bölüm 41

845 77 133
                                    


Satır arası yorum
okumayı severim..
Bu da böyle bi bilgi ..

Civciv:

Eijiro...
Sevgilim...
Aptal uyansana ...
Kalksana ...
Aklıma gelen bütün korkuları kovmaya çalıştım.
Kalbim damarlarımdaki adrenalinle artarken korkudan elim ayağım titriyordu. No-noluyor?
Eri gibi bir özgünlüğü falan olmalıydı çocuğun. Hayır hayır olamaz . Özgünlüğü neredeyse kendini öldürecekti.  Ama şimdi onu..

Hayır kimse ona bir şey yaptığı yok. Kimse kimse ona bir şey yapamaz iyi o.
O ...
ölmüş olamaz..
Koşarak içeri girdiğimde deku ve yuvarlak yüz de arkamdan geliyordu.
Ona bağırırken o gülümsüyordu

Beni bırakamazsın Kirishima Eijirou .
Duydun mu herkes olur. Herkes.. ama sen gidemezsin benden. Şu an olmaz .
Hiçbir zaman olmaz.  Böyle olmaz.
Bedeni resmen gözlerimin önünde küçülüyordu.  Kalbim yerinden çıkacak gibiydi. Yere yığıldığında sanki bedenlerimiz bir çalışıyor gibi benimkisi de yere yığıldı. 
APTAL KALKSANA
Lanet olası boktan bacaklarım beni kaldırmıyordu.  Boğazım yırtılacak .
Neden çok acıyor. Uraraka  önüme oturup kollarını bedenime sardı.

Çekül önümden  kalkmam lazım. 
Onu görmem lazım.  Görüş alanım kapanırken hıçkırarak ağladığımı bile farketmiyordum. Boğazıma dolanan düğümler nefesimi kesiyordu. Kırmızı saçlarına baktım.  Ne kadar güzellerdi.  Beyaz çikolata kokan saçları.  Ne güzellerdi.  Hep boktan dediğim saçları.  Aşık olduğum yumuşak saçları.  Ona bir şey olmadı.  Sadece bayıldı falan ben hayal görüyorum bedeni gittikçe küçülmedi.  Ölmedi lan o . Ölemez  . O olmaz . O  olmaz...

Urarakanın "şşşşş sakin ol bakugou " demesi umrumda değildi. Ama bedenim artık uyanık kalamıyordu. 
Tir tir titriyordum. Ve neden bütün anılarımız gözümün önünden geçip duruyor. Sikiyim bir şey olmadı.  Biliyorum. Kulaklarımdaki uğuldama geçtiğinde ayaklarım benim kontrolüm altına tekrar girdiğinde anlayacaktım ama şu an bayılmak üzereydim.  Deku hızla çocuğun quirkini öğrenmeye çalışıyordu. Ama  duyamıyorum lanet olsun ..


Uraraka'dan :

Bakugou kollarımda bayıldığında gözlerim yanıyordu. Sevdiği adam ölüyordu ve hıçkırıkları arasında  kirishima için kalmasını gidemeyeceğini bağırırken ne dediğini bile kendisi duymamıştı.
Deku'nun yanına gittiğimde sulu gözlerimle ona sarıldım.  Kirishima'yla çok yakın değildim belki ama bu aralar sürekli beraberdik ve bi şekilde daha yakındık.

Ve onun ölümü  beni de çok zorlardı. Deku saçlarımı okşarken ona yalvardım hem kendim hem kirishima hem bakugou içindi. 
"Yalvarırım ölmedi de. "
Ellerimi yavaşça ittirdi ve ellerini yanaklarıma koydu.
"Ölmeyecek ."
Irislerim yerinden çıkacaktı.  Içime bi anda çöken  bütün ağırlıklar bi anda sanki quirkimi kullanmışım gibi havalanıyordu.

Deku'ya sıkıca sarıldım.  O da bana sarıldı.  Kıkırdayarak ondan ayrıldım .
Bakugou ona da söylemeliydik. Çok kötüydü. Ama işin aslını öğrenmek zorundaydım.
"Neymiş peki quirki?"
"Bazen 5 bazen 10 hatta daha fazla  gençleştiriyor ." Beni odadan çıkarttı.  "  Çocuk  10 yaşında bile değil ve quirkini kullanamıyor. Ve kendine zarar veriyor.  Eğer böyle devam ederse ... kendini öldürebilirdi.   Bakıcısı varmış  aslında özgünlüğünü 2-3 saniye silemiyor. Eh bu da yeterli bir  süre.

Ama çocuğun bakıcısı sanırım markete gitmek durumunda falan kalmış çok bir şey öğrenemedim  sonuçta çocuk çok kötü olunca ablası hemen yardım çağırmış.  Kahramanlar da onu buraya getirmiş çünkü  balıkcıdan bahsedememiş kız dili tutulmuş falan korkudan herhalde. Bu çocuk da acı çekiyor konuşamamış. Zavallı...
Kirishimaya dokununca da onun üzerinde kullanmış oldu. Yani acısı dindi." Bunları bu kadar kısa sürede öğrenmesi şaşırtırken o an anladım ki Bakugou'nun krizi aslında uzun sürmüştü. 
"Peki yani bu ne zaman geçecek ?
Ge-geçecek yani değil mi?"

Deku "bilmiyorum sevgilim hadi gidip öğrenelim" başımı salladım ve ilerledik . Odaya geri girdik. Katsukiyi hafifletip odadaki koltuğa yatırdım. Dekunun yanına hızlı adımlarla ulaştım.  Kirishima .. o çok küçüktü 4-5  yaşında gibiydi..   ve uyuyordu. 
Deku çocuğa yaklaştı tekrar çocuk hızla konuştu. 
"Yemin ederim bilerek yapmadım. Ben dokunacağını bile bilemedim. "

Onun başını okşadım. "Sakin ol . Sadece bu quirkin süresi  ne kadar uzun sürer. "
"Ben bir kere annemde uyguladım. Dokunmanın  süresine göre de değişiyor.  Annem ben uygularken tam beni salıncağa bindiriyormuş  Daha 4 yaşındaymışım . Ve annem bir anda 5  yıl gençleşmiş. Ama bunun süresi  biraz değişiyor . Sevdiği kişilerden aldığı sevgiye göre de sanırım. Halâ tam bir cevabı yok .

Annemde 5 gün sürmüştü.  Ama .. ama ablamla biz oynarken 6 yaşındayken ben  .. o zaman ablam 13  yaş birden gençleşti. Ve ben nerdeyse ablamı öldürüyordum  1   yaşına döndü.   "  çocuğun hatırladığı anıyla  bi anda gözleri oldu. "Ben bilmiyordum.  O yuzden kimseye dokunmamaya çalışıyorum.  Ablam o haldeyken 8 gün sürmüştü. "

9 yaşında olduğunu düşündüğüm çocuğa baktım.  Devam etmesini bekliyordum. Ama söylediklerini boyle bir çırpıda  söylemesi onun sürekli bu anıları başka doktorlara ya da kişilere de çokca anlattığını kanıtlıyordu.

"O kahramanı televizyonda gördüm. Kırmızı bir kostümü vardı.  Bu seferki bana çok acı çektirdi çünkü beni öldürecekti. Ama o sanırım.. 5 yaşına döndü.  Üzgünüm ama ne kadar süreceği hakkında bir fikrim yok. "

" peki bizi hatırlayacak mı? " deku'nun sorduğu soruyla acıyla bakugou ' ya baktım. 

"Sizi hatırlamayabilir ama sizi tanıdığı bilecek . Sevecek ama bu tabi biraz daha az olabilir umut vermek istemem . Bu ıgrenc bir quirk  necret ediyorum.  " deku başını okşadı. Ve onu biraz teselli etti.

"Umarım bi an önce normale döner.  "
Bizim yaşlarımızda bir kız Aizawa sensei ile nefes nefese içeri girdi.
Aizawa olanları anlamaya çalışırken kız kardeşine koştu.  "Dikkat et yine quirki devreye girebilir."   Kız gülümsedi.  "Merak etmeyin efendkm bir günde sadece bir kez kullanabir ama şu an acısı geçmiş.  Yani ...."

Çocuktan ayrılmadan  hızla  etrafa göz gezdirdi.  Balugou da biraz gözü takılsa da yerdeki kirishima'yı görünce  gözleri ve ağzı aynı oranda açıldı.  "Çok çok çok özür dilerim. Ben en başta korkudan dilim tutulması yerine konuşabilseydim bakıcımıza giderdik ve böyle olmazdı. " 
  Gülümsedim. "Üzülme.  Kendini suçlama  kirishima-kun  çok güçlü ve cesur bir kahramandır  başına bunun geleceğini bilse bile yine aynını yapacağına eminim" kız da bana gülümsedi. 

Aizawa çok sinirli bakıyordu. Içimden bir ses buraya geldiğimiz için ceza alacağımızı söylüyordu.  Gözü kirishima-kun da takılı kalmıştı. 
Bakugou mırıldanarak uyandı. Ve hızla etrafa baktı.  Ne olduğunu anlamaya çalışıyordu.  Gözleri kirishima-kun'a takıldığında  hayal kırıklığı bütün vücudunu sarmıştı.  Rüya .. hatta kabus olduğunu sandığı görüntü yine gözleri önünde duruyordu.

Ama ikinci bir atak geçirmeden hemen devreye girmem gerekiyodu.  Usulca göz yaşları süzülerek  kirishima'ya ilerledi. "Bakugou o  ölmedi.  Ama beni duymuyor gibiydi.   Sadece ona yürüyor ve mırıldanıyordu.  "Çok geç kaldınız. Ben çok geç davrandım. Beni affet. Çünkü  ben .. kendimi affetmeyeceğim."

Deku onun önüne geçti.  Ve onu biraz sarstı. " o ölmedi  kacchan. Bana bak . O ölmedi.  Sadece uyuyor . "
Bakugou ifadesiz gözlerle ona baktı. 
"N-ne?"
" ölmedi çocuğun quirki gençleştirme  sadece 5 yaşına döndü.  Ve bu geçici bir süreç olacak."
Deku'ya baktı. Sonra yerde yatan kirishima'ya  halâ uyuyordu.

Ağlamaya başlarken kafasını dekunun omzuna koydu. Deku şaşkınca  kalakaldı ve bana baktı. Gözlerim dolarken ben de ona sarılması için kollarımla sarılma hareketi yaptım. 
Bakugou'ya sarıldığında gülümsedim. 
Sonradan bunun için azar yememiz için içten içe  dua ederken uyuyan kirishimayı kucağıma aldım.  Daha fazla yerde yatarsa hasta olacaktı.  O daha küçük bir çocuk....

.
.
.
.
.
BÖLÜM SONU..
Ay çocuğun quirkini açıklamaya çalışırken canım çıktı be...
Yorumlarınızı bekliyorum.
Gelecek bölümde görüşmek üzere 💜

Karamel Kokusu (KİRİBAKU) ~tamamlandı~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin