42. Bölüm - İkimizden Başka

744 53 65
                                    

🗿 Mor ve Ötesi - Yorma Kendini

🌵🌵🌵

Bir kafede oturmuş Güney'i bekliyordum. Önemli bir şey söyleyeceğini yazmıştı mesaj olarak. Son günlerde Güney'le yaşadıklarımızdan sonra buraya gelmekte tereddüt etmiştim fakat onu yalnız bırakmak içime sinmemişti.

Güney ne kadar dıştan çok sert, kabuklarını örmüş birisi gibi dursada korunmaya muhtaç biri gibi geliyordu bana.

Ben Güney hakkında kafamın içerisinde analizlerimi yapmaya devam ederken, Güney de kafeye gelmişti sonunda. Biraz daha geç kalsaydı çocukluğuna kadar inebilirdi sanırım düşüncelerim.

"Selam." dedi soluklanmaya çalışırken. Yeni geldiği için nefes nefese kalmıştı.

Karşımdaki koltuğa yerleşirken, "Selam." dedim bende.

"Bir şey içmiyor musun?"

Gözlerimi Güney'in üzerine dikerken, "Güney önemli bir şey konuşmak istediğini söyledin ve geldim. Eğlenmeye gelmedim. Seninle olan arkadaşlığımın Egemen'le olan ilişkimin önüne geçmesini istemiyorum." dedim net sesimle birlikte.

Güney kaşlarını havaya kaldırırken, "Baya dolmuşsun bana karşı anlaşılan. Ben de bu konu hakkında konuşmak için çağırdım zaten seni." dediğinde ne konuşacağımızı iyice merak etmiştim.

"Tamam başlayabilirsin konuşmaya."

Ellerini iki yanına bırakırken oturduğu koltuğa yaslandı. Ve bana baktı. "Ezgi, seninle Egemen'i ayırmam için benimle oyun oynamaya çalışıyor."

Kurduğu cümleyle birlikte iki gözümü açarak Güney'e baktım. Şaşkınlıktan dilimi yutup yutmadığımdan emin olmak için dilimi ağzımın içerisinde dolaştırdım birkaç tur. Ardından hızlıca gözlerimi kırpıştırıp Güney'e baktım.

Güney de yüzünü bana doğru yaklaştırıp konuştu. "Gökçe bir şeyler söylemen gerekiyor iletişim kurabilmemiz için."

Evet, haklıydı.

"Ben ne diyeceğimi bilemiyorum. Yani onca zaman bana aşık gibi davranmanın tek nedeni Ezgi miydi?" dedim ağzımdan çıkarmaya çalıştığım birkaç kelime ile birlikte.

Güney egoist bir şekilde gülümsediğinde uyuz zamanlarına geri döndüğünü anladım. "Bu durum seni hayal kırıklığına uğratmış olabilir Gökçe. Nede olsa her kızın hayaliyim."

Gülümseyerek suratına baktım. "Ben seninle olan arkadaşlığımız biteceği için ne kadar üzüldüm sen neler söylüyorsun? Uyuz."

Güney bir süre güldükten sonra suratı ciddi bir hâl almıştı.

"Ezgi'nin dediklerini neden yaptın peki?" dedim aklıma takılan soruyla birlikte.

Güney ne diyeceğini bilemiyor gibiydi. "Cinayet meselesini herkese söylemekle tehdit etti."

Pekâlâ, bu cinayet meselesi çok fazla uzamıştı ve artık çözmemiz gerekiyordu.

"Güney ne cinayeti bu? Ezgi nereden öğrenmiş? Ve sormaya korkuyorum ama benimle ne alakası var?"

Güney kafasını öne doğru eğdi. Benden bu kadar çekindiği şeyin ne olduğunu fazlasıyla merak ediyordum fakat o söyleyecek gibi durmuyordu.

Tahmin etmediğim bir anda konuşmaya başladı. "Gökçe arkadaşlığımızın bozulmasından endişe eden tek kişi sen değilsin. Ben uzun zaman sonra ilk defa birisiyle bu kadar yakın oldum. Ve sana bazı şeyleri anlatırsam sonsuza dek yalnız kalacağımdan eminim."

KAKTÜSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin