OTUZ SEKİZİNCİ BÖLÜM: ROMANTİK ŞEREFSİZ

483 57 48
                                    

"Berk?" dedi El kafası karışmış bir şekilde. "Şu 12-D'deki Berk mi?"

Kafamı salladım hayır anlamında.

Su "Ama yani diğer Berk de değildir herhalde. Bu salaklığı yapmayacağını düşünüyorum," deyince kafamı yere eğdim.

"Ayy, hayııır!!! Bu salaklığı yapmış bu salak!!!" diyen El'den bir güzel hakaretimi yedim. Sude ise yalvaran gözlerle bana bakıyordu.

"Yapmadın, değil mi Güzin? Ha, canım? Yapmadığını söyle, ne olur? O şerefsizle çıkmadığını söyle."

Kafamı kaldırdım ve: 

"İşte bu yüzden size söylememiştim. Böyle tepki vereceğinizi biliyordum," dedim.

"Yapmışşş! Kızım sen geri zekâlı mısın? Bu adamın sana yaptıklarını ne çabuk unuttun!"

"Unutmadım."

"E, o zaman nasıl çıkarsın onunla?"

"Lütfen, Sude. Lütfen anlatacaklarımı hiç bölmeden sonuna kadar dinleyin. Sövecekseniz de, dövecekseniz de ondan sonra yapın ne olur?"

Yüzlerinden gayet net okunan kızgınlıklarıyla birbirlerine baktılar bir süre. Sonunda "tamam" dedi ikisi de.

"Ama," diye ekledi Su. "Ama o şerefsiz seni bu salaklığı yapmaya nasıl ikna etti, onu merak ettiğimden tamam diyorum."

"Ben hiç de merak etmiyorum." Bunu söyleyen El'di. "Sadece anlatacakların kesin sinirimi kat kat arttıracak. İyice sinirleneyim de seni ve o şerefsizi daha iyi dövebileyim diye dinleyeceğim."

"Pekâlâ o zaman. Anlatıyorum. Oda arkadaşım İnci'nin sevgilisinin doğum gününde karşılaştık Berk'le. Çocuğun en iyi arkadaşıyla aynı evde kalıyorlarmış. Onu görür görmez 'işim var' bahanesiyle ayrıldım oradan. Ama peşimden geldi. Resmen yalvardı onu dinlemem için. "Sadece beş dakika" dedi. O kadar ısrar etti ki sonunda ben de hem diyeceklerini merak ettiğim için hem de beş dakikacık olduğundan kabul ettim. Özür diledi benden. O hâle nasıl geldiğini anlatmaya başladı bana. Ada'yla ayrıldıktan sonra kendine gelememiş. Onu unutmak için bir sürü kızla çıkmış."

İnanmayan bir ifadeyle "Peh!" diyen El'e baktım ve devam ettim:

"Etrafta dedikodular dolaşıyormuş Ada'yla Mir çıkıyor diye. Ama kulak asmamış, inanmamış hiçbirine. Sonra biri bir gün ona Mir'le Ada'nın çok samimi bir fotoğrafını göstermiş o da çıldırmış. Mir'e gitmiş bu fotoğrafı sormak için ama kavga etmişler işte. Geçen sene Mir'in kaşının patladığını hatırlıyorsunuzdur. İşte o kavga. Neyse, en yakın dostumla sevdiğim kız bunu bana nasıl yapar diyerek içkiye başlamış. İşte o sıralarda bir gün Pelin gelip buna benim ondan hoşlandığımı söylemiş."

"Pelin mi? O nereden biliyormuş ki?"

"Okulda biz konuşurken duymuş."

"Ay, görüyor musun Sinsirella'yı? O kadar da dikkat ediyorduk! Nasıl olmuş da duymuş o çıyan?"

"Valla orasını bilemiyorum, Su. Ama Mir de aynı şeyi söyledi."

"Mir mi? O ne alaka, kanka ya?"

"Bunu Berk'e kimin söylediğini bulacağını söylemişti bana. Her neyse, konu dağılmasın. Aslında Berk gelmeyecekmiş mezuniyete ama içip sarhoş olunca 'oraya nasıl geldim bilmiyorum' dedi. O olayı da yarım yamalak hatırlıyormuş zaten. Ama çok pişmandı. Bayağı bir üzgündü."

GÜZ SAÇLI KIZ (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin