B-27

4.3K 185 57
                                    

Nihat Ünal - Vişneli Şarkı

****************************

2 Hafta Sonra

"Bu tatilin bize iyi geleceğinden emin misin Arya?" diye sordum bavulumu bagaja koyarken.

4 hafta boyunca Yosunla aynı tatilde olacağımı düşünmek bile sinir krizi geçirmeme yeterdi. Kendisinin organize ettiği tatile gene Arya zoru ile gidiyordum. Sevgilisinin de gelecek olması az da olsa içimi rahatlatıyordu en azından yalakalık yapamayacaktı.

"Ya ne güzel 4 hafta boyunca hep beraber olacağız. Hem cidden Yosun konusunda hala endişelenmeni gerektirecek bir durum göremiyorum. Kızın 2 aya yakındır sevgilisi varmış ve bu süreçte Taha'ya olan yakınlığını yanlış anladık. Lütfen tatsızlık çıkmasın ve sende eğlenmeye bak. 4 hafta boyunca Taha ile olacaksın, bunu düşün ve mutlu ol biraz." diyerek arabaya oturdu.

Sanırım ona hak vermeliydim ve şu ön yargımı az da olsa kırmayı başarmam gerekiyordu.

Önümüzde 5 saatlik bir yol vardı. Açıkçası uzun yolculukları seviyordum, müzik eşliğinde camdan dışarıyı izlemek huzur vericiydi. Şoför koltuğunun yanında, Taha'nın yanında, oturuyordum. Arkada Cenk, Yosun ve Arya vardı. 

Arabada çalan son ses şarkıyla beraber hepimizin keyfi yerindeydi. Ara sıra bağırarak şarkıya eşlik ediyor ara sıra da susarak şarkının bizimle dans etmesine izin veriyorduk.

2 saatlik yolun ardından Yosun'un;

"Allah aşkına bana hiçbirinizin acıkmadığını söylemeyin yoksa sizi yerim açlıktan." demesiyle hepimiz kahkahayı patlattık.

"Yosun'a katılıyorum. Kurt gibi açım." deyip Yosun'a öpücük attım. Başta bu hareketime şaşırmış gibi görünse de aynı şekilde içten bir öpücük attı o da.

"Buralarda bir yerlerde karnımızı doyuracak mekan olmalı. Az daha sıkın dişinizi hanımlar ilk bulduğumuz yerde karnımızı doyuracağız." dedikten sonra bana dönüp göz kırptı. 

Az ilerde bir Burger King tabelası görmemle gözlerimin mutlulukla parlaması bir oldu. Arabayı uygun bir yere park edip içeri girdik. Fazla sıra yoktu, siparişlerimizi verip beklemeye koyulduk.

Yemeklerimizi masada dönen hoş sohbet eşliğinde tamamladık. Yemekten sonra Yosun

"Lavaboya gitmem lazım, Afra'cım benimle gelir misin." dedi.

"Tabi ki de." deyip onunla beraber masadan kalkıp lavaboya ilerledik.

İşini hallettikten sonra ellerini yıkayıp peçete ile kurularken

"Afra biliyorum başta pek iyi bir başlangıç yapamadık. Pek iyi olaylar da gelişmedi aramızda ama ben seninle böyle olmak istemiyorum. Yanlış anlaşılmakta istemiyorum. Lütfen aramızdaki yanlış anlaşılmalara son verip dost olalım mı?" dediğine epey bir şaşırdım. Açıkçası böyle bir açıklama duymayı hiç beklemiyordum. Başından beri olanları bir düşünüm ve yaptıklarıma pişman oldum.

"Sanırım haklısın, pek iyi bir başlangıç yapamadık. Başta olanlar için ayrıca özür dilerim." deyip içten bir şekilde gülümsedim. Aynı şekilde o da gülümseyip;

"Bende yanlış anlaşılmalara sebep olduğum için özür dilerim." deyip sarıldı. Sarılmasına karşılık verdikten sonra;

"Bizimkiler ağaç olmuştur artık gitsek iyi olur." dedi ve gülerek lavabodan çıktık.

*****************************

Selaaaam

Öncelikle uzun süredir bölüm atamadığım için çok özür dilerim. Bölüm bölüm dizi izlemekten saatin nasıl geçtiğini fark edemiyorum ve her seferinde bölüm yazıp yayımlama işi ertelenip duruyordu. En sonunda bugün "yeter" deyip oturdum bilgisayarın başına. 

Evet kısa bir bölüm oldu ama böyle olması gerekti. Umarım bölümü sevmişsinizdir.

Afra ile Yosun'un barışması hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?

Yosun sizce içten bir şekilde mi özür diledi ve olan olaylar için sizce cidden pişman mı?

Gelecek bölüme kadar sağlıklı kalın, evde kalın. Sizleri kocamaaan seviyoruum 💜💜

Anonim: BasketbolHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin