bölüm 10

1.7K 133 107
                                    

Bakugou'dan

Çok güzel bir kokuyla uyanmıştım. 
Dünü hatırlayınca yüzümde bir sırıtış  oluştu.  Dün sadece Eijirou'yu düşünmüştüm.  Ne deku'yu yenmem gerektiğini ne de  en iyi olmam gerektiğini sadece ..
Sadece onu düşündüm ışte herneyse
Yaaaaa çen büyüdün de kiri'yi düşünüp düşünüp aptal gibi gülümsüyorsun . Oyş aferin böyleadam ol. Hayatta 1. Kahraman olmak dışında şeyler de olduğunu anladığın ii oldu .
Ulan bu hikayede niye sadece benim sinir bozucu bi' içsesim var ya . Kafamı yukarı kaldırdım.  Böyle de fena çocuk değildi hee . Kolumu yavaşça kaldırdım ve gözünün üstündeki yara izine dokundum.
Yavaşça gözlerini araladı.  Gözünün üstündeki elimi tuttu. Avuç içini  öptü.  Kalp atışlarım hızlanmıştı.  Uykulu sesiyle "günaydın sevgilim."

Ona hayran hayran bakmayı bi an önce kesmem lazımdı. 
Aptal çocuk günaydın dedi cevap ver mal mal bakma
"Günaydın boktan saçlı.  " kafamı  seslice öptü ve "hadi kalkalım kahvaltı hazırla bana ."
Sonra Bokogoo çok kobo yo
"Yo. Niye ben hazırlayayım siktir git kendi kahvaltını  kendin hazırla  aptal. " "kim senin istediğin  o şortu aldı  ?" "Kim tişörtünü sana giydirdi?"
"Kim bütün gün dalga konusu oldu ve mina da tehtit için  hazırda bekleyen fotoğr-" ağzını elimle kapattım . Yeni uyandın yiğidim.  Bu enerji nerden geliyor be. "tamam . Ben hazırlarım sus artık. " zafer gülümsemesiyle bakınca yüzünü elimle ittirdim ve yataktan kalktım .

"Ne istiyorsun ?" Saçlarımı  kaşıyarak  ona döndüm ve cevabını bekledim .
Tek kaşım hava da  ona bakarken
"Seni ?"
"Ha?" Utanmıştı  ve başını önüne eğdi.   "Farketmez diyorum sen istersen onu yap ." Gülümsedim. Gayet net duymuştum ne istediğini  . Tuvalete gittim ve dislerimi fırçalayıp  tipimi falan  düzelttim. Mutfağa gitmeye başlarken  o da paytak adımlarla odasından eesneyerek çıktı.  Onu tutup alnını öptüm. Kafasını  omzuma koydu. Hala uyumak istiyordu. Kıkırdadım. Ve onu tuvalete iteleyip mutfağa vardı-.

Dur ne?
"kulaklık?" Beni görünce şaşırmıştı bunu beklemiyordu.  Masanın önüne geçti ve zorla bi gülümseme yaptı.   Denki kapıdan girerken "Sevgilimmm çilekleri aldım.  Valla sabah sabah bunu yaptığıma inanamıyo-.  Ba -bakugou ehheeh şey naber ?" Kyoka kırmızıdan  mora dönerken  ikisini işleyip sırıtmaya  başladım.  Normal bir insan olsa burdan gider ve onları yanlız falan bırakır ama bana ne onlar bizi yanlız bıraksın.  Boktan kahvaltılarını  zaten bitirmişlerdi.  Çilelerini de gitsinler baska yerde yesinler.

"Sevgilin mutfaktan çıkarsa kahvaltı yapacağım. Ikinizi de patlatmamı istemiyorsanız  şu an gidersiniz . "
Valla kiriye ilk kez kahvaltı yapacağım ve bunu görmelerine izin veremem . Denki kyoka'nın arasına geçip omuzlarından ilerleterek mutfaktan çıkardı.  "Size - yani sana kahvaltıda iyi eğlenceler o zaman gittik biz. Kyoka bana sinirli bakışlar atarken brni sinir etmek için bir şeyler söyleyeceği belliydi. Ben de ona kötü bakışlar attım. 

"Selam söyle bizden kiri'ye "
"Ne alaka ?"
"Üstündeki tişört  kirishimaylaydım diye bağırıyor ama sen bilirsin. "
Üstüme baktım. Siktir ben bunu çıkarmamıştım.  Kyoka zafer gülümsemesiyle denki'nin elinden bi çilek aldı ve diğer eliyle de denkinin elini tuttu ve yukarı çıkmaya başladılar. 

Her ne boksa işte  kahvaltı için   krep yapmaya başladım.  Arkamdan belime dolanan kollarla gülümsedim . Ondan başka kimse böyle  yaklaşamazdı. Yüzümü boynuma gömdü.  Derin nefesleri arasında "hâlâ uykum varrr"
Mızmızdı. Ve aptal.  Ve zor uyanıyordu. Ve çok tatlıydı. Ve güzel  kokuyordu. Ve .. dur ya yanlışlıkla övmeye başlamıştım.  "Mızmızlanma  ve git salatalık doğra ." "Ama hani bana kahvaltıy-" elimdeki  çiğ  krebi gösterdim.

Karamel Kokusu (KİRİBAKU) ~tamamlandı~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin