VERA'NIN EVİ : MUCİZE [KİTAP OLDU]

5-ESRARENGİZ İYİLİK MELEĞİ

instagram.com / adehikayeleri

Multimedia:Alessia Care-Scars To Your Beautiful

Boşuna dememiş eskiler, "Kaçan balık büyük olur." diye.

Ah bu Aaron! Kendisi hem başka kızlarla ilgilensin hem de sadece yardım etmek için bile olsa o yanımdanbirini görünce de beni kıskanıp ben sahiplensin. Oh ne güzel!

"Selam Jake. Ben de Aaron. Vera'nın erkek arkadaşı. Yardımın için teşekkürler. Sen gidebilirsin, sonrasını ben hallederim."

Bana yardım etmekten başka bir şey yapmayan Jake, işittiği bu cümleyle ne kadar belli etmek istemese bile bozulmuş, yüzü düşmüştü.

"Pekala, o halde size iyi eğlenceler."

"Yardımın için çok teşekkür ederim Jake. İyi geceler."

Jake yanımızdan uzaklaşır uzaklaşmaz ikimiz de birbirimize bakıp aynı anda konuşmaya başladık.

"Vera, Tanrı aşkına, neden bana geldiğini haber vermedin?"

"O kız ve sen, biraz önce gayet samimiydiniz. Üstelik hiç de beni bekliyor gibi görünmüyordun. Kim o Aaron?"

"Tamam Vera, tamam. Önce sen sor!"

"Hayır Aaron. Önce ben sana sordum!"

Elini uzatıp işaret parmağını susmam için dudaklarıma bastırdı.

"Pekala Vera, sen kazandın. Sana cevap vereceğim ama burası çok gürültülü. Gel, şu tarafa doğru biraz yürüyelim."

Durumu değerlendirebilmek için etrafıma bakındım. Haklıydı. Etraf insan doluydu ve müziğin sesinden birbirimizi çok zor duyuyorduk.

"Tamam ama önce Trish'e haber verelim."

Beni başıyla onayladıktan sonra biraz ileriye doğru yürüdük. Başım tıpkı bir fırıldak gibi dönerken Trish'e doğru baktığımda onun, etrafına toplanan kalabalığa neşe içinde bir şeyler anlattıktan sonra hep birlikte gülüp eğlendiklerini gördüm.

Aaron beni yakındaki bir sandalyeye oturtup "Sen zaten rahatsızsın Vera. Burada oturup bekle, ben Trish'e haber verip hemen dönerim." dedi.

Bedenim sanki uyuşmuş gibiydi. Bu yüzden sadece başımla onu onayladım ve o giderken ardından bakmakla yetindim.

Tam da o sırada karşıdan bana doğru yürüyen, iki kız ve üç erkekten oluşan bir grup genci fark ettim. Bana bakıp aralarında fısıltıyla konuşuyorlardı. Loş ışıkta tam seçemiyordum ama kızlardan uzun boylu, kıvırcık saçlı olanı beni işaret edip "Şu oturana da bakın öyle. Ne kadar da musum. Süt dökmüş kedi gibi duruyor." dedi.

Diğer kız, "Aaron belli ki ona otur bekle, diye buyurmuş. Bu safım da ne dese onu yapacak kadar... Hahahahahah. Tipik bir Aaron kızı daha. Anla işte canım." diye cevap verdi.

Hep birlikte bana bakıp gülmeye başladılar. Bu sevimsizler resmen karşıma geçmiş benimle alenen alay ediyorlardı. Onlar gülüşerek yürüyüp bana doğru yaklaştıkça, aramızdaki mesafe de giderek kapanıyordu.