forty two|halo

20.3K 1.8K 1.2K
                                    

Bölüm için gerçekten çok vakit harcadım, bu yüzden finale çok az kalmışken yorumlarınızı okumak istiyorum. Lütfen ne düşündüyseniz yazın, bu beni mutlu eder.

Bölümdeki şarkı çoğunuzun anlayacağı üzere Beyonce - Halo ama belki çevirisini bilmeyenler için söyleyeyim dedim, lütfen dinleyerek okuyun ben hep dinleyerek yazdım ve şarkıda bazı yerleri çok az değiştirmek zorunda kaldım <3

Sizi seviyorum iyi okumalar dilerim ♡

Jeongguk,

Taehyung'un, benden özür dileyerek tekrar eskisi gibi olmamızı istemesinin üzerinden geçen birkaç gün boyunca ortalarda olmaması tamamen aklımı yitirmeme sebep olduğundan hiçbir şeyle ilgilenememişliğin verdiği dağınıkla evimizin salonunda uzanırken televizyonda dönen diziyi izliyor, yetiştirmem gereken ödevimin ne kadar önemli olduğunu düşünüyordum ama hiçbir şey toparlanmama yardım edemiyordu çünkü eskisi gibi olabileceğimize olan azcık inancım şu iki günde tükenme noktasına varmış sayılırdı.

Taehyung yoktu, neyle ilgileniyor; kiminle ne yapıyor bilmiyordum çünkü o yoktu. Yalnızca telefonuma düşen mesajları vardı ona dair, ortalıkta görünmese de her sabah ve her gece mesaj atarak kendini hatırlatıyor ve sonra çok iyi yaptığı gibi siktiriyor, ortadan yok oluyordu.

Koltuktan doğrularak Yeontan'a bakacağım sırada çalan zille duraksadım, sonra sipariş ettiğim pizzanın geldiğini düşünerek hızlıca kapıya doğru yöneldim ancak, onu açtığımda karşımda, elindeki pizzasıyla bir kurye durmuyordu; gerçekten. Gözlerim bana iğrenç bir oyun oynamıyorsa, karşımdaki güzellik Taehyung'tan başkasına ait olamazdı. Oydu. Parmakları bavulunun kulpunu sıkıca kavramışken büyük gözleri asla sabit durmadan tüm yüzümde ve bedenimin geri kalanında dolanıyor, güzel eli sürekli olduğu yerde sıkışıyordu ve dişleri alt dudağına geçmişken öyle utangaçtı ki, onu bu kadar özlediğim için sıkıca sarılarak bedenini içeri çekmek ve burası senin de evin demek istedim. Fakat yapamadım, tek yapabildiğim hafifçe kenara çekilerek içeri geçmesi için beklemek ve bunu yaparken söyleyecek birkaç kelime aramaktı ancak onu bile bulamamıştım. Hatta ismini telaffuz edip de neden geldiğini sormak bile aklıma düşmemişti. Yalnızca çok özensiz göründüğümü düşünüyordum, saçlarım bu kadar karışıkken onları sevmez, tarardı; göz altlarım mor göründüğünde baş parmaklarını gezdirerek bu halime gülümser, erken uyumam gerektiğini söylerdi ve o alışkındı işte. Parlayan Jeongguk'a alışkındı.

Taehyung, bavulunu kapının öteki tarafındaki duvara yaslayarak üzerindeki ceketi omuzlarından indirdiğinde parmaklarım kapıyı kavrayarak kapattı; birkaç adım geri çekilerek onu izlemeyi sürdürdüğümde o da ceketini, günlerce seçmeye uğraştığımız portmantomuza asmış ve sonra beklemeden, esmer teninin bir pırlanta gibi parlatan beyaz sweatshirtünün  sardığı kollarını belime dolayarak yanağını göğsüme yaslamıştı. Saçları yumuşacıktı, lisenin son senesi birden tekrar uzamam onu yanımda biraz kısa kalmasına sebep olduğundan, bir de dizlerini kırdığında göğsüme yaslanabiliyor; bana sıkıca sarılırken boynumu öpebiliyordu. Bense biraz parmak uçlarımda yükseldiğimden onun saçlarını öpebiliyordum ve bu bizim için bir nimetti. Ona aşıktım ve tanrının ona bahşettiği her şey, benim için bir nimetti.

Kollarım benden bağımsız bir şekilde, zayıflamış bedenine doğru sarıldı, burnum karışık saçlarının arasına girdi ve ellerim, dünya üzerinde öpmeyi en sevdiğim yer olan kürek kemiklerine yaslandı. Sırtına hastaydım, onun her bir kıvrımı için ölüyordum ama sırtı, saatlerce gözlerimi kırpmadan izleyebileceğim kadar hassas bir bölgeydi benim için. O uyuduğunda kaç kez sabaha dek kürek kemiklerini öptüğümü hatırlamıyordum, zaten o hep sırtını dönerek ona sarılmamı isterdi ve ben de istediğini yapardım. O uyuyana dek ona sarılır ve sonra melekleri kıskandıracak tenini sever, sabaha dek saçlarını okşar ve her sabah birkaç saat bile uyuyamadan okula giderdim. Hiçbirinden utanmıyor ya da pişmanlık duymuyordum, hatta onu kaybettiğimi düşündüğümde keşke daha fazlasını yapsaydım demiştim.

stigma ' vkook✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin