Wish | Jikook

-17-

Jimin Jungkook'un dudaklarını öperken Jennie aniden Jimin'in saçlarından tutup çekiştirerek öpüşen ikiliyi ayırmıştı. Jungkook ise dudaklarına hafiften bulaşan pulun tadıyla mest olmuştu. Bir kusmuk ancak bu kadar güzel olabilirdi.

"Benim karşımda yiyişmeyin bir daha."

Jimin sinirle saçlarındaki eli sertçe çekip Jennie'yi ittirmişti.

"İkinci bir kriz geçirirsem neler olacağını biliyorsun. Uzak dur benden ve defol git bu evden! Jungkook, kovsana şunu."

Jungkook dudaklarını yalayıp duruyordu çünkü dudaklarındaki tat çok hoşuna gitmişti. Tekrar istiyordu. Dudaklarını yalasa da aynı tadı alamıyordu. Sinirle yerinden kalkıp dudaklarını Jimin'in dudaklarına bastırmış, diliyle Jimin'in ağzının içini birkaç tur dönmüştü.

"YA YAPMASANIZA CANIM ÖPÜŞMEK ÇEKİYOR APTALLAR!"

Jungkook Jennie'nin çığırmalarını umursamadan Jimin'i öpmeye devam ediyordu. Jimin ise Jungkook kendisini öpmeye devam ederken gülüp Jennie'ye orta parmak çekmiş, Jungkook'un yakalarından tutarak Jungkook'un odasına doğru ilerlemeye başlamıştı.

Jungkook yürümeye çalışırlarken Jimin geri geri gittiği için arada tökezliyorlardı. Jungkook sinirlenip Jimin'i tek çırpıda kucağına aldığında dudakları hâlâ ayrılmamıştı. Jimin bacaklarını Jungkook'un beline dolamış, Jungkook da Jimin'in kalçalarını tutuyordu. Jungkook'un tutuşu normal değildi. Aniden Jimin'in kalçalarını sertçe sıktığında Jimin Jungkook'un ağzına boğuk bir inleme bırakmıştı.

Sonunda odaya girebildiklerinde Jungkook odasının kapısını ayağıyla sertçe itip kapatmış, Jimin'i kendi yatağına bırakarak tekrar Jimin'in dudaklarına kapanmıştı.

Jungkook Jimin'in tişörtünün içine elini sokarak Jimin'in karın kaslarında elini gezdirmeye başladığında Jimin şaşkınlıkla Jungkook'a ayak uydurmaya çalışıyordu sadece. Jungkook'a ne olduğunu anlayamamıştı. Aniden içinden hırçın, haşin bir şey çıkmıştı ve Jimin buna bayılmıştı.

Jungkook Jimin'in dudaklarından dudaklarını ayırıp Jimin'in yanaklarına, oradan çenesine dudaklarını sürterek boynuna kadar indirmişti dudaklarını. Jimin'in boynuna minik öpücükler bırakıp arada ısırıyordu. Aniden sertçe emmeye başladığında Jimin acıyla inlemiş ve Jungkook'un omuzlarını sıkmıştı.

Jungkook bir anda durup Jimin'e bakmış ve hızla ayağa kalkmıştı. Gözlerini pörtletmiş bulundukları duruma bakıyordu.

"Ö-özür dilerim, özür dilerim..."

Jungkook saçlarını sertçe geriye tarayarak kendine küfürler etmeye başlamıştı. Jimin yerinden kalkmadan yattığı yerden Jungkook'a bakıyordu.

"Neden özür diliyorsun?"

Jimin gülerek sormuştu bu soruyu. Jungkook'un suratındaki gergin ifade yavaş yavaş yok olurken tekrar Jimin'e yaklaşmış ve Jimin'in üzerine eğilmişti. Yatağa ellerini dayayıp Jimin'in üstüne konumlanmıştı.

"Rahatsız olmadın demek oluyor bu sanırım?"

Jimin hafiften sırıtarak Jungkook'u yanına itmiş ve kendisi Jungkook'un üstüne konumlanmıştı.

"Rahatsız gibi miyim?"

Jungkook'un hızlanan kalp atışları odada yankılanmaya başlayınca Jimin istemsizce sesli gülmeye başlamıştı.

"Az önce bile bu kadar heyecanlanmamıştın."

Jungkook dudaklarını büzüştürüp göz devirmiş ve Jimin'i itmeye çalışmıştı.

Aşk ile şehvet aynı hissettirmiyor işte amk senin beni istediğini görmek hoşuma gidiyor ve heyecanlanıyorum. Siktir bunları duyuyorsun şu an. Duyma.

"Duyma, ya hayır! Haksızlık bu ama!"

Jungkook bağırdığında Jimin gülmemek için dudaklarını ısırıyordu. Her şeyi duymaktan ilk defa bu kadar memnuniyet duyuyordu. Jungkook Jimin'i üstünden tamamen itip ayağa kalkmıştı.

"Gidiyorum ben ya, ne saçmalık bu amına koyayım."

Jimin Jungkook'un sesli küfür ettiğini duyduğunda daha fazla gülmeye başlamıştı. Jungkook kapıyı açıp çıkacakken Jimin Jungkook'un arkasından sarılmış ve Jungkook'un ensesine ıslak öpücükler bırakmaya başlamıştı.

"Çok tatlısın."

Jungkook'un duyduğu iki kelimeyle bile kalbi yeniden hızlanmaya başladığında Jimin şaşkınlıkla tekrar gülmeye başlamıştı. En küçük bir şeyden bu kadar etkileniyor olması Jimin'i çok etkiliyordu.

Odanın kapısı kırılırcasına bir hızda açıldığında içeriye giren Taehyung ve Hoseok fazlasıyla endişeli duruyorlardı.

Jungkook ise gelen ikiliye sinirli bakışlarla bakıyordu. Romantik ortamını bozdukları için ikisinin de suratına birer yumruk çakası gelmişti.

"Sanırım yetiştik Hoseok. Jeonbooty hâlâ hayatta gibi duruyor."

*

Azıcık feels geçirelim dedim ama oldu mu bilmiorm..