bölüm 31

1K 86 163
                                    


Kirishima'dan

"Ne işin var senin burda?"
"Ben... abi ben özür dilerim "
"Ne özrü sana dediklerimden sonra bir de benden özür mü diliyorsun?"

"Ama bana dediklein yüzünden  içtin ve annemle kavga ettin sonra moto-"
"Eijiro  sana soylediklerimden sonra fotoğraflarımıza baktım anılarımıza....
Sen değişmedin  . sadece yöneliminin  benimkinden farklı diye sana neler söyledim.  Ben iyi bir abi olamadım. "

"Ne? " ben ne diyeceğimi bilemiyordum yani pişman  mıydı?
"Kendime kızdım.  O kadar kızdım ki biraz unutmak istedim. Ama annem yanıma gelip ne yaptığımı tekrar yüzüme vurunca  ben dayanamadım. 
O yüzden evden çıktım....
Bak özür dilerim. Cidden "

"Abii ..." çok korkmuştum. Ona bir şey olacak diye o kadar korkmuştum ki... ve şimdi o bemden özür diliyordu. Katsuki haklıydı. Çoktan pişman olmuştu bile...  gidip ona sarıldım. 

"Eee bakugou'yu anlat biraz . Aptal tepkim yüzünden hiçbir şey dinlemedim. Bu çocuk bize geldiğinde sana bağırıp kızmıyor muydu ? Nasıl bu sinir küpüyle  böyle olabildiniz ?"

Düşündüm.  Sinir küpü...
Yalvarırım yemek ye ...
Şşş hadi sen biraz uyu ben bakarım kardeşine....
Ei, ben özür dilerim ....
Seni seviyorum ...
Katsuki dışardan sinirli olabilirdi ama duvarlarına tırmanıp  elimi ona uzattığımda tutmuştu.   O aslında  sinir küpünden çok çok çok daha fazlasıydı.  Benim için benliğine ters olan şeyleri bile yapıyordu.  

O çok..
Aşık olunasıydı. Bugün onu çok yormuştum.  Beni sakinleştirmek için  her şeyi yapmıştı . Gülümserken abim de gülümsemeye başlamıştı.  Biraz sohbet ettikten sonra çıktım. 

Katsuki de anneme çay veriyordu.
Beni görünce hemen yanıma geldi.
Yüzümden bir  şeyler anlamaya çalışıyor gibiydi. Ona sarıldığımda  hemen kollarını bedenime doladı.

"Nasıl gitti?" Sorusuyla ona daha da sardım.  ya salak ya valla ne biliyim ...
"Katsuki abim artık homofobiklik yapmayacak  beni , bizi kabullendi yani ..." yüzünde oluşan gülümsemeyle  saçımı karıştırdı. 
"Ben söylemiştim zaten aptal ."

"Bu arada biz evdeyken ..."
Gülümsedi. "Ve sen telefonla konuştuktan sonra..."
Ellerini belime koyup beni kendine çekti.  Sapık ya .

"Hayır o degil.  Ben ağlarken sen bana tokat falan attın di mi ?"
Bana gözlerini kısarak baktı. 
"Bunun için bana kızamazsın.  Kendine gelmen icin attım.  Sert bile değild-" ağzını  elimle kapattım.
"Of tamam kes ya. Ama bunun öcünü almazsam bana da kirishima eijiro demesinler "
" daha bir sürü seçeneğim var sevgilim adını söylemesem de olur. "

"Ne mesela ?" Güzel sözler duymak beni mutlu ediyor. Neden böyle bi fırsatı kaçırayım.
"Boktan saçlı?"
Ona göz devirip kantine doğru ilerledim. "Katsuki bugün ve yarın beni öpmen yasak salaksın sen .  Sen kurban ol benim saçlarıma"

Arkamdan yürümeye başladığında  ellerini ceplerine koydu .
Hızlanıp  kantine gitmeye çalışırken kolumdan bi anda çekti  ve beni yangın merdivenine çekti.  Diğer elini de ağzıma kapatmıştı.  Noluyor be ?
Ona kocaman gözlerimle baktım .
"Bu bir idda mıydı BOKTAN SAÇLI "

Ona gözlerimi devirdim.
Gözlerini ağzımdaki eline kaydırdı  ve elini kaldırdı.  Ağzımı açıp  evet demek istiyorum ama kalbim kulaklarımda atıyordu. Hadi kirishima sen çok erkeksisin bunu yapabilirsin. Dudaklarımın üstüne üfleyince  heyecandan titreyen ellerimle onu ittirdim.

"E-evet  bugün ve yarın  öpemeyeceksin   ya da güzel sözler  söyleyip yenilgiyi kabul eder ve iddayı sonlandırırsın"

Dudakları yukarı kıvrıldı. "Tch. Hatırlatmama gerek var mı bilmiyorum boktan saçlı ama neni ilk sen öptün. 2 gün  boyunca seni öpmezsem ne kazanıyorum ?"

Yüzüm kızardı. "Dondurma falan alabilirim ?" Ikna olmuş gibi bakmıyordu. Ne istiyordu bu pis sapık.  "Siktir git katsuki zaten kazanamazsın. O yüzden  ne istiyorsan  onu düşün.  "
"Sen beni öpersen , benim istediğimi yapacaksın ." "Ben kazanırsam da sen benimkini yaparsın o zaman "  Piç sırıtışıyla kapıdan çıktı.  Nefesimi düzenleyip  ben de arkadasındam çıktım. 

Kantine inip kendime metro aldım ve yukarı çıktım.  Katsuki tişörtümü tutup bizi burun buruna getirdiğinde  ne yapacağımı şaşırdım. "Ben yurda  dönüyorum." Yutkundum ve başımı salladım. Gittiğinde derin bir nefes verdim. Tamam plan yapmam lazımdı.  Ve aklımda biri vardı. 

...

Abim eve geldiğinde  ben de temiz bir kaç kıyafetimi de yanıma  alıp yurda geri döndüm.   Mina'yı bulmam gerekiyordu. Denki ve kyoka koltukta momo  ve midoriyalarla falan oturuyorlardı.  Denkiyi dürttüm . Arkasına dönüp  bakınca güldü.  "Hoş geldin aşk kuşu  bugün  katsukiyle öpüşüp yukarı el ele çıkınca inmezsiniz sandım  ama si-"
Kyoka onun karın boşluğuna dirsek atınca  32 diş güldü. 

"Mina nerede ?"
Mutfakta sero'ya yemek yapacakmış. 
"Sero nerde?" Beni yakına gelmem için eliyle gel işareti yaptı. 
"Mide koruyucu almaya gitti sakın söyleme  mina 'ya hepimizi tokat manyağı yapar "

Kahkaha attığımda  başımı aşağı yukarı salladım  . Ve mina'nın yanına gittim. "Kankaların kraliçesi napıyorsun?" Yağcılıkta plus ultra bebeğim .
"Ne istiyorsun kankaların en hayırsızı" burnuma gelen kokuyla
"Önce muhtarımızı yakmadan fırını kapatmanı..." mina elindeki marulları bırakıp  koşarak fırına gitti.
"Offf ama niye böyle oldu ki bu .... amannn kızarmış  sadece yanmamış ki " aynen kardeşim  haklısın... dur asıl olayını unutma eijiro...

"Yardımına ihtiyacım var "
"Onu biliyorum.  Ne istiyorsun?"
Biraz düşündüm.  Sevgilimin dibi düşsün ve beni öpsün istiyorum?
Oha yok bu olmaz.
Katsuki 'nin ağzı sulansı-
Olum bu durumu ona nasıl açıklayabilirdim. Utançla  önüme döndüm.  Sonra daha uygun bir şey buldum ."katsuki'ye süpriz hazırlamak istiyorum ama hicbir fikrim yok  ne yapacağım  hakkında. "
Evet bence gayet iyi..

Hımlladı ve marullara geri döndü.
En az benim kadar berbattı yemek yeteneği.  "Ah bilemiyorum.  Çilekli sakız al ve midoriya yı  merdivenden it. Onun gözleri önünde yap? Bence katsuki bunu sever. " ona göz devirdim. Çilekli sakız al. Tamam belki bu olabilirdi ama midoriyayı buna alet edemezdim.

"Off mina ya hiç yardımcı olmuyorsun. "
"Kanka işim var ya sonra gel. "

Ofladım ve odama gittim.
Kapıyı açtım ve karşımda beliren kıpkırmızı  crokslarla gözlerim kocaman açıldı.  Katsuki kapının ardından çıkınca  gözlerim parlıyordu. Ve... yutkundum.  Oha .

O benim kiyaferlerimi giymişti  ve sanrım duş yapmıştı  saçları yarı ıslaktı . "Selam" göz kırpıp croksları salladı. Hipnoz edilmiş gibiydim şu an. Oha off. Yarım bir gülümsemeyle  bana yaklaştı . "Beğendin mi?"

Ama siktir yani offf çok erkeksisin  bok kafali uşak . Hayıt  eijiro yeme bu numaraları.
Kendini bana bastırıp  brni kapıyla arasına aldı.  Kalbim saniyede 800 atıyordu ve işaret parmağı da göğsümde aşağı doğru kayarken hiç yardımcı olmuyordu...

"Ço-çok Beğendim ben.."
Kafasını kaldırıp burunlarımızı birbirine sürttü.  Burnuma dolan beyaz cikolata kokusuyla karışmış  karamel kokusu mayıştırıyordu ve daha fazla dayanamıyordum.

Dudaklarım dudaklarına yaklaşırken ellerini saçlarıma ve enseme attı.
Gözlerimi kapattım.  Yerinde kıpırdamadan beni bekliyordu.

.
.
.
.
.
.

BÖLÜM SONU ...
Valla yazıyordum  yarın yayınlarım diye sonra dedim amaaan o kadar yazdım  yagınliyim bari ..
yorum bırakmayı ve oy vermeyi unutmayın ...
Neyse diğer bölümde görüşürüz 💜

Karamel Kokusu (KİRİBAKU) ~tamamlandı~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin