"Bahane?"
"İşi." dedikten sonra kahve bardağını dudağına yaklaştırdı, Doyoung onun evine gelmişti ve konuştukları konu Taeyong'dan başka bir şey değildi.
"Ona 'işin kötü, evimi geri istiyorum' diyemem, en başta kabul etmemi öne sürebilir."
"Anlamıyorsun." kafasını iki yana sallayıp bardağını masaya bıraktı.
"Onun apartmana girişini görmeliydin, karşılaştık. Her halinden seviştiği belli oluyordu! Üstelik erkeklerle de birlikte oluyor."
Doyoung'a biraz yaklaşıp mırıldandı, duvarlar inceydi ve Jaehyun genelde komşularının kavgalarını duyardı.
"Aşağıdakilerin evine bir ziyaret daha yapmak ister misin?"
"Hayır, hayır. Pekala ama onu ben görmedim bile! Üstelik- bir dakika sen onun erkeklerle olduğunu nasıl biliyorsun?!"
Jaehyun camdan dışarı baktı bir süre, ardından hala ona şokla bakan tavşanına döndü.
"İş yerime geldi, patronum için."
Doyoung tek kaşını kaldırdıktan sonra güldü.
" Onları gördüğün için seviştiğini anlamışsındır, konu kapanmıştır! "
" Ama-"
" Jaehyun! Yeter. Bardağını ödünç alıyorum, veririm bir ara."
Doyoung kahve dolu bardağı kaldırdıktan sonra kapıya ilerledi, Jaehyun da onunla gitti. Doyoung yukarı çıkmadan önce Jaehyun' a yaklaştı ve kahveyi dökmemeye çalışarak sarıldı.
" Kafana çok takıyorsun, rahatla. Ve berbat görünüyorsun, uyu biraz! "
Doyoung geri çekildikten sonra yukarı çıkmaya başladı, Jaehyun ise arkasından bağırdı.
"Tamam anne, sütümü de içeceğim!"
Doyoung' un kahkahası da gelirken Taeyong evinin kapısını açmış ve terliklerini giyerek elindeki çöple aşağı inmeye başlamıştı.
Ve sinirliydi.
Bir süre sonra geri geldi ve kapısını açarken Jaehyun'a baktı.
"İçeri gelmek ister misin? Hazır çayım var. "
"Hayır, teşekkürler. İçeride kahve var."
Taeyong ona bakmaya devam ettiğinde o da evine girmedi.
"Aranızda bir şey mi var?"
Yukarıyı işaret ettiğinde Jaehyun gülümsedi.
"Yok."
"Kanıtla."
"Bunu neden yapayım?"
Taeyong Jaehyun'a yaklaşıp bir elini göğsüne koydu.
"Beni içeri davet edebilirsin, özellikle yatak odana."
"Yarım saate 40 Dolar, fazla."
Taeyong sırıttı ve kendi tişörtünü çıkarttı.
"Onu seni bilgilendirmek için söylemiştim, indirim yaparım."
Jaehyun bir elini Taeyong'un beline sarıp onu kendine çekti. Kulağına yaklaşıp fısıldadı.
"Peki neden seninle birlikte olmalıyım?"
"Neden olmamalısın?"
Jaehyun onu itti ve yüzüne eğilerek mırıldandı.
"Asla seninle birlikte olmayacağım."
Taeyong ağzını açmıştı ki, aşağıdan gelen sesler onu durdurmuştu. Kapı açılmıştı ve birileri koşmaya başlamıştı, Jaehyun hızla Taeyong'u içeri itti. Kapıyı kapatıp gençlere baktı.
"Hyung bir şey soracağız, bunlardan hangisi asal sayı?"
Jaehyun test kitabını aldı ve kapağına baktı, ardından Jeno ve Mark'ın yüzüne.
"Bu ortaöğretim testi."
"Öğretmen temelinizi yapın dedi."
"Biz de kırtasiyeye gittik ve testlere baktık-"
"Bu soruları yapamayınca da-"
"Bunu aldık."
Birbirlerinin laflarını tamamlayan iki genç bitirdiğinde Jaehyun hızlıca konuyu anlatıp onları gönderdi ve evinin kapısını çaldı.
"Kim var orada?"
Taeyong'un alaylı sesini duyduğunda gözlerini devirdi ve evinin ziline bastı.
"Aç kapıyı?"
"Hayır?"
"Pekala, bugün Doyoung'da kalırım."
Hızla kapı açıldığında Taeyong'u dışarı attı ve evine girdi, ama bu arada Taeyong'un elindeki bardaktan biraz yere dökülen kahveye bakıp kaşlarını çattı.
"Kahvemi içebileceğini söylememiştim."
"İstiyorsan yenisini yapayım?"
Jaehyun bakışlarını alaydan çekip ciddiyete büründü.
"Yeter, sonra görüşmemek üzere."
"Çok ayıp! Annen sana terbiye vermedi mi? Ben sana verebili-"
Sertçe kapanan kapının sesi tüm apartmanda yankılandığında Taeyong dudağını ısırıp evine girdi ve kapıyı onunki gibi kapıyı kapatmaya çalıştı, ama başaramadı.
Onun yerine bir kağıt aldı ve düzgün yazısıyla yazmaya başladı.
" Yaptığın bu nazlar hoşuma gitse de fazla abartıyorsun, istersen tek lafına evine gelip seninle..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bay Kötü Örnek - JAEYONG-
Hayran KurguTaeyong jigololuk yapan bir gençti, Jaehyun ise ondan nefret eden ve her fırsatta kovulması için apartman yöneticisiyle konuşan gıcık bir komşuydu.