PG-12

122 94 20
                                    

"Beni içine çeken karadelik gibi."

KARAN'DAN (ÖNCEKİ ZAMAN)
Doğay abiyi aradım. Biraz sonra açtığında hemen ona bana adam ayarlaması gerektiğini söyledim. Tabiki Barlas asla yerinde durmayacaktı.

O bir atak yapmadan önce ondan almam gereken bir intikam vardı. Babalığımı,sevdiğim kadını herşeyi elimden almıştı. Bugüne kadar göz yummuştum. Yeni bir hayata başlamıştım. Ama artık yeni hayatımı da kirletiyordu.

Buna dur demenin vakti gelmişti. Doğay abi telefonda ya eski cinayetleri ortaya çıkarırsa Karan saçmalama demişti. Aklımdan birşeyler geçiyordu onlar için Doğay abiye bundan bahsedecekken telefonu kapatmıştı. Bir anda neden kapattığını anlamasam da sonra ararım diye düşündüm.

O an aklıma Leyal geldi. O gün telefonum çaldıktan sonra çıkıp gitmiştim. Birşey de söylememiştim. Nolursa olsun o gün yanımda olmuştu ve açıklamayı haketmişti. Birkaç kere aramıştı ama sorarsa bile ne diyecektim ki intikam almam gerekiyor belkide birilerinin ölmesi gerekiyor mu diyecektim.

Barlas'ı güçsüz hale getiremezsem Leyal'in başına daha kötü şeyler gelebilir. Hatta çevremdeki herkesin. Bunu bir saniye bile düşünmek istemedim ve hızla kafamı iki yana salladım. Leyal hayatıma çok hızlı girmişti. Daha bir aya yakın olmasına rağmen çoğu zamanı birlikte geçirmiştik.

Anlayamadığım bir şekilde hep yanımdaydı. En güçsüz anımda, ve çoğu kişinin görmediği yanımı görmüştü beni ağlarken görmüştü. Leyal'in başına bişey geleceğini düşünmek bana acı veriyordu. Kalbime azap çektiriyordu. O gün orada benimle tekrar sandalyeye bağlanması ve korkusuz olması cevap vermesi ölüme meydan okuması.. Beni içine çeken bir kara delik gibiydi.

Hayır hayır saçmalamıştım. Sadece dostça bana yardım etmişti ve ben hassas bir dönemde olduğum için yanlış anlamıştım. Daha kendime bile itiraf edemediğim bir çok şey vardı. Aklım bu kadar doluyken bir anda Çağılgile gitme kararı verdim.

Kapıyı çalıp içeri girdiğimde herkes içerdeydi. Bir tek Leyal yoktu. Biraz sonra diğerleride odalara dağılınca dayanamadım. Leyal'i görmek istiyordum. Sonuçta aramıştı. Ancak bir şeyler söylersem rahatlardım. Odaya hızlıca girdim. Leyal arkası dönük bir şekilde uyuyor gibiydi ama nefes alış verişi hızlandığı için belli oluyordu.

Kırılmıştı kızmıştı haklı olarak. Ayza'ya anlamamış gibi Leyal'i sorunca uyuyor dedi. Kapıyı çekip çıktım. Aslında durup dinleyecektim ama karşı odadan gelen Eriz buna engel oldu. "Ee herkes çift takılıyor Kardeşim biz bize kaldık."dedi. Birlikte salona geçip sohbet etmeye başladık. "Barlas'tan herşeyin intikamını almam gerek ben sustukça durmayacak daha çok kişinin canı yanacak."dedim. "Önce sen sonra Leyal daha kimlere zarar verecek kim bilir tam bir Şerefsiz.Peki ne planlıyorsun?"dedi. "Adam topluyorum, Doğay abiyle de konuştum. Büyük bir baskın yaparsak ve Barlas'ı korkutup gücünü azaltırsak uzun bir süre saldıramaz. Tabi her kalkmaya çalıştığında tekrar düşüreceğiz.Benden şuan böyle bir atak beklemiyor acılar içinde sürünüyorum sanıyor beklemediği yerden vuracağız ve bir sıkıntımız var."dedim.

Eriz "Çok iyi düşünmüşsün. Ama bu kızların kulağına gitmesin.Mehir ile Çağıl'ın ilişkisine zarar verebilir.Sıkıntımız ne?"dedi. Erizin ciddi olduğu anlardan biriydi. Eriz çok az ciddi olurdu. Önemsediği insanlar ve konular olunca hepimizden daha sert bir hale bile bürünürdü. "Sıkıntımız eski cinayet belgeleri, benim başıma yıkabilir yıllar önce durdurmuştum o konuda ama şuan elinde büyük bir koz. O belgeleri almamız gerekiyor."dedim.  "Birini evine soksak gizlice, yada birinin adamı olarak o eve girmenin bir yolu olmalı. Ama dosya burada mı geldikleri yerde mi onu bilemeyiz?"dedi.

PUSUDAKİ GİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin