Wish | Jikook

-1-

Jeon Jungkook sıradan bir lise çocuğuydu.

Kimseye bir faydası veya zararı yoktu.

Kendi halinde takılır, insanlarla iletişime geçmekten pek de hoşlanmazdı. Herkesin ona karşı olan ilgisini sahte bulurdu. Sahte ilgidense, ilgi görmemeyi ve yalnız olmayı tercih ediyordu.

Jungkook, evinin kapısına geldiğinde kapının şifresini girecekken aniden açılan kapıdan çıkan ablasını süzdü. Gereksiz yere fazla süslü görünüyordu.

"Jungkook? Neden bu kadar erken geldin?"

Jungkook gözlerini devirip telefonunun ekranını açıp telefonu ablasına doğru salladı.

"Okul çıkış saatimden yarım saat sonra evdeyim işte Chaeyoung, ne istiyorsun benden?"

Chaeyoung sinirle Jungkook'un saçlarından çekiştirip kafasının yana yatmasını sağladığında bağırmaya başladı.

"Bana abla diyeceksin! Aptal velet seni!"

"Chaeyoung, hemen saçlarımı bırakmazsan, yemin ediyorum seni döverim."

Jungkook dişlerinin arasından sinirle soluduğunda Chaeyoung azıcık tırsarak parmaklarını biraz gevşetmiş ama yine de yumuşak saçları çekiştirmeyi kesmemişti.

"Bu kadar erken gelme eve. Git arkadaş çevresi edin kendine aptal. Evde ders çalışıp şarkı dinleyerek yatmaktan çürüdün artık. Gez toz, eğlen biraz."

Jungkook sinirle saçlarındaki eli çekip evin kapısını tekmeleyerek evin içine girmişti. Arkadaşsız kalmaktan kendisi de hoşlanmıyordu. Etrafının yapmacık insanlarla dolu olması onun suçu değildi. Odasına doğru adımlarken kendine sabır diliyordu.

Her zamanki gibi kulaklıklarını çıkartıp yatağına uzandıktan sonra kendini en huzurlu hissettiği şarkıyı açıp yumuşak melodinin kulaklarını doldurmasına izin verdi. Bu ses hiç olmadığı kadar huzurla dolmasını sağlıyordu.

İnternetten özellikle bu şarkıyı söyleyen sanatçının canlı performans videolarını izleyip duruyordu. Gerek sesiyle, gerek dansıyla ve gerek vücuduyla, Jimin mükemmeldi. Mükemmelliğin vücud bulmuş hâliydi Jimin.

"Na na na na na na na na na
I'm your filter"

Jungkook şarkıya eşlik ederken bir yandan şarkıyı tekrara almıştı. Tüm gün bu şarkıyı dinlemek istiyordu.

Her gün farklı bir şarkıya takıyordu. Tüm gün sadece tek bir şarkı dinlerdi. Ve ne tesadüfse her gün kafasına takıp dinlediği şarkılar, hep Jimin'in şarkılarıydı.

Jungkook kendini koyu bir fanboy'den fazlası olarak görüyordu. Odası tamamiyle Jimin'in posterleriyle dolup taşıyordu. Tek hayali ise, bir gün Jimin ile yüz yüze buluşabilmekti.

Ama herkes bu hayalleriyle dalga geçip duruyordu. Ablası en başından beri hiç destek olmamıştı zaten, sürekli alay ediyor veya azarlıyordu. Annesiyle babası hiç alakadar bile değillerdi.

Arkadaş mı? Jungkook'un ona destek olacak bir arkadaşı yoktu ki.

Bu imkansız hayalini gerçekleştirmek için çok çalışıyordu ama çok da ümidi yoktu bu konuda. Her geçen gün bu hayallerinden daha da uzaklaşıyor gibi hissediyordu.

Ama şöyle bir şey vardı ki, ümidi kestiğin yerde istediğin şey gerçekleşirdi.

Jungkook ümidini yitirmek üzereydi.

*

Arkadaşlar Chaeyoung BlackPink'teki Chaeyoung, karışmasın lütfen şwkdşwhfpenf

Evet ben buna neden ve nasıl başladım şöyle anlatayım, öhm

minkiseki bu instagramda bir fanart paylaşıp (fanart kitabın kapağı) altına kısaca bir kurgu yazmış, ve bu kurguyu fic hâlinde yazana ömrümü adarım demiş, ben de ömrü ömrüme ömür olsun diye- tamam sustum ŞFKİWNFĞWNFĞSJF

Ömrünü alıyorum aşkm