılarak elimdeki peçeteyi arka cebine bıraktıktan sonra kulağına birkaç bir şey fısıldadım.
"Bu peçeteyi ben gittikten beş dakika sonra aç ve oku hyung çok acil." Hızla ceketimi giyerek şirketten çıktım.
Hızlı adımlarla taksi durağına ilerlerken içimden sürekli Yoongi'ye bir şey olmaması için dua ediyordum.
Önümde duran ilk taksiye binerek adresi verdikten sonra beklemeye başladım. Yoongi'yi kaybedersem yaşayamazdım. Ondan önce nasıl yaşayamadıysam ondan sonra da yaşayamazdım...
Ücreti ödeyerek hızla önümdeki büyük depoya doğru ilerledim. Umarım Üyeler ve Açelya yetişirlerdi...
Kapıyı açarak girdiğimde, camlardan içeriye sızan ışık dışında hiç bir aydınlık belirtisi olmayan tozlu depo ürpermeme neden olmuştu.
"Yoongi?!" Sesim depoda yankılandığında yutkunarak gözlerimi etrafımda gezdirdim.
"Küçük hanım gelmiş bakıyorum da..." Arkamı döndüğümde bana pis pis gülen adamın siması midemi bulandırmıştı.
"O nerede?!" Eliyle rövanş yaparak yolu gösterdiğinde koşarak ilerledim. Ellerinden ve bacaklarından bağlı bir şekilde sandalyede yarı baygın oturan Yoongi içimin titremesine neden oldu.
"Y-yoongi..." Kanayan dudağı ve darmadağın olmuş yüzü ile bana tebessüm ederek ağzındaki kanı tükürdü.
"Güzelim..." Gözlerimden düşen yaşları silerek yanına ilerleyecektim ki kolumdan tutan el buna engel oldu.
"Bırak! Bırak da yanına gideyim!" Elleri ağzıma gidip kapattığında korkarak kıpraşmayı bıraktım.
"Dokunma ona orospu çocuğu!"
"Bak! Görüyor musun halini!? Senin sonunda böyle olabilir, tabii dediklerimi yaparsan olmaz..." Dudaklarıma ukala bir tebessüm yerleştirerek Yoongi'nin gözlerine gözlerimi diktim.
"Hadi beni de o hale getir. Ben onu her haliyle seviyorum, gerekirse yüzü dağılmış olsun. O da beni her halimle sever, gerekirse yüzüm dağılmış olsun..." Yüzüme yediğim sert tokat ile yere düştüm. Elim yanağıma gittiğinde dudağım kanamıştı. Yoongi'nin yakarışları odada yankılandığında ayağa kalkarak adamın karşısında dikildim.
"Vur! VURSANA LAN OROSPUNUN UŞAĞI!" Diğer yanağıma yediğim tokatla bu sefer burnum kanamıştı. Psikopatça sırıtarak yerde gördüğüm demir sopayı alarak ayağa kalktım. Adamın arkasının dönük olmasından faydalanarak kafasına vurup yere yığılmasını sağladım. Bayıldığından emin olduğumda Yoongi'nin ellerini ve ayaklarını çözmeye başlayarak nefes alış verişimi dizginledim.
"Benim sevgilim olduğunu bu kadar belli etme be..." Gülümseyerek gözlerimi devirdim.
"Bari bu halde ego kasma çocuk!"
"Yoongi!" Üyelerin içeriye endişe ile içeriye girmesiyle Yoongi ayağa kalkarak Hoseok hyung ile sarıldı. Endişelenmiştik... Hepimiz...
Grupça sarılırlarken depoda yükselen silah sesi acı çığlıklara neden oldu. Sırtımda hissettiğim sızlamayla şok ile dizlerimi kırarak yere düştüm. Sırtımdaki boşluktan akan sıcak kanı hissedebiliyordum. Soğukluğun yaramdan içeriye girdiğini de hissediyordum.
Acı tüm benliğimi ele geçirirken Yoongi yanımda diz çökerek başımı dizine yatırdı.
"RÜMEYSA! RÜMEYSA DAYAN! GEÇECEK GÜZELİM! DAYAN!" Kafasını kaldırarak yakarışları ile ağlamaya başladığında bilincimle savaşarak elimi yüzüne çıkardım. Göz yaşları yüzüme damlıyordu. Burnunu çekerek saçlarımı okşadığında zor da olsa konuşmaya çalıştım.
"B-benimle evlenir misin Min Yoongi...?"

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Promise | MYG ✓
Fanfiction|Texting| rumin : Bana söz verebilecek kadar seviyor musun beni? rumin : Yoksa söz veremeyecek kadar korkak mısın? rumin : Söylesene Yoongi, sana gerçekten oppa deyip aramızda olabilecek her şeyi koparmamı istiyor musun? ©Lelanora | 2019 Aralık