BÖLÜM/15

79 18 91
                                    


💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙

Evetttt ben geldimm. Nassılsınız ballı çörekleriimm m. Şimdi müq bir Danla BİLİÇ girişi de yaptığıma göre . . . her neyse yha. Bu bölüm dede biraz edebiyat olucak. Ama çoğunlukla mutluluk ve yeni kavgalar. Ve yepisyeni şhipler. İlk kez göreceğimiz TayBer şhipi ve SemDil shipi . Bu bölümü okurken yha ne zaman bitiyor diyeceksiniz. Ve şarkı benim en sevdiğim şarkıdır . Lütfen dinleyin. Baya baya iyii. Şimdi geçelim hikayeye. (Dinleyenler dinledim yazabilir mi ? buraya please.)

Herkeze keyifli okumalar!😍🐼

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Dilan KÜPECİK'in ağzından;

Miraç'ın telefonunu kapattım ve eve doğru yürümeye başladım. Evim okuldan baya uzaktı. Yürürken telefonumu çıkardım ve Bağzıları-Zaten kırılmış bir kızsın şarkısını açarak kulaklıklarımı taktım. İki gündür antrenmana gitmiyordum bu yüzden koşuya çıkmalıyıdım. Eee elimede fırsat geçmişken eve gidene kadar koşabilirdim. İlk başta hızlı adımlarla tempolu bir şekilde yürünüye başladım. Şarkının sonlarına geldiğinde artık koşuyordum. Çünkü şarkının son kısmını bölen bir arama belirmişti telefonumun üzerinde. Yiğit arıyordu. Ama sırf şarkı bölünmesin diye açmadım ve şarkıyı dinlemeye devam ettim.

____________________________________

Büsbütün kaybettim , Bana dokunmayın sakın. . .
Bunların düzenine sokayım! ____________________________________

