KAKTÜS

6. BÖLÜM - Hoşuma Kaçtı

Multimedia: Gökçe. Siz kafanızda başka bir karakter kurabilirsiniz. 🐼🌵 Bölüm sonunda size ufak haberlerim var!

***

Hande, sıranın üzerinde duran şişeye sırıtarak bakmayı bıraktı ve kahverengi gözlerini Okyanus'a dikti. "Doğruluk mu, cesaretlilik mi Okyanus'um?"

Okyanus, Hande'nin alaycı bakışlarına karşılık verircesine aptalca gülümsedi. "Cesaretlilik. Sonuçta ben cesur bir erkeğim." diyen Okyanus omuzlarını dikleştirirken ben, elimi ağzıma kapamış gizliden sırıtıyordum.

Okyanus ve cesaret kelimesinin aynı cümlede yer alması bile evrenin kurallarına aykırıydı sanırım.

Hande, elini yüzünün alt tarafına yerleştirip düşünürmüş gibi yaparken, bize baktı. Hande'nin, Okyanus'a ne yaptıracağını merakla beklerken sınıftan içeri, okul koridorlarında Victoria's Secret mankeni edasıyla yürüyen, okulun en dikkat çekici kızı İdil girmişti.

İdil, her okulda sınırlı sayıda bulunan her erkeğin sevgili olma hayaliyle yanıp tutuştuğu kızlardan. Okyanus'ta bu erkeklere dahildi sanırım.

Hande, kapıda duran İdil'i büyük bir ilgiyle izleyen Okyanus'un kolunu dürterken, "Cesaretlilik dediğine pişman olacaksın Okyanus'um." dedi.

Ben dikkatle Hande'yi dinlerken Hande tekrardan konuştu. "Kapıdan içeri giren kızın yanağına küçük bir öpücük bırakıp gel." dedi Okyanus'a bakarak.

Okyanus, kapıda beklemekte olan İdil'e bakarak, "Bunu yapmakta ne var? Okulun en güzel kızı olan İdil'e küçük bir öpücük." dedi.

Hande, sesli bir şekilde gülerken, "İdil'den bahsetmiyorum zaten. Onun arkasında duran Buse'ye küçük bir öpücük vermenden bahsediyorum." dedi.

Bakışlarımı İdil'in arkasında duran Buse'ye çevirdiğimde kendimi engelleyemeden gülmeye başlamıştım.

Buse, İdil'in tam aksine şişman, sivilceli ve erkeklere 3 metre kuralı koyan bir kızdı. Kısacası okulun belalı kızıydı.

Okyanus, Hande'ye bakarken, "Şaka mı yapıyorsun Hande? Ben o kızın yanağından öpersem o kız beni iki gün okulun bahçesinde koşturur. Üstüne birde beni, hergün düzenli olarak yediği üç hamburgere bölüştürür çiğ çiğ yer." dedi.

"Oyunun kuralları böyle." dedim Okyanus'u uyuz etmek isteyerek.

Okyanus, bir bize bir Buse'ye bakarken, "Allah'ım bu genç yaşımda Buse'yi öpecek çocuk muydum ben?" dedi.

Hande'yle birlikte kötücül gülüşlerimizi sıralarken Okyanus, ürkek adımlarla oturduğu sıradan kalktı.

"Henüz her şey bitmiş değil, vazgeçebilirsiniz." diyen Okyanus bize bakarken ben ağzımla "cık" sesi çıkarmıştım.

Okyanus, bizi ikna edemeyeceğini anladığında yeniden Buse'ye doğru yürümeye başladı. Arada kafasını döndürerek bize bakan Okyanus, Buse'nin yanına geldiğinde kendini frenleyerek durdu.

Dudaklarını öne çıkartan Okyanus, gözlerini kapatıp hafifçe Buse'nin yanağına dokundu.

Buse'nin gözleri hızla açılırken, sınıftaki tüm gözler ikisine çevrildi.

Buse sınıfa baktı ve tekrar önüne döndü. Dik bir hale getirdiği sağ kolunu hızla Okyanus'un sırtına geçirdi.

"Lan sen kimi öpüyorsun?" diye, bağıran Buse'nin sesi tüm sınıfı doldururken Hande'yle birlikte hızlıca Okyanus'un yanına gitme kararı aldık.