Emrenin donu." dedi sanki normal bir şeymiş gibi."Onun sende ne işi var?" diye sordum, şaşkın bir şekilde.
"Çok hoşuma gitti. Eğer almazsam içimde kalacaktı be derin." dedi.
Allah'ım sen bana sabır, çakıra da akıl ver. Bu çocuk hiç büyümeyecek belli.
"Peki çocuğun donlarının olduğu çekmeceyi niye karıştırıyorsun sen?" diye sordum.
Flaşı işaret ederek "çünkü onu don çekmecesine saklamış." dedi.
"Tamam çakır yürü, hadi." dedim.
Bu ikiside birbirinden tuhaftı. Hayır bir insan neden onu kilot çekmecesine saklar ki?
Eğer kimsenin oraya bakmayacağını düşünerekten bunu yaptıysa çakırı hiç tanımıyor demektir. Çünkü çakır erkek arkadaşlarının evine girdiğinde ilk olarak donlarının olduğu çekmeceye bakar. Bunu canere de yaptı. Ama caner böyle bebekçe şeylerle uğraşmadığı için çakır beğenmeyerek çekmeceyi kapattı.
"Derin bu yaptığım çok masum bir şey bence. Sence?" diye sordu.
"Çakır bir insandan izinsiz onun eşyasını aldın." dedim.
"Ama yerine benimkini bıraktım."
Ağzım açık bir şekilde çakıra baktım. Şaka mı yapıyordu bu? Eğer şakaysa çok iğrenç bir şaka. Eğer gerçekse daha da iğrenç bir şey.
Dehşetle gözlerimi çakırın altına indirip sonra tekrar çakırın gözüne baktım. Çakırda benim gibi ilk kendi altına sonra bana baktı. Ne düşündüğümü anlamış olacak ki açıklama yaptı.
"Saçmalama derin tabikide giydiğim donu onun çekmecesine koymadım. Benim resimli donlarım önemlidir, bunu daha öğrenemedin mi?"
"Ee o zaman?"
"Evden bi tane düz beyaz getirmiştim. Onu koydum. Hem anlamaz çünkü onda da düz beyaz var." dedi.
"Neyse bu konuyu daha fazla konuşmak istemiyorum." dedim.
Kendimi sapık gibi hissettim. Heleki çakırın altına o şekilde bakınca. Her neyse kim kimin donunu giyiniyorsa giyinsin ya.
5 dakika içinde eve yetişmiştik. Çakırın annesi daha eve gelmemişti. Çakır arkadaşını arayıp çağırdı. Çok geçmeden bu konularda uzman olan çocuk geldi.
Bu çakırın da ne yakışıklı arkadaşları varmış be. Hayır insan bir bahseder bana. Ehehhh nerdee. Beni düşünen arkadaşım yok.
"Selam ben Cem." dedi elini uzatıp.
"Selam. Bende derin."
"Memnun oldum." diyip hemen laptop başına oturdu.
Flaşı ona verdikten sonra bi süre beklemek zorunda kaldık. Çakır bana, ben çakıra derken 10 dakika boyunca sıkıntıdan bakıştık.
En sonda o beklediğim cümle çocuğun ağzından döküldü. "Bitti."
"Sonuç?" diye sordum.
"Orjinal bu video." dedi.
O an dehşetle baktım cem'e. "Nasıl? Olamaz." dedim.
"Emin misin?" diye sordu çakır.
"Kesinlikle eminim. Üstünde herhangi bir oynanma yapılmamış." dedi.
"Yani şimdi bizimkiler gerçekten birinin ölümüne sebep oldular mı?" gözlerim dolmuştu.
Laptopun başında ki çocuk "videoya göre olmuşlar." dedi. "Neyse benim şimdi gitmem gerek. Bir yere uğramalıyım."
![](https://img.wattpad.com/cover/189317686-288-k756931.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KOLEJ GÜNLÜĞÜ 2 - YAZ MACERASI
Novela JuvenilMacera dolu bir yaza var mısınız? DERİN: Bizim hikayemiz hiçbir zaman başlamadı. O sadece bizim için bir araftı. Asıl hikayemiz şimdi başlıyor. Ve sonunu belirliyecek kişilerde biziz.