KORKAK

12 ∞ Dövme

Bu bölümü eğlenerek yazdım diyebilirim cidden.Beğenmeniz dileğiyle!Vote’ler yükselse iyi olur gibi!

Multimedia; Lydia’nın yaptırdığı dövme.Tumblr’da çok aradım ama en çok bu hoşuma gitti.Görüşlerinizi bildirin.Merak ediyorum,lütfen. :)

Ella Henderson - Glow 

Gözlerimi kamaştıran bu yer resimlerle doluydu.Resimler dövmeci adam’ın yaptığı dövmelerin çerçeveleriydi.Göz kamaştırıcı bir güzelliği vardı.İdda etmeliyim ki bende yaptırdığım dövmenin fotoğrafını çerçevelettirmek isterdim.Gözler önüne sermek gibi bir şey sanırsam bu.

Roman’ın arkadaşının mekanıymış burası.Çünkü bende az önce öğrendim bunu.Video’lardan izlediğim –bildiğim- kadarıyla canın çok yanmadığı anlaşılıyordu.Kimi insana göre değiştiği tartışılmaz bir gerçekti.Ah,umarım sinek ısırığı gibi atladırdım.Fena halde canım ağrırsa çekinmeden bağırmayı ümit ediyordum.

Elimdeki dövme kataloguna bakarken dikkatli olmaya çalışıyordum.Kalıcı bir dövme olacağı için seçimimi en özelinden yapmalıydı.Geri dönüşünün olmadığını biliyordum.Kalıcıda yaptırabilirdim,fakat hint kınası fazla güzel durmuyordu.Geç olsada bir mürekkep izini vücudumda bulundurmayı istiyordum.

‘’Sanırım bulamayacağım.Ah!Bulamazsam ağlamayı düşünüyorum.’’ Diye hayıfladım Roman’a.Etrafa bıkkınlıkla bakıyordu.Elindeki bol şekerli nesscaffe’sini soğutmadan içmeye çalışıyordu.Dikkatini çekmiş olmalıyım ki, ‘’Bakmaya devam et.Dövme’yi pek sevmem.’’ Dedi kendinden emince.Geri konuşmasına devam etti. ‘’Vücudumda bir mürekkep lekesi dahi yok.’’ Dedi.O’na gözlerimi devirmeden edemedim.Kendi düşüncelerimi ortaya koydum, ‘’Bence ölmeden yaptırmalısın.’’ Diye teşvik ettim onu.Tek yaptığı elindeki kulplu bardağı incelemek olmuştu.

Katalog’da sıralı halde dizilmiş olan dövmeleri incelemeye devam ederken bir tanesi dikkatimi –çok- çekti. ‘’Bu çok seksi duruyor.’’ Dedim Roman’a doğru.Yeşilimsi gözlerini bana diktiğinde beni dinlememiş olduğunu belli ederek, ‘’Neysi?’’ dedi.Aldırmadan ‘’Seksi.’’ Diye tekrarladım.

‘’Ver bakayım şunu.’’ Derken elimdeki katalog’u almıştı.Rahatça almasını sağladıktan sonra, işaret parmağım ile beğendiğim dövmeyi gösterdim. ‘’Açıkçası…Güzel gibi.’’ Dedi.Mest olmuşçasına gülümserken dövmeci adam müşterisine dövmesinin bittiğine dair bir şeyler söylüyordu.Adam, ‘’Bayan Martin.Buyurun.’’ diyerek beni çağırdı. ‘’Sıra bende Roman.’’ Dedim endişem yüz mimiklerimden okunuyordu.Tanrım! Biryandan da korkuyor gibiydim. Roman beni teselli etmeye çalışır gibi, ‘’Korkmana gerek yok,korkak.’’ Dedi.Dediğimi cümle saçma gelmiş olacak ki yeniden cümle kurdu. ‘’Korkak bir kıza ‘korkma’ demek saçma sanırım ha?’’ dedi.Azıcıkta olsa sesli güldüğünde ona gözlerimi devirdim. ‘’Hah,cidden çok komiksin ya.’’ Dedim.Kapıdan girerken içeride grafitti rüzgarları esiyordu.Gözlerime inanamayarak ayırdım.Burası gerçekten harikaydı.

Adam, ‘’Hangi dövmeyi seçtiniz acaba?’’ diye sordu.Roman’ın elinden katolog’u alarak Adam’a uzattım.Adam tebessüm ederken, ‘’Bu aralar baya beğenilen bir dövme.Güzel bir seçim yapmışsınız.Tebrikler.’’ demeyide unutmadı.Gülümsemem yüzüme yayılırken ‘’Teşekkürler.’’ Diyebildim sadece. ‘’Elbisenizi çıkartmanız gerekiyor.’’diye uyardı.Evet,bugün elbise giymiştim.İsteyerek elbise giymeye devam ediyordum. ‘’Şu gördüğün elbiseyi nasıl çıkartabilir Javaad.’’ Diye atladı Roman.Gözlerim yerlerinden fırlarken ani bir biçimde Roman’a döndüm. ‘’Yandaki fermuarı açarsam her şey hallolur değil mi?’’ diyerek sordum adını yeni öğrendiğim Javaad’a. ‘’Elbette olur.Sen elbiseni hallet.Ben eldiven ile iğneyi değiştireceğim.Geliyorum birkaç dakikaya.’’ Diye bilgilendirdi bizi.Minnet dolu bakışlarımı ona ilettim. ‘’Çok kibar bir arkadaşın var.’’ Dedim Roman’a.Javaad odadan çıkarken onu izledim.Siyah fazla dar olmayan elbisemin yandan fermuarını açarken Roman siyah havalı koltuğa oturmuştu bile.Kolaylık olması açısından saçlarımı bileğimdeki toka ile at kuyruğu olacak şekilde topladım.Artık hazırdım.