Yeni bir bölümle tekrardan merhaba. Şarkıyı açarak okumanızı tavsiye ederim. Yorum yapmayı da unutmayın lütfen :) iyi okumalar...
Korku seni bir kere ele geçirdimi bunun geri dönüşü yoktur. Seni karanlığın içine yavaş yavaş çeker. Başta farketmezsin onu. Ama istediğin şeyleri yapamamaya başladığında, anlarsın içindekinin aslında ne olduğunu. Ben korkağın tekiyim dersin. Evet sen bir korkaksın. Ama unutmaki korkuda bir yıldız gibi aslında hep ordadır,ama gün ışığı onları gizler. Seni kurtarıcak şey ise gün ışığı gibi parlak olan ruhundur...
Tostları yedikten sonra sınıfa çıktık. Yine kimse yoktu sınıfta. Herkes konferans salonundaydı.Ve bende artık çok sıkılıyordum. Birileriyle tanışmak istiyordum.
"Deniz, Berk bizde konferans salonuna inelim. Biraz sosyalleşmiş olurum hem."
"Sosyalleşmene gerek yok. Biz sana yetiyoruz." dedi Deniz. Bırakta ona ben karar vereyim dimi? Ki açık söyleyeyim haklıydı. Onlarla olmak bana güven veriyordu.Ama yinede birileriyle tanışmak istiyordum.
"Bırakta ona ben karar vereyim. Siz istiyorsanız burda kalın. Ama ben gideceğim ."
Deniz güldü.Neye gülüyor bu çocuk yine?!
Onu takmadan sınıftan çıktım. Arkama bakıp beni takip ediyorlarmı görmek istiyorum ama bakmamalıyım. Ben onları beklemiyorum. Ben tekim bir kere. Bakmamalısın Ay bakma! Off bakıcam.Arkamı döndüm ve Deniz ile Berk yoktu. Açıkçası bunu beklemiyordum. Neden yoklardı? Geri mi dönsem. Olmaz! Konferans salonuna gideceğim.
İki adım attım ki Ahh aptal kafam!! Konferans salonun yerini bilmiyorsunki. Nereye gidiyorsun acaba !? İçimdeki eziklik duygusuyla sınıfa geri gittim. Berk ve Deniz beni görünce gülmeye başaladılar.
"Haklı çıktın Deniz. Konferans salonunun yerini bilmiyorki." diyerek gülmeye devam etti Berk.
Anlaşılan o yüzden gelmemişlerdi yanıma. Geri geleceğimi biliyorlardı. Ve bu Deniz'in fikriydi. İşte bu daha kötü.
"Evet bilmiyorum yerini. Ama konferans salonuna gitmek istiyorum. Berk hadi ama?" Berk'e baktım. Uzunca bir süre gözlerimi ayırmadım.
"Deniz hadi gidelim. Benim için olsun bu."dedi Berk. Ona minnettar bakışlarımı gönderdim. O da bana gülümsedi.
"Tamam." dedi Deniz.Öyle diyince tabiki gülümsemeye başladım. O sırada Deniz bana doğru eğildi ve
"Çok gülümseme bunu senin için değil Berk için yapıyorum." Dedi ve yüzümdeki gülümsemeyi aldı. Deniz'in benimle derdi ne!? Sürekli öfkeli davranıyor bana.Sanki benimle yakın olmaktan korkuyor. Bana bağlanmak istemiyor gibi davranıyor. Bağlansa ne olurki?
Ben bunları düşünürken konferans salonuna gelmiştik. Burası çok kalabalıktı. Ve ben kalabalık ortamları sevmem. Şu an inanılmaz derecede sınıfa dönmek istiyorum. Ama gelmiştim bir kere ve bunun geri dönüşü yoktu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
POLARİS
Fiksi RemajaNot: Hikayem tamamlandığı zaman final yazısını göreceksiniz. Nedense ben yapmadığım halde tamamlandı yazıyor. Ay; yeni okuluna ayak bastığı anla beraber, çözülmesi zor bir bulmacanın içine girdi. Okulda duymaması gereken seslere ve kendisi ile ne a...