6.Bölüm

2.5K 187 41
                                    

Şanslı bir kişiye ithaf yapacağım, aynı zamanda takip edeceğim. Yapmanız gereken tek şey Kırık Ruhlar adlı kitabımdan her hangi bir bölüme yorum yapmak. İyi şanslar.

Defne Özdemir 

"Allah'ım lütfen buradan topuklu ayakkabıyı bulanın ebesine selamlarımı ilet." Kısa bir homurdanmadan sonra koşmaya devam ettim. Tek elimde tuttuğum topuklularım, diğer elimde kolye, parmak uçlarımla tuttuğum eteğim ve akşam niyetine yediğim saçım ile beraber var gücümle arabaya koşuyordum. Hayır, millet şu an evinde Müge anlı costplay yaparken ben neden bu haldeydim ?

Homurdanırken taş takılıp yere düşmemde, Allah'ın bana verdiği cevaptı sanırım. 

"Sevgili hayat," dedim ayağa kalkarken. Tekrar koşmaya başlamadan önce yukarı bakıp sinirle ayağımı yere vurdum. "Bir kere de bana kıçınla gülme be !" Avucumdaki kolyeyi daha sıkı sıktım ve yavaş yavaş görüş alnıma giren raca doğru koşmaya başladım.

İçeri girdiğimde Karya ve Açelya bana baktı. "Kolye nerede ?" Gözlerimi araçta gezdirdim. "Beste ner -" dediğim anda kapı açıldı ve içeri nefes nefese Beste girdi. "Hasretimden öldüğünüze göre gidebilir miyiz ?" Karya nereden geldiğini bilmediğim bir hevesle gaz pedalına abandığında hepimiz sallanmıştık.

"Kolyeyi aldın mı ?" dedi Beste. Elimde tuttuğum hançer kolyesini gözünün önünde salladım. "İlginç biri ile baş başa kaldım, çapraz ateşin ortasındaydım ve bir camı yumruğum ile kırmam gerekti ama bana sorduğunuz soru gerçekten kolye mi ?" Elimi kalbime götürdüm ve alınmış gibi burnumu çektim. "Sorduğunuz için teşekkürler. Çok iyiyim. Ya siz ?" Açelya göz devirdi ve kolyeyi elimden aldı. "Boş yapma."

"Açelya o şey senden değerli bebeğim. Yere bırakır mısın ?" Karya sırıtarak dalga geçtiğinde Açelya orta parmak kaldırdı ve kolyeyi bana geri verdi. Güvende emin olacağım bir yere koyduktan sonra kızlara döndüm. "Yarın okul var. " Karya hızla başını sallayıp dikizden bize baktı. "Evet, bu yüzden gider gitmez yatıyorsunuz." Beste, Karya'nın yanağından öptü. "Tamam anne."

Derin bir nefes aldım. "Hazır vaktimiz varken," Açelya'ya döndüm. "Burak ile aranız nasıl ?" devam etmesine izin vermeden ekledim. "Eğer kötü bir şey varsa biliyorsun, yumruklarım o yamuk suratını bulmak için can atıyor." Açelya bezgin bir tavırla bana baktı. "Burak senin kum torban değil Defne." Sonra sırıtarak ekledi. "Ama benim olabilir."

"Konuyu değiştiriyor." dedi Beste. Gözlerimi kısarak Açelya'ya baktım. "Dökül bakalım sarı." Oflayarak bize baktı. "Burak çok pişman. Ailesinin onu tehdit ettiğini falan söylüyor. Tekrar barışmak istiyor." Sinirle başımı iki yana salladım "Madem ailesinin tehdidini iplemiyormuş, niye ayrılmış senden ?" Karya onay verircesine başını salladı. "Aynen ne değişmiş ki ?"

Açelya ıslak bir köpeğe benzemeye başlayan suratıyla ofladı. "Bilmiyorum !" Ve elini sağ göğsünün üzerine koydu. "Kalbim bana onu affetmemi söylüyor." Beste Açelya'nın elini tutarak sola kaydırdığında göz devirdim. "Kalbin orada değil mal." Açelya artık sol göğsünde duran eline bakıp omuz silkti. "Olur böyle şeyler ya, bazen de kıçımda atıyor mesela."

"Kötü esprilerde bu hafta, by Açelya." dedi Beste sesindeki sunucu tınısıyla. Açelya ise onu ciddiye alarak devam etti. "O zaman bir de şunu dinle ; Bir elin nesi var ?" Karya, "İki elin sesi var." dediğinde Açelya kafasını iki yana salladı. "Hayır parmakları var."

"Açelya'yı arabadan atalım diyenler ?" Açelya'da dahil herkes elini kaldırdığında göz devirdim. Beste oflayarak saatine baktı. "Yarın ki okul için kayıt yaptırdınız mı bu arada ?" Omuz silktim. "Ayaz'a söyledim. Halletmiştir." Karya direksiyonu dizleri ile kullanarak ellerini çırptı. "Yeni okul yeni başlangıç." 

"Artık biz bize değiliz. Kocaman bir çete olduk." Beste iç çekerek başını salladı. "Yiğit, Bulut, Yağız, Burak, Ben, sen, Karya ve Açelya." Sonra Açelya'ya bakarak ekledi. "Bir de şunla Burak'ın arası iyi olsa çok güzel olacak."

"Geldik." Araba durduğunda kendimi dışarı attım. Acilinden bir duşa girmem gerekiyordu yoksa üzerimdeki çamuru kimseye açıklayamazdım. Yalın ayak merdivenlerden çıkarken kapı gıcırdama sesi duyuldu ve ağlamaklı bir  suratla ayaklı cehennemime baktım. "Remzi, koş ! Bu hayırsızlar eve oğlan atmış !" Sinirle teyzenin suratına baktım. "Lan sen burada kendin haricinde bir erkek solunumu görebiliyor musun ?" Arkamdan gelen Karya, kadına tiksinircesine baktı. "Yaşından başından utan be -" dediği anda başka bir kapı açılma sesi duyuldu.

"Sıçtık cafer bez getir." dedim huysuz bir tonda. O arada kapıya çıkmış olan Bulut bize far görmüş geyik gibi baktı. E sonuçta karşıma, huysuz bir teyze, garson kıyafeti giymiş bir Beste, Çamurdan suratı gözükmeyen ben, Koruma kıyafeti girmiş Açelya, ve bana aptal aptal banak sevgilim geçse, ben de aynı şekilde bakardım.

"Siktir. Bu ne hal lan ?" dedi Bulut'un arkasından çıkan Yiğit. Beste, Yiğit'e karşın şirince gülerken Bulut korkarak sordu. "Hayatım iyi misin ?" Karya ortamda göz gezdirip omuz silkti. "İdare ediyoruz." Yiğit'in arkasından çıkan Burak suratını buruşturarak bize baktı. "Ne olmuş lan burada ?" Sinirle topuklu ayakkabılarımdan birini suratına fırlattım. "Sen sus lan dönek !" Ve o sırada arkadan Yağız çıktı. "Defne ?" dedi yorgun bakışları ile.

Hastalığı kötüye gidiyordu.

"Yağız ?" dedim tepkisinden korkar bir tavırla, sonra önüme çıkan herkesi iterek yanına gittim. Çamurlu elime rağmen alnındaki ateşe baktım. "Yağız ateşin var !" Söylediğimi umursamadan çatılmış kaşları ile bana baktı. "Kızsal meseleleriniz bu muydu Defne ?" Hepimizde göz gezdirdikten sonra hayal kırıklığı ile bana baktı. "Bana yalan söyledin."

"Yılın Sherlock Holmes'i" Nereden bulduğunu bilmediğim çekirdeği çitleyen teyzeye dönüp aynı anda, "Sen karışma." diye bağırdık. Hızla Yağız'a dönüp özür dileyen gözlerle baktım. "Yemin ediyorum senin için gittim Yağız oraya." Gözlerinde dinmeyen öfke ile bana baktı. "Defne, güzelim bana burada ne olduğunu anlat, gerçekten seni suçlamayacağım." Cevap vermediğimde çamurlu yüzümü avuçları içerisine aldı. "Bana sadece doğruyu söylemen yeterli, sana her takdirde inanacağım."

"Üzgünüm." dediğimde aramızda bir şeyin koptuğunu hissettim. Kalbim parçalanıyordu sanki. Yağız hayal kırıklığı ile içeri girdi. "Yağız !" diye bağırdım arkasından ama dönmedi. Erkeklerde bana attıkları onaylamaz bakışlar eşliğinde içeri girdiklerinde yıkılmışlık ile merdivenlere oturdum. 

Pekala, sanırım bunu hak etmişim. 

Mafya Kızları 2 - Büyük OlayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin