KOVALAMACA

103 12 0
                                    

Grup dışarı çıktığı sırada gözüne çarpan yansımayla bakan Duygu birisinin dürbünle topluluğu gözetlediğini görünce

-Birisi burayı gözetliyor !! dedi.

-Serkan bu diyen !! Kumru oldu.

Eren'e dönen Nehir yumruklarını sıktığını gördü. Ece'de de durum pek farklı değildi. Kendisini fark ettiklerini anlayan Serkan'da çaresizce onlara bakıyordu.

Semra'nın 

-Sakın demesini duymazdan gelen Eren koşmaya başlayınca önce Ece sonra Nehir ve Kumru koşmaya başladı. 

-Grubu geri götürün !! diye bağıran Semra Fıratların çocukları içeri götürdüğünü gördükten sonra Demet'i de alıp peşlerinden gitti. 

Arkalarından koşarken telsizle Hakan'a anons geçtiler. Eren'in koşmaya başladığı anda kaçan Serkan ölümle yüzleşeceğinden emindi. Ölmemek için atıyordu her adımını. Çocukları içeri götüren Fıratlarda nereye gittiklerini bilmedikleri halde koşmaya başladı. Yusuf ve Kevser'e anons geçtiler. Hep bir ağızdan kovalamacaya dahil olmaları gerekiyordu. Belki de doğrudan bir tuzağın içerisine çekiliyorlardı.

Ağaçların arasında koşmaya devam eden Eren mesafeyi kapatmaya çalışıyordu. Ece bir kaç metre arkasında Nehir ve Kumru daha da arkada Semra ve Demet ise en arkadaydı. Fıratlar kimseyi görememişti henüz. Kulübeye yaklaştıkları sırada gözden kaybolmasıyla içeride olabileceğini düşündüler. Tabancasını çıkaran Eren ağır adımlarla yaklaşmaya başladı. Ece'de geldi arkasından, birlikte eve yaklaştılar. Nehir ve Kumru arkasından Semra'lar da gelmişti. Hiç düşünmeden içeri dalsalar da Serkan yoktu. İçeri saklanması aptallık olurdu. Sinirle dışarı çıkan Eren 

-Buralarda bir yerde diye bağırdı.

Fıratların gelmesiyle panik olsalar da silahları indirdiler. 

-Dağılalım. Daha rahat buluruz.

Semra ve Demet durumun farkındaydı. Onları ikna edip döndüremeyeceklerinin farkındaydılar. Ayrıca o çocuğu bulmaları da gerekiyordu. Özlem'i öldürüp Canan'ı yaralamıştı.

-Ece benimle geliyorsun. 

Ece'yi alan Semra uzaklaşırken Demet'te Duygu'yu aldı. Fırat ve Yelda da uzaklaşmaya başladı. Nehir ve Kumru'yla kalmıştı. Hiç bir şey demeden gideceği sırada kolunu tutan Nehir 

-Sakin olman gerekiyor dedi.

-Şuan hiç sırası değil Nehir hem de hiç

-Zaman kaybetmeyelim. Daha fazla uzaklaşmasın hadi. 

Kumrunun söyleminin ardından arkalarından koştu. Ağaçların arasında dört bir yandan onu arıyorlardı. Olanları duyan Hakan ve İpek topladıkları adamlarla dışarı çıkıp ağaçlık alana koştu. Çevrede ki tüm adamları yaptıkları anonslarla ormanın içine çekti. 

-Semra !! Semra neredesiniz !!

-Ormanın içerisinde ilerliyoruz Hakan !! Dağıldık !! 

-Tuzak olabilir !! Olduğunuz yerde kalın !! 

-Çocuk tekti Hakan !! Bizi görünce korktu !!

-Basit bir plan olabilir !! Durun diyorum size !! 

-Kimseyi durdurabileceğimi sanmıyorum !! 

-Semra bana ikiletme !! 

-O çocuğu bulmak zorundayız !! Bunu sende biliyorsun !! 

-Dikkatli olun !!

Çalıların arasından çıkan Fırat ve Yelda etrafa baka baka ilerliyordu. 

-Çok fazla uzaklaşmış olamaz. 

-Dikkatli ol Yelda. 

-Merak etme sen hadi bulalım şunu. 

Koşup uzaklaşmalarıyla saklandığı yerden çıkan Serkan diğer tarafa yöneldi. Semra ve Ece biraz daha sol tarafta ilerliyordu. 

-Bulacağız onu Ece.

-Onu kendi ellerimle öldürmek istiyorum. 

-Bunu yapacaksın. 

-Az kalsın Eren'i öldürecekti. Canan ablayı yaraladı.

-Yaptıklarının bedelini ödeyecek.

-Bu sefer o bıçağı direkt kalbine saplayacağım.

Ece'nin intikamcı tavrı hoşuna gitmişti. Dalgın halini aşmasına sevindi. Duydukları çıtırtı sesiyle tabancaları doğrultsalar da karşılarında Duygu ve Demet dışında kimse yoktu. Yanlarına gelmeleriyle birlikte devam ettiler. 

Eren ve Kumru önden Nehir ise arkalarından gidiyordu. 

-Nereye kaçtı ki bir anda ? diye sordu Kumru. 

-Onu bulmadan asla dönmem.

Ormanda başlarına ne geleceği belirsiz halde ilerliyor olmak Nehir'in hiç hoşuna gitmemişti. 

-Dönelim mi artık ? 

-Bulmadan asla. 

-Eren yapma. 

-Haklı Nehir, yaptıklarının bedelini ödemeli. 

-Sizinle aynı fikirdeyim ama bizi neye çektiğini bile bilmiyoruz. Daha planlı hareket etsek. 

-Kaybedecek zamanımız yok. 

-Yanlış yapıyoruz. 

Önünde ki kapanı fark etmeyen Kumru tam üzerine basacaktı ki kendine çeken Eren son anda kurtardı. 

-Buda ne ?

-Koca ormanı tuzaklamış olamaz değil mi ? 

-Onun yaptığını sanmam diyen Eren telsizini çıkarıp anons geçti.

-Attığınız adımlara dikkat edin !! Burada kapanlar var !!

-Anlaşıldı !! 

-Tamam !!

 Telsizi kapattıktan sonra Kumru'ya dönüp

-İyisin değil mi ? diye sordu. 

-Eğer yakalansaydım, ayağımı koparır mıydı ?

-Muhtemelen evet.

Ormanın her köşesinde topluluğun adamları ortaya çıkıyordu. Hakan, İpek, Kevser ve Yusuf, hep bir ağızdan bir an önce herkesi bulup onu da yakalamak istiyordu.

-Nerede bunlar ? 

Duymaya başladıkları silah sesiyle herkes olduğu yerde duydu. 

-Koşun !! 

Seslerin geldiği yere doğru koşmaya başladılar. Silahları doğrultup endişe dolu bakışlarla koşturdular. 


ÖLÜLERİN KIYAMETİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin