PUSUDAKİ GİZ

PG-16

"Sen bana ne veriyorsun ki?"

AYZA'DAN;
Sabah yatakdakilerin kıpırdamalarıyla gözlerimi araladım.Herkes bir kafaydı.Dün Berkin başta olmak üzere herkesle eskisi gibi olmamız çok iyi olmuştu.

Bazı şeyler eskisi gibi kalmayacaktı bunu Karan en sert şekilde hissettirmişti.

"Ya sıçıcam ha bir uyutmadınız.Kalkın defolun odanıza."diyen uykucu şirinemiz Mehir ile kahkaha attım.

"Kızım ne yaptık sanki Allah Allah."dedim.

"Defoluuuun!"diye bağırmasıyla üçümüz yataktan çıkıp mutfağa ilerledik.

"O zaman şöyle güzel bir kahvaltı sefası yapalım."dedi Berkin.

"Ayy evet çok iyi fikir.Mehir yemesin ama."dememle güldüler.

Gülüşmemizi bölen çalan kapı idi.Ayza"Ben açarım."deyip yanımızdan ayrıldı.

Berkin"Sümüklü hep böyle olalım."deyip sarıldı.Bende karşılık verdim.O sırada mutfak kapısından gelen boğaz temizleme sesi ile bakışlarımı oraya yönlendirdim.

Sinirli bir adet Karan ile göz göze gelmiştim.Berkin sarılmasına son verip Karan'a elini uzattı.
"Hoşgeldin"dedi.Bende
"Kahvaltı yapacaktık bizde tam.Katılmaz mısın?"dedim.
"Bende seni almaya gelmiştim ama gördüğüm kadarıyla gerek yokmuş.Size afiyet olsun.dedi.

Ne trip mi atacaktı yani.Allah bilir daha ne huyları vardır bilmediğim."Karan dur abi yiyelim işte."dedi Berkin.
"Yok kardeşim sağol."Dedi.Bana son bir bakış atıp çıkışa ilerledi.Hemen arkasından koştum.

Kapıdan çıktığında kolundan yakalamıştım."Amacın ne Karan?"
"Bir amacım mı varmış?"
"Bu tavrın ne o zaman?"
"Lan seni almaya geliyorum.Elin adamıyla sarmaş dolaşsın."
"Berkin Karan Berkin.Elin adamı değil.Benim dostu."
"Neyse ne gelemem ben."
"Sen şimdi beni babamdan da kıskanırsın mağara adamısın sonuçta."dedim.
"Evet güzelim mağara adamıyım amına koyayım.Sende bu mağara adamından hoşlanıyorsun hatırlatırım."dedi.Bok vardı demi şuan bunu söylemişti.Domates Leyal sahnede."Ne hoşlanması be?"dedim.
"Hoşlanmıyor musun yani?"
"Hayır."
"Ha hoşlanıyorsun yani."
"Arkadaş olarak hoşlanıyorum ben yani şey üff Karan akıl mı bıraktın."
"Aaa daha ilk günlerden aklını da mı aldım."dedi ve güldü.
"Karaaaan!"diye sızlanınca,
"Tamam tamam sustum.Seni bu seferlik affediyorum ama benim çizgilerim var Leyal.Gelemem böyle şeylere.Bu dediğinse evet mağara adamıyım."dedi.

"Sonra konuşalım bu konuyu."
"Ulan bunu bir kıza diyeceğim aklıma gelmezdi hep onlar  derdi ama özledim."O an zaman durmuştu işte.Dediği tek kelime beni musmutlu hayal dünyama ışınlamıştı.Oluyordu ha ne dersiniz?Bu sefer mutluluk beni buluyor gibiydi.O an bastıramadığım o hissi uygulamaya geçirdim ve ona sarıldım.

Hem de sıkı sıkı.Kafamı göğsüne bastırıp saçımdan öptü."Zamana bırakalım herşeyi.Bırakalım o bize şekil versin."söylediğine itiraz ederdim ama o zaman bu anı bölmek istemedim ve kafamı tamam anlamında salladım.

"Hadi çıkıp kahvaltı yapalım o zaman."Sanki hipnoz olmuş gibi gene konuşmadım ve kafamı salladım.Sessiz sakin ilerliyorduk ki."Kızım sen beni sinir krizine sokmak için mi yaşıyorsun?"dedi,ters ters baktım ve "Ne diyorsun be?"dedim.
"Şort demeye bin şahit ister bu ne kızım.Bir erkekle aynı evde oturuyorsun lan"dedi ah Karan.
"Ya Karan tamam alışverişe çıkarız birgün seninle."
"Aferin.Böyle ol."Ona döndüm ve 32 diş sırıttım.Gerçekten yapacağımı düşünüyordu yazık.

"Ya ben hangisini giyineceğim?"diyen Mehir artık hepimizin sinir sistemi ile oynuyordu.Kahvaltıdan Karan işim var diyip kalktığından beri kıyafet arıyordu.