Sabah uyandığımda Jungkook'un kollarının arasındaydım. Yavaşça kıpırdanmaya başladı. Gözlerini açıp önce bana sonra etrafa bakıp gülümsedi.
Y/N: ne? Niye güldün?
JK: çok mutluyum ondan gülümsedim.... Y/N...
Y/N: hım?
JK: balayını nerde geçirmek istersin?
Y/N: bilmem... ama soğuk bir yer olmasın sıcak olsun. Birde deniz'i olsun sabah akşam denizde yüzmek istiyorum.
JK: yalnız şimdiden söylüyorum öyle sıcak yerlere gittiğimizde çok kısa giyinmek yok!
Y/N: nedenmiş o?! Jungkook bana bak! Eğer balayımızı senin bu saçma kurallarınla geçireceksek şimdiden vaz geçiyorum!
JK: off iyi tamam. Ama fazla açık olmasın.
Y/N: sen önce gidip eşyalarımızı getir. Ben bütün gün çıplak mı kalıcam?
JK: sen evde kal. Biri kapıyı çalarsada sakın açma çünkü çıplaksın. Bende eşyaları almaya gideyim.
Y/N: tamam.
Jungkook yataktan kalkıp damatlığını giyinmeye başladı sonrada beni öpüp odadan çıktı. Bende dolaptan havlu bulup banyoya girdim duş aldıktan sonra havluyu bedenime sarıp evi dolaşmaya başladım. İnanır mısınız bilmiyorum ama çocuk odasını şimdiden hazırlamıştı.
Aşa kata indim ve mutfağa girdim. Nasıl parıl parıl bir mutfak bu ya. Ama yazık olucak ben çok iyi yemek yapamıyorum. Çok az biliyorum. Salonda arka bahçeye çıkan bir kapı vardı. Ben dün gece ön bahçeyi gördükten sonra arka bahçesi olmaz diye zannetmiştim ama.
Off arka bahçedeki havuz o kadar büyük o kadar güzel gözüküyordu ki resmen bana "gel atla yüz" diyordu. Keşke eşyalarım burda olsaydı. Kapının açılma sesini duyar duymaz oturduğum yerden kalktım. Jungkook elinde bavullarla içeriye girdi.
JK: beni delirtmeye çalışıyorsun her halde ha?
Gülümseyim yanına gidip bavullardan birini elime aldım.
Y/N: senle uğraşamam hazırlanmam gerekiyor.
JK: dur ya sen acaba o bavulu yukarıya götürebilecek misin? Ver bana.
Y/N: benim kaslı, güçlü kocam hadi çıkar bakalım onları yukarıya.
JK: sende o bedenine sardığın havluyu tut da düşmesin!
Y/N: bir şey olmaz hadi git.
Jungkook önden bende arkasından yürümeye başladım. Odaya girdiğimizde bavulu alıp içinden giyecek bir şeyler çıkardım.
JK: ben diğer bavulları arabadan getirmeye gidiyorum.
Y/N: tamam.
JK: ama çok yoruldum. Bana bir az güç lazım...
Diyip dudaklarını öne getirip bana gösterdi. Küçük bir öpücük verip üzerimi değiştirmeye gittim.
Jungkook yine odaya iki bavul ile girdi.
JK: off Y/N senin kaç tane bavulun var ya?
Y/N: asıl senin kaç tane bavulun var?
JK: benim 6.
Y/N: e benimde 7. Sadece 1 tane fazlam var. Ayrıca senin elbiselerin benimkilerden daha fazla. Nasıl 6 tane bavula sığdırdın?
JK: ihtiyacım olanları getirdim. Diğerleri o evde kalsın. Son 3 bavul kaldı.
Y/N: dur yardıma geleyim.
JK: hayır gelemezsin!
Y/N: üff bir tanesinide ben getirsem ölüceğim sanki?!
Dışarı çıkıp bavullardan birini alıp odaya götürdüm. Sonra Jungkook üzerini değiştirdi ve şirkete gittik.
Sınır: 200 vote
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÜVEY BABAM JJK/*TAMAMLANDI*
RomanceÇok mutluydum artık bir birimize çok yakındık. Asla ayrılmıcaktık. Artık her gün sevdiğim kadınla olucaktım.