Küçük İntikamlar

2K 153 64
                                    

JUNGKOOK

Güneş ışıklarının gözümü rahatsız etmesiyle uyandım. Yanımdaki minik bedeni bir süre izledim. İki eliyle tek elime tutunmuş,uyuyordu. Alt dudağını sarkıtmıştı. Acaba rüyasında ne görüyordu? Dün gece olanları hatırladığımda yüzümde bir gülümseme belirdi. Artık gerçekten benimdi. Sadece benim. Teni daha önce hiç hissetmediğim bir sıcaklıktaydı. Pürüzsüz ve yumuşacıktı. Sanki yıllardır aradığım şeydi. Yıllardır açtım, üşüyordum ve şimdi bütün hepsi tammış gibiydi. Beklediğim kadın oydu. Biliyordum. Dünden sonra emin olduğum birşey değildi bu. Her zaman biliyordum. O kadındı. Evleneceğim, çocuklarımın annesi olacak kadın. Elimi kaldırıp yumuşacık lacivert saçlarına çıkardım. Tek bir saç teline zarar gelse dünyayı yakardım. Yüzüne dokundum. Alt dudağını başparmağımla düzleştirdim. Rüyada bile olsa suratı asılmasın istiyordum. Yerinde kıpırdandığında uyanacağını anlayıp yerime yattım ve uyuyor numarası yaptım. Nasıl tepki vereceğini çok merak ediyordum.

Bir süre sonra yüzümde bir el hissettiğimde gülümsememi bastırmak zorunda kaldım. Yavaş hareketlerle yanağımı okşadı ve ardından yanağıma belli belirsiz bir öpücük kondurdu. Cennette miydim? Ona yakından içime dolan huzuru ve mutluluğun tarifi ancak böyle olurdu. Cennet gibiydi. Başını göğsüme koydu ve mırıldandı.
"Seni seviyorum." Beni uyandırmamak için dikkatle söylemişti ama gülüp onu sardım.
"Ben de seni seviyorum civcivim." Birden irkildi ve yüzüme baktı.
"Uyandırmak istememiştim. Özür dilerim." Aniden asılan suratını görünce kendimi tutamayıp burnuna bir öpücük kondurdum.
"Zaten uyanmıştım." Yalandan omzuma vurdu.
"Ya! Beni mi kandırıyorsun?" Gülerek onu kendime bastırdım.
"Belki. Şu dün gece olanları diyorum tekrar mı etsek?" Ben yavaş hareketlerle üzerine çıkarken ellerini omuzlarıma koyup gözlerini kaçırdı. Evet. Utanıyordu.
"N-ne?" Kıkırdamama engel olamadım. Çok tatlıydı. Kapı tıklatılınca iç çekip başımı boynuna gömdüm. Bir dakika. Çıplaktı.
"Sakın gelme Hyung!" Hızlıca pantolonumu giyip Dianaya tişörtümü fırlattım. Üzerine geçirip yorganın altına girdi ve bağırdım.
"Gelebilirsin." Kapı açılıp içeri jimin Hyung girdiğinde bizi görmesi ve başını yere eğmesi bir olmuştu. Evet, bizim yerimize utanmıştı. Göz ucuyla sevgilime baktığımda yorganı kafasına kadar çektiğini gördüm. Aigoo! Tatlı şey.

"Jin hyung sizi kahvaltıya çağırmamı söyledi." Onu başımla onayladım.
"10 dakikaya geliyoruz." O da başını sallayıp odadan çıktı. Di nin kafasındaki yorganı çekip onu ayağa kaldırdım. Tişörtüm dizlerine kadar geliyordu ve böyle çok güzeldi. Onu kendime çekip dudağına kısa bir öpücük kondurdum.
"Duş alıp 10 dakika sonra aşağıda buluşalım." Kafasını salladı. Odasından çıkıp duşumu almaya gittim.

Kahvaltı ettikten sonra hep birlikte L koltuğa yayıldık. Di bugün beni sinir etmek istermiş gibi mini yüksek bel siyah bir etek ve sarı omuzları açık uzun kollu bir bluz giymişti. Onu sadece ben göreyim istiyordum. Neden etek giyip duruyordu ki? Kolumu omzuna sarıp başının üstünü öptüm. Kollarını hemen belime dolayıp göğsümdeki yerini almıştı. Aynı kalbimdeki yerini aldığı gibi. Göz ucuyla ona bakınca gözlerini kapattığını gördüm. O da huzurluydu. Ona huzur verebildiğim için dünyanın en şanslı adamıydım.

Akşam olduğunda elinden tutarak onun odasına birlikte çıktım. Onu belinden kendime çekerek dudaklarına yöneldim. Ne yapacağımı anlayarak parmak uçlarında yükselip dudaklarımızı buluşturdu. Elim tişörtünün eteklerini bulduğunda ellerini ellerimin üzerine koyup benden ayrıldı. Şaşkın bakışlarımı ona yönlendirdim.
"Üzgünüm. Tekrar isteyeceğini düşünmüştüm. Hadi uyuyalım." Güldü ve elimi tutup beni yatağa çekti.
"İstiyorum. Ama bir an bana yaşattıkların aklıma geldi pis tavşan suratlı. " Diananın intikam almamasını beklemek saçmalıktı zaten. Uzun sürmemesini umarak yatağa yattım ve onu göğsüme çektim.
"Üzgünüm sevgilim. Gerçekten çok üzgünüm. Ama başka şansım yoktu." Yanağımı öpüp tekrar yerine yerleşti.
"Yine de intikamı hakettin." Dudaklarımı aşağı sarkıttım. Doğruydu. Haketmiştim. O kollarında olduğu sürece yine de mutluydum. Onunla uyumama izin vermeseydi çok üzülürdüm.

Koruma|Jeon JungkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin