🗝 Bölüm normal bölümlerin 3 katı uzunluğunda isterseniz hemen okuyup bitirin, isterseniz yavaş yavaş okuyun.
🗝 Hatırlatma: Sarp, Gökçe'nin eski sevgilisi.
🌵🌵🌵
Elimdeki sarma dolu kutuyu sıkıca kavrarken yürüdüğüm yola bakıyordum. Okyanus, Hande ve Egemen'le Neriman teyzenin gününe gidiyorduk. İkinci kez.
İlk gittiğimizde Egemen'in Neriman teyzenin gününe geleceğinden haberim dahi yoktu. Şimdi ise yanımda yürüyordu. Birlikte gidiyorduk dedikodu kazanına.
Egemen, "Elindeki sarma kutusunu görünce seni ilk kez ağacın tepesinde yakaladığım günü hatırladım." dedi gülümseyerek.
Ne maceralar atlatmıştık o günden sonra. Kim bilebilirdi, bir ağacın tepesinden bağırdığım çocuğa aşık olacağımı.
Okyanus elindeki maden suyunu içerken, "Siz romantik romantik konuşuyorsunuz, Hande'yle ben de gökyüzü neden mavi onu tartışıyoruz." dediğinde istemsizce güldüm.
Egemen Okyanus'un elindeki maden suyunu eline alıp birkaç yudum içtikten sonra Okyanus'a geri verdi. "Seninde gönlüne göre bir kız çıkacak Okyanus hissediyorum."
Okyanus telaşla ellerini birbirine vurdu. "Aman aman Neriman teyzenin gününe gidiyoruz oradan çıkmasın. Bizim mahallenin kızları Neriman teyzenin küçük boylarından."
Bu sefer de Hande Okyanus'un elindeki maden suyunu alıp bir yudum içti. Ve Egemen gibi Okyanus'un eline geri verdi. Hande, "Ben de isterdim yanımda Güney olsun ama imkânsızı istemek gibi bir şey bu." dediğinde üzüntüyle iç çektim.
Okyanus'un maden suyunu sadece benim içmediğimi fark ettim. Elinden yavaşça alıp bende son birkaç damlasını içtim ve yanından geçtiğimiz bir çöp kovasına fırlattım. Ardından Hande'ye baktım. Gerçekten üzgün görünüyordu.
"Hande biraz daha Güney için üzülürsen pamuk şekerle intihar edeceğimi söylemiştim. Yanımda pamuk şeker yok sarma yiyerek intihar ederim." dediğinde hep birlikte güldük.
Neriman teyzenin evinin kapısı gözüktüğünde hepimiz yüzümüzü buruştururken Okyanus,"Hâlâ geri dönebiliriz arkadaşlar. Girmek zorunda değiliz." dedi.
Kapının önüne doğru gelirken, "Gitmezsek ayıp olur Okyanus'um." dedim.
Hande uzun kolunu zile doğru uzatırken, "Annem Neriman teyzenin gününe gitmediğimi duyarsa yeni test kitabı almaz bana. Mecbur gireceğiz içeriye." dedi.
"Hande annen ödül olarak sana test kitabı mı alıyor ben mi yanlış anladım." dedim gözlerimi açarken.
Doğrusu Hande'den bahsediyorduk. Bizim 99 alınca ağlayan arkadaşımız.
Biz Hande'nin ödül sistemini tartışırken aniden açılan evin kapısıyla birlikte kafamızı kapıyı doğru çevirdik. Neriman teyze elinde tuttuğu bir dilim kekle bize bakıyordu. Kekten bir ısırık daha alırken, "Çocuklar kek çok güzel olmuş birde Ayten'le sohbete daldık ondan geç açtım kapıyı." dediğinde kendi içimden "Ayten'le dedikodu yapmaya daldık." olarak değiştirdim Neriman teyzenin cümlesini. Neriman teyze eliyle içeri geçmemiz için işaret verdi. Hep birlikte içeri girerken Neriman teyze de kapıyı kapatıp bizimle birlikte içeri geldi.
İçeri girdiğimizde yoğun dedikodu havası yüzüme çarpmıştı. Neriman teyze salona adım atar atmaz yanıma yaklaşırken, "Kız Gökçe yine şu manken çocuğu getirmişsin." dedi.
"Neriman teyze Egemen manken değil öğrenci." dedim gözlerimi devirirken.
Egemen, Neriman teyzeyle olan konuşmamızı duymuş olacak ki sırıtarak bana bakıyordu. Yine egosu okşanmıştı Yeşil Gözün.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAKTÜS
HumorHer seferinde boğazına kaçmasına rağmen Bakkal Necati'den leblebi tozu yemeye devam eden, meyveli jelibonu hayatının tam ortasına yerleştiren ve karmakarışık, içinden çıkılmaz bir hayata sahip, tipik ev kızı, Gökçe. Bakmaya bile kıyamadığı sevgilisi...