Şarkının bitimiyle aramanın son çalışı aynanda olmuştu.Ve bende bu yüzden açtım.Sırf meraktan acaba ne yüzle arıyordu!?Bir kaç dakika cevap vermedi. Hem arıyor hem konuşmuyor. Cidden iyice salaklaştı bu çocuk. En sonunda dayanamayarak "Ofhh. Ne diyeceksen hızlı söyle. İşim var. Değerli vaktimi burda boşa harcıyorum." Dedim. Karşı taraftan yine bir kaç saniye ses gelmedi . Sonra Yiğit'in o buğulu sesini duydum. O kadar değişik bir şekilde telaffuz etmiştiki ne dediğini anlamam bir kaç dakika mı aldı. Ama sarhoş olduğunu anlamam uzun sürmedi. "Hiç bir hikaye yarım kalmamalı!" Dedi.
Şu an adeta sinirden köpürü yordum. Ben mi gidip başkasıyla öpüştüm!? Ben mi aramızdaki herşeyi berbat ettim!? Ben mi sürekli senin sınırlarını aşma konusunda sıkıntıya soktum!? Yeter artık sıkıldım ben. Senin bu kararsızlığından sıkıldım. Her zaman başa dönmekten sıkıldım!! Sadece vücumu istemenden sıkıldım!! Bir kez olsun kalbime bakmadın. Bir kez olsun sana aşkla bakan gözlerimi görmedin. İçimden bu kadar cümle geçerken ağzımdan çıkan 2 cümle bam başkaydı.
"Hiç bir hikaye yarım kalmaz. Sadece bazıları hikayenin mutsuz sonla bittiğini kabullenemez o kadar!" Dedim ve telefonu hışımla yüzüne kapattım. Daha sonra sinirimi atamadığım ve şu anda onunla uğraşmak istemediğim için WhatsApp'tan da engelledim.
Bunları yaparken çoktan evin önüne geldiğimi fark bile etmemiştim.Kapıyı anahtarımla açtım ve içeri girdim. Annem bu saatte gelmezdi. Hemşire olarak çalışıyordu. Ve genelde ek mesaiyede kalıyordu. ^Nöbet olarak düşünün.^ Karnım çok aç değildi. Bu yüzden üstümü değiştirip formamı giydim ve bahçeye çıktım. Evimiz baya ıssız bir yerdeydi. Tabi etrafımızda biraz aralıklıda olsa evler vardı. Ama karşı tarafımız ormandı. Arka bahçeye geldiğimde topu elime aldım. "Özledim. Bir kaç gündür görüşemiyoruz seninle. Merak etme küsmedim sana . Şimdiyse antrenmanları çok boşladığım için seni birazcık yoracağım. O zaman başlayalım." Dedim ve topu elimde bir tur döndürdükten sonra dizimde sektirmeye başladım. Bu arada biraz önce topla konuşmam deli olduğumu göstermez. Yanlız olduğumu gösterir. "1-2-3-4-5- 6-7 -8-9-10....32-33-34-35-36...61-62-63 -63-65-66-. . ." Derken arkamdan gelen bağırma sesi ile dikkatim dağıldı ve topu düşürmem yetmezmiş gibi kendimde kayıp düştüm. Şu halime bak yaaa. "Dilann!! Kızım bahçedemisinn!!" Annem'in hala bana seslendiğini duyunca "Evet Anne bahçedeyim!" Diye ona seslendim. İki dakika sonra annem bahçeye gelmişti. "Ayy Dilan yaa. Ne bu halin. Kalk bakalım ayağa. Canın acıdımı annem."dedi. Bende gülerek hatta kahkaha atarak. "Acımadı Annemm. Bak ne diyeceğim. Bügün bir temizlik mi yapsak hem ramazanda yaklaşıyor. Bir hafta sonra ramazan var. Oruçlu oruçlu temizlikte yapamayız." dedim. Derken yattığım yerden ayağa kalkmış üstümü silkeliyordum. Sonra anneme kaydı gözlerim. Eline futbol topunu almış bana bakıyordu. Bu bakıştan nefret ediyorum ama yhaaaa. "Anne hayır olmaz. Şimdiden unut." Dedim. Ama tabikide beni dinlemedi ve topa birden bire öyle sert vurduki son anda elimi kaldırıp yakala masam kafam yarılacaktı.Annem gülmeye başladı ve "Hadi ilk önce yemek yiyelim. Sonrada benim bir kaç hastanın dosyalarını düzeltmem gerek o yüzden yarın yaparız temizliği."dedi ve arka bahçenin mutfağa açılan kapısından içeri girdi. Bende arkasından girdim ve yemek hazırlamasına yardım ettim . Hmm çorba , salata ve tavuk sote. Tam bir sporcu akşam yemeği olmuş. Gerçi annem her zaman benim için kalori ve enerji bakımdan besleyici olan yemekler yapardı. Çünkü "Beşiktaş 17 yaş kadın futbol takımının alt yapısında " oynuyorum. Kaptan olarak oynafığım için genelde mevki ayırt etmiyorum. Ama en iyi oynadığım mevki orta saha hücüm. Annem tabağımdakileri iştahla bitirdiğimi ve çoktan kalktığımı görünce. "Hoop hopp! Nereye küçük hanım? Biraz oturda konuşalım." Dedi. Cidden şu anda hiç konuşucak durumda değildim. Hemen masadan kalkarak annemin tarafına geöçtim ve yanağına sulu bir öpücük bıraktım. Ellerimi boynuna dolayarak "Annecim sonra konuşsak olurmu? Birdee şeyy ben bir hava almak için çıksam?" Deidm ve saatimi gösterdim. "Bak saat daha 8.00  9.30' da burda olurum. Biraz hava almaya ihtiyacım var. Her şey üst üste geliyor. Zaten bir hafta sonrada maçımız var." Dedim. O kadar hızlı konuşmuştum ki annem en sonunda beni susturmak için ağzımı kapattı ve "Ayy Dilan sende bir değişiksin kızım. Tamam git.Git. Ama 9.30'da burda bir adet Dilan görmessem bozuşuruz." Dedi. Bende yanağına kocaman sulu bir öpücük daha bırakarak mutfaktan çıktım...

¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡ ¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤

Alda AYDIN'ın ağzından;

Sınıf o kadar karanlıktı ki önümü bile zar zor görüyordum. Aklımdaysa deli sorular vardı. Bu çocuk kimdi? O anahtarları nerden bulmuştu? Bizim burda ne işimiz vardı? Çocuk kapıyı kilitlediğinden emin olunca birden bire arkasını döndü ve konuşmaya başladı. "Öyle hakaret ettikten sonra çekip giderek konuşmanın bittiğinimi zannediyorsun? Kusura bakma ama ben son sözümü söyleyene kadar hiç bir şey bitemez!"dedi. Ne bu kro tavırları. Kim lan bu salak!? Gözlerimi iyice kısarak baktığımda ekler düşmanı tam karşımda duruyordu. "Hayret bende o kadar laftan sonra nasıl geldin diye soracağım ama velakin ,  karşımda yüzsün olduğunu vuracak bir karakter  bulamıyorum!?"dedim. Kollarımı göğsümde bağlarken ona en kötü bakışlarımı gönderiyordum. Birden bire 3 adımda yanımda bitti ve kolumdan tutarak beni kendine çekti. Daha sonra birden bire kollarıyla belimden kavradı ve kafasını boynuma gömdü. Ne? Ne yaptığı anlamamıştım. Aradan bir kaç saniye geçince anladım. Sarılıyordu! Ahh daha önce hiç kimseyle yakın olmamıştım. Babasına bile sarılmamış bir kızdan ne beklersin ki zaten. . .  İki yanımda boş boş duran kollarımı hareket ettirerek ona doladım ve bende sarıldım. Sonra konuşmaya başladı. "Bak ben seni üzdüğüm için özür dilerim. Ekler'i bu kadar sevdiğini tahmin edemezdim.Ve lütfen ağlama yani benim yüzümden mi ağladın biraz önce bilmiyorum ama ağlama." Dedi. Onu neden bu kadar ilgilendirmişti ağlamam. Yavaşça kollarını geri çekti ve benden ayrıldı. Bir an boşluktaymışım gibi hissettim. Sanki o beni tamamlayan bir parçaydı ve şu an benden ayrılınca ... ne saçmalıyorsun Alda kendine gel. Dedim ve kendimi firenledim. Bana baktı ve biraz önce ağladığım için sol yanağımda asılı kalan yaşı eliyle sildi. Daha sonra kulağıma doğru fısıldadı. "İstersen sana ekler ısmarlaya bilirim?" Dedi. Ben bu kadar küçük numaralara düşecek bir değildim. Düşemezdim de . Hemen bir adım geriye attım ve "Hayır . İstemiyorum. Şimdi lütfen kapıyı açarmısın derse geç kalıyorum da." Dedim. Oysa sırıtıyordu. Arkasını döndü ve cebinden anahtarı çıkartıp kapıyı açtı...

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Beril SİLER'in ağzından;

Alda ders'e çok geç gelmişti. Ve yüzünde güller açıyordu. Acaba ne oldu gine. Sonra bir anda kapı çaldı ve Gizem hoca gir dedi. İçeriye giren kişiyi görünce benimde yüzümde güller açmaya başladı. Ahhh ÖMER gelmişti. Elinde bir dosya vardı. Gizem hoca ya bir kaç kağıt imzalatıp çıktı. Nöbetçi öğrenciydi bugün.
Ben kafamı sıraya koyup uyukuya dalarken saçlarımı okşayan Tayfun sayesinde çok geçmeden uyumuştum...

******************************

Tayfun KUZU'nun ağzından;

Yine geldi Domates kafalı. Anlamıyorum ki bu kız bu çocukta ne buluyor. Birazda yanına baksa. Görse beni. Fark etse. Çok da zor değil. O kadar şeyin arasında bir o brni mutlu ediyor. Bir ona sarılınca iyileşiyor yaralarım. Büsbütün kaybettim işte . Büsbütün Ömer için atan bir kalbi var artık Beril'imin. Ömer bir kaç kağıdı Gizem hocaya imzalatıp çıktı. Ömer çıktıktan sonra Beril kafasını masaya koydu ve uykunpozisyonu aldı. Bende dayanamadım saçlarını okşamaya başladım. Benim Siyah kedim. Saçlarının okşanmasına bayılırdı.Bu belkide onun saçını son okşayışım olucak. . .

¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤

Bölümm sonuğğ

Evet burası soru paragrafı.

Şimdi gel gelelim benim demek istediğim bir şey var. Burda SemDil olamadı. Diğer bölümde olucak muhtemelen.
Hepiinizi çok seviyorum. Başka bir bölümde . Tekrar saçmalam dileğiyle kendinize iyi bakın.ndmslsösöskfks

       《~♡VOTE PLEASE♡~》

💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙🐼💙

      Tamamıyla 1394 kelime.

LİSE DEVRİYESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin