1. BÖLÜM

20.8K 1.3K 1.1K
                                    

Medya| Talha

Kitaba başladığınız tarihi buraya yazabilirsiniz.

Sonradan bir not eklemek istedim lütfen okuyun ‼️ RABİA kızımız sakin mizaçlı yumuşak huylu ve daha takvalı insanlara karşı da aşırı merhametli bir karakter. Muhakkak etrafınızda böyle insanlar vardır. Bu yüzden yargılamanızı istemiyorum karakterlerimin huyunu. ÖMER de Klasik sinirli katı ama aşık olduktan sonra karısı için dünyaları yakacak bir adam.

Bu kitaptan sonra yazdığım bütün kitaplarda, kadın karakterlerim çok daha güçlü. Bilginize arz ederim. :)

Keyifli okumalar 🤍

                
🖋️🖋️🖋️

"Kader ağını ilmek ilmek örerken bilmeden attığı her adım; kaderine bir ilmek daha olacaktı.."📌

Rabia Özsoy

Bugün yine telefonun zil sesiyle uyandım. Ah anneciğim olsaydı öperek uyandırır "haydi kuzum sabah namazı vakti" derdi. Ama onlar artık yoktu.

Dolan gözlerimi tavana kaldırıp "hayır, hayır şimdi olmaz" dedim. Bugün her şeyi geride bırakıp mutlu olmaya odaklanmak gereken bir gündü. Gözlerimin musluklarını güç bela kapatıp, yan yatakta güzel güzel uyuyan canım kuzenime baktım. Her daim benim derdimi dinleyen ve beni sarıp sarmalayan canıma.. "Esma, tatlım haydi sabah namazıııı!" Tabiki benim canım kardeşim her zaman ki gibi tek seferde uyanmadı. Bir iki "ıh, hıh" sesinden sonra yattığı yönü değiştiren kuzenime gözlerimi devirerek baktım.
illaki dürtmem gerekti bu kızı, yoksa hayatta uyanmazdı.

Yerdeki yeşil ponçik terliklerimi ayağıma geçirip çıkan hışırtılara aldırış etmeden Esma'nın yanına yürüdüm, gözüm yarım kapalı olunca biraz da yalpaladım. Neyse ki sağ sağlim varıp Esma'yı dürtebildim.
"Esmaaaa! Hadi ama canım vakit geçiyor" dedim. Esma mırıdanıp tekrar öteki tarafa dönünce bir kaç kere daha dürttüm ve başardım çok şükür. Esma da kalkınca biraz uğraştırdığı için ona sabah nutuğumu çektikten sonra odadaki lavaboya girip abdestimi aldım. Tenimi okşayan su ile kendime gelirken odaya dönüp namaz elbisemi giydikten sonra namaza durdum.

Ben namaz kılarken yanıma seccade serilmiş ve canım kuzenim de başlamıştı. Dünya üzerinde tek huzur bulduğum yerdeydim şuan. Sevdiklerimin de bu huzurdan nasibini alması, iç dünyamda çiçekler açmasına sebep oluyordu. Elhamdulillah.

Bugün hayatımın kırmızı çizgisinde, yol ayrımındaydım. Bugün evleniyordum. İçimde anlamlandıramadığım, midemi kemiren garip bir his vardı. Onun için de Rabb'ime en güzel duamı ettikten sonra kalkıp yatağıma oturdum. Genelde sabah namazdan sonra yatmayı sevmezdim. Benim aksime Esma, yatak soğumadan kendini yatağa geri atardı. Kendini dürüm yaptığından da bahsetmeme gerek yoktur umarım. Adana dürüm bile bu kadar sıkı sarılmıyordur inanın.

Bir kaç saniye süren tebessümüm, yerini acı bir kıvrılmaya bırakmıştı. Kalbimin deli gibi atması ve kelebek gibi uçması gerekirken bu burukluğa anlam veremiyor değildim. Sevmiyordum Mehmet'i. Ama mantıken onunla evlenirsem kendi yuvamı kurup müslüman bir hanım gibi yaşamaya devam edecek olmaktan dolayı da huzurluydum.

Daha dün gibiydi; annem, babam ve kardeşimin trafik kazasında vefat etmesi..
16 yaşında kimsesiz kalmıştım. Tek güvenebildiğim akrabam olan biricik teyzem beni bırakmamış, enişteme rağmen kol kanat germişti. Ama bu çok uzun sürmeden eniştem tarafından yatılı kursa postalanmıştım. Sanırım eniştemin hayatta bana yaptığı bir iyilik varsa o da beni, o kursa göndermesi olmuştu. Çünkü elhamdulillah tüm olmazlara rağmen, hafız olmuştum.

RABİA  "Aşk-ı LaL"  [✔️]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin