Selamun Aleykum Canlarım 🤗
Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen.
Sessiz okuyucularımdan ses istiyorum.
OKUNMA DİĞER BÖLÜME KADAR 300'E YAKLAŞIRKEN, OY SAYISI 80'DE KALIYOR.
Emeğime saygı istiyorum Canlarım. 🌼
BİR DAHAKİ BÖLÜM, OY SAYISI 100 OLDUĞUNDA GELECEK İNŞALLAH.
Hadi yeni bölüme geçelim. ❤️
Rabia'dan
Bu gece bir türlü bitmiyordu..
Eski günlerdeki gibi, eski yatağımda, eski odamda, sanki hiç evlenmemiş gibi yatıyordum.
Hem sol yanımda hem de sağ yanımda büyük bir boşluk hissediyordum.
Sağ yanımı, yatakta iki kişi yatmanın alışkanlığından boş hissederken, sol yanımı ise yüreğimin ait olduğu adamın yokluğundan boş hissediyordum.
Sağıma dönüp Ömer'in yanımda olduğunu hayal ederek uyumaya çalışıyordum ama nafile.
Sağa dön, sola dön derken en sonunda akşam içtiğim çaylar boşalmak için alarm vermeye başlamıştı.
Tam da sırasıydı yani!
Ne yapacaktım ben?
Akşam yatmadan önce de Esma'nın yardımıyla girmiştim tuvalete ama şimdi onu uyandıramazdım da.Belki saat o kadar geç olmamıştır diye umut ederek komodinin üzerindeki telefonuma uzandım ve tuş kilidini açıp saate baktım.
Hayır ya!
Saat 03:27 yazıyordu ekranda.
Bir, bir buçuk saate namaza kalkacaklardı zaten, en iyisi tut Rabia, dedim kendi kendime.
Aff olmuyordu ki!
O kadar çay içersem olacağı buydu.
Ne yapacağım şimdi?Hadi Hafız, sen yaparsın. Önce şu üzerimdeki pikeyi kenara çekeyim, hıh evet. Şimdi de kendimi az az kenara doğru çekersem inşallah sandalyeye otururum.
Kollara kuvvet!
Kendimi son gücümle kenara doğru ittikten sonra, yine olan gücümü harcayıp yatakta doğruldum.
Nefes nefese kalırken, elimi göğsüme koydum ve nefesimin düzene girmesi için bekledim.
Daha sonra cesaretimi toplayarak tekerlekli sandalyenin kol dayama yerlerinden tutunarak, kol kaslarımın isyanına aldırmadan kendimi sandalyeye attım.
Çok şükür!
Yavaş hareketlerle tekerlekli sandalyeyi sürerek banyoya ulaştım.
Hamdolsun ki tuvalet ihtiyacımı kendim giderebiliyordum.
İşimi halledip ellerimi yıkandıktan sonra, banyodan çıktım ve eski yatağıma vardım.İnşallah kazasız belasız şu yatağa da yatarsam iyi olacaktı.
Yine kollarımdan güç alarak kendimi yatağa atacaktım ki, olmayacak şey oldu ve sol elim yatak çarşafına takılarak düşmeme sebep oldu.
Neye uğradığımı şaşırarak tiz bir çığlık attığımda, çoktan kaşımın alnıma doğru olan yeri komodinin sivri köşesine çarpmıştı bile.
Ardından ayaklarımın da felç halde olmasından ötürü, hiç bir şey yapamadan yere kapaklanmam kaçınılmaz olmuştu.
Yere düştüğümde artık acımayan yerim yoktu.
Ayaklarımı hissetmediğimi var sayarsak yani.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RABİA "Aşk-ı LaL" [✔️]
Espiritualİslâmi bir aşk romanı, tamamlandı. Genç yaşta ailesini kaybeden Rabia, zorlu bir hayat geçirip, sonunda rahata kavuşacağını düşündüğü sırada, başına gelenler yüzünden kendini bambaşka bir kaderin içinde bulur. Kaçtığını sandığı kaderin, ona çizdiği...