2.Bölüm

22.6K 778 364
                                    


    Babam eline iyi para geçince "canım kızım" Ayaklarına yatmaya başlamıştı.

     Ben hiçbir zaman onun can kızı olmamıştım. Annem, "hadi hazırlan seni almaya gelicek damat" Dedi. Ona kaşlarımı çatarak baktım. Ama itiraz etmedim alacaksa alsın hemde konuşmuş olurum onunla.

     Üstüme kazak ve kot pantolon giyip kapatıcıyla yüzümde ki yaraları kapattım Emre gelince onun arabasına bindim.

     "Günaydın" dedi ona karşılık olarak bende "Günaydın" Dedim ve emniyet kemerimi taktım.

      "Mayıs ayındayız Elvan, kazak neden giydin?" Dedi kaşlarını çatarak.

      "Canım istemiş olamaz mı?"

      "Hava 38 derece hiç kimse bu sıcakta kazak giymez"

      "Ben giyerim şimdi gidecek miyiz?" Dedim ve arkama yavaşça yaslandım. "Sende garip bir şey var? Benden bir şey saklamıyorsun değil mi?" Dedi ve sorgularcasına bana baktı.

      "Ne saklayacağım be gidecek miyiz yoksa eve döneyim."  Dediğimde derin bir nefes alıp arabayı çalıştırdı ve gideceğimiz yere doğru gitmeye başladık.

     Bir kafeye gelmiştik. "Sadece konuşcaz" Dediğinde başımı aşağı ve yukarı salladım. Bir yere oturduk ve 2 kahve söyledik.

     "Bir anlaşma yapalım" diye girdim lafa. beni dikkatle dinlemeye başladı "3 ay evli kalalım. herkese mutluyuz havası verir 3 ay sonunda anlaşamadık der boşanırız. ama isteğim var, boşandıktan sonra bana küçükte olsa bir ev ver çünkü ben o eve geri dönmem" dedim kararlı bir şekilde

     "3 ay fazla kısa değil mi?" dedi ve arkasına yaslanıp kahvesinden bir yudum aldı

    "3 ay bana fazla bile." dedim ve yavaşça arkama yaslanıp kollarımı göğsümde birleştirdim. "kabul mü değil mi?"

    "ya 3 ay'ın sonunda birbirimize aşık olursak?" diye bir soru yönetti. öyle bir şey olmazdı. olmayacaktı

      "öyle bir şey olmaz" dedim

     "tamam o zaman" dedi ve kahvesinden bir yudum daha aldı. Aşk yoktu eğer olursa her şey berbat olurdu. bir an önce 3 ay geçse iyi olur.

      "Benden ne saklıyorsun?" Dediğinde bir şey demedim ve kahvemi camdan denize bakarak içmeye başladım.

     "Elvan cevap verir misin?" Dediğinde yine bir şey demedim. "Elvan bir şeyin var arkana dikkatlice yaslanıyorsun yaslanınca da büyün hafif buruşyor."

      "Gece rahat uyuyamadım sırtım ağrıyor biraz o kadar" Dedim ve bardağın dibindeki kahveye baktım.

      "Öyle olsun bakalım" Dediğinde bir şey diyemedim. Ne deseydim yani "babam beni kemerle dövüyor" Mu diyeyim.

     "Kalkalım artık" Dedim ve beni onaylayıp hesabı istedi.

     Arabaya binince bir gelinlik dükkanın'ın önüne geldik.

     "Ben elbise giysem bile yeter gerek yok" Dediğimde umursamayıp arabadan indirdi beni.

     "İtiraz etmeden dene olur mu?" Dediğinde bir şey demedim. Uzun kollu her yeri kapalı bir şey olsa yeterdi.

     İçeri girdiğimizde bizi çok iyi karşıladılar ve bir sürü gelinlik sundular ben ise fazla kabarık olmayan boynuma kadar kapalı uzun kollu bir gelinliği beğenmiştim. Biliyorum yaraları çok kafaya takıyorum ama takmam gerek kimsenin bilmemesi lazım.

Evlilik Oyunu (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin