yedi

1.4K 238 100
                                    

tadashi bu sefer de cam kenarında uyuyakalmıştı ve normalde buna sinirleri bozulacak olan kei ise yalnızca onu seyretmiş, bir süre sonra da koltukta uyuyakalmıştı. kontrolleri yapmak için içeri giren hemşire için oldukça garip bir görüntü oluşturmuşlardı. kadın hafifçe dürterek her ikisini de uyandırdığında tadashi korkuyla ayağa fırlamıştı. yapması gereken tek bir şey vardı, o çocuğun sağlıklı bir şekilde yatağında uzandığından emin olmak, ve bunu yapamamıştı. hemşire kontrolleri yaparken tadashi utanmış hâlde onları seyrediyordu.

"gerçekten refakatçi olayını anladığından emin değilim." hemşire gittiğinde, mahzun bir çehreyle ayakkabılarını seyreden tadashi'ye bakarak konuşmuştu kei. "kendini hırpalaman ve sürekli iyi olup olmadığıma bakman gerekmez. ben bir şey istediğimde orada olsan, kötü hissedersem doktoru çağırsan yeter." çocuk sonunda gözlerinin içine bakmıştı.

"biliyorum, sana çarptığım için de çok kötü hissediyorum." hissetmeli, diye düşündü kei ama bunu sesli dile getirmedi. "seni bir daha göremeyeceğimden emindim. gördüm ve olana bak." çocuğun ciddi anlamda gözleri dolmuştu ve burnuna dokunup duruyordu. ağlamamak için çok büyük bir uğraş verdiği güçlükle yutkunmasından belliydi. onun bu hâli kei için büyük şok olmuştu çünkü ilk çarptığında bile bu kadar tepki vermemişti.

"tamam da oldu, bitti. şu an ağlamanın ne anlamı var?"

"ağlamıyorum." gözyaşları bunu demesini bekliyormuş gibi hızla gözlerini terk etmişti tadashi'nin. sonunda burun kemerini okşamayı bırakıp ağladığını kabullendiğinde ise konuşmaya devam etti. "çarptığımdan beri kendimi tutuyorum zaten. eve gidince ağlayacaktım aslında." kei buna gülmeden edemedi, ağlamayı alelade bir iş gibi günlük planları arasına sıkıştırması ona çok komik gelmişti. onun güldüğünü gören tadashi kaşlarını çatmıştı.

"daha ne kadar çocuksu görünebilirsin acaba?" normalin aksine bunu kötü niyetle söylememişti kei. tadashi tam konuşacaktı ki telefonu çalmaya başladı. ev arkadaşının aradığını gören çocuk elinin tersiyle yanaklarını kurulayıp burnunu çekti ve aramayı cevapladı. o ağlamaklı bir ses tonuyla arkadaşıyla konuşurken kei yalnızca gülmemek için alt dudağını ısırarak onu seyrediyordu.

easier | tsukiyamaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin