17.Bölüm

1.1K 41 6
                                    


Üstüme daha rahat kıyafetler giyinmiştim. Okula yürüyerek gidemiyecğim bir mesafede olduğu için benim arabamla gidiyorduk. Merve abimin yanında ben arkada tek başımayım.

Xx

Abim beni uyandırdığında o hiç kimsenin vazgeçemediği konusuyla, taşıyla, şivesiyle, toprağıyla benim karşımdaydı. Burada hiç arkadaş edinmeden devam edecektim zaten 2 yıl okuyacak sonrada hemen sınava girmeyi düşünüyorum. Okul öncesi hazırlık okuduğum için 2 yıl yeterdi bana, "abi sen hemen mi gideceksin?" dedim abime dönerek "hayır, alışveriş yapacağız sonra ikindin gibi gideceğim. Bizi evi yerleştirdik ama yiyecek almadık" dedi abim, bu dünya yiyeceksiz olmaz!

Ev 4 katlı apartmandı ben 2.katındayım. İçeri girdiğimizde ilk başta askılık vardı sonra hemen yanında mutfak, mutfakta küçük masa ve normal mutfak yeri, mutfağın karşısında oturma odası, oturma odasında minder, küçük televizyon ve halıdan ibret, biraz daha ilerleyince banyo sonra iki tane oda var. Bir tanesi sadece yatak, ders çalışma masası, halı, gardolap ve bilgisayar, diğer odada yatak, halı ve gardolap var.

Annemgil 2 yıl okuyacağımı bildiği için bu şekilde yerleştirdiklerini biliyorum. "Hadi kızlar alışverişe gidiyoruz" dedi abim, odamdan çıktım "Merve senin kıyafetlerin ne olacak?" dedim, Merve etrafına bakındı "şimdi bir kaç kıyafet alırım, arada seninkinlerden giyinirim. Babanemgilde kıyafetlerim var onlarıda getiririz yarın, tamam" dedi.

Normalde 9 saat yol geldik. 3 saat abim, 3 saat Merve, 3 saatte ben sürdük, baya bir yorgunuz ama işte söz konusu yemek.

Arabadayken Merve'nin telefon çalmaya başladı. "Efendim" kimdi acaba? "Evet, artık gelemem yarın babanemgile uğrayacağz" ailesinden birisi "ona mal deme! Sensin mal" kime mal diyordu ya? "O çocuk senin yüzünden öldü, o gerizakalıyla gecenin 2'sinde buluşmıyacaktınız!" galiba Meriç abim, konuyu anlamışım kafamı yere eğdim ve düşünmeye başladım. Galerimin yarısında grubun fotoğrafı diğer yarısında onun fotoğrafı var.

Xx

Alışveriş merkezinde biz abimle yemek için birkaç yiyecek aldık Merve'de kendisine kıyafet aldı. Şu anda eve gelmiş yiyecekleri yerleştirirken kavga ediyorduk. Konu ise kilomdu 37 kiloydum bu iyi bir şey değildi çünkü genelde halsiz oluyordum ama kilo alacaktım.

Xx

Sabah olmuştu dün abim gitmişti bugün Merve ile babanesigile gideceğiz. Banyo'ya girdim elimi yüzümü yıkadıktan sonra Merve'nin odasına gittim. Bu arada Merve'ye Meriç'i sevdiğimi söylemiştim, o da fark etmiş.

"Merve hadi kalk, kalkmazsan abimi ararım" dedim direk tehdide girdim. Merve zar zor kalktığında ateş saçan gözleriyle bana baktı Merve'nin yanaklarını öptüm. Odama geçtim ve gardolabıma baktım. Kıyafetlerimin yarısını yerleştirmiştm. Üstüme siyah, uzun, bir rahat elbise giyindim. Saçımı kestirmek için bugün kuaföre gidecektik, saçımı at kuyruğu yaptım. Makyaj olarak dudağıma nemlendirici sürdüm.

Orada kahvaltı yapacağımızı için erkenden çıktık.

Büyük bir evin önüne durunca baya bi şaşırdım. Villadanda büyüktü bu ev! Allah neler yaratıyor! "Hadi içeri girelim" dedi Merve "lan Merve bu ev ne?" Merve bana göz devrdi bende Merve'yi takmadım evle aşk yaşamaya başladım.

Kapıyı bir kadın açınca hizmetçi olduğunu gördüm. "Oy benuim kara guzum gelmiş" dedi yaşlı bir kadın, galiba Nur sultan bu kadındı "oy buda kim?" dedi beni göstererek, "merhaba ben Mira Afra" dedim kadın ellerini dizine vurdu "oy anam, sen televizyondaki kızsın" dedi, ne demek istediğini anlamadım "arkadaşın ölen var ya, oy guzum iyisin değil mi?" dedi, Nur sultanın ne demek istediğini anlamıştım, kafamı yere eğdim, Merve babanesini uyarıyordu "neyse geçmiş olsun guzum, hadi kahvaltıya" dedi, masaya doğru ilerledik, masa donatılmışdı.

Xx

Nur sultan 6'ya kadar bizi bırakmamışdı en sonunda saçımı kestirmeye gideceğimizi söyleyince bırakmışdı. Eve en yakın kuaföre gittik şükürler olsun ki burada saçımızı bağış yapabiliyormuşuz. Kouförden içeri girdik "merhaba, ben saçımı kestirip bağış yapacağım" dedim birkaç kişi bana baktılar sonra saçma baktılar. "Tamam sen şuraya otur bakalım" dedi bir abla sandalyeyi göstererek.

Sandalyeye oturunca abla geldi "nasıl kestireceksin?" dedi, saçımı açtı bende telefonumdan resmi açtım. "Bağış yapmak istiyorum" dedim resmi göstererek abla bana gülümsedi ve işe koyuldu.

"Bitti nasıl olmuş?" saçıma baktım, çok güzel olmuştu tam istediğim gibi "çok teşekkür ederim. Ellerinize sağlık kaç tl?" dedim sandalyeden kalkarak "20 tl bağış için 100 tl. Bu arada nerelisiniz?" dedi abla, çantamdan cüzdanımı çıkardım "normalde Edirneliyiz ama Ankara'dan geldik" dedim parayı uzatarak "hımm hoşgeldiniz, iyi günler" dedi abla parayı kasaya koyarak "hoşbulduk, iyi günler" dedim ve kuaförden çıktık ve evime doğru yol aldık.

Eve gelince telefonum çaldı annem arıyordu, aramayı cevapladım "kız Mira Meriç'in sözlüsü Meriç'i aldatmış üst üste, kızı dışarı fırlattı evden neyse babangil geliyor kapat gız kapat" dedi annem, Meriç abimi aldatmış mıydı? Oha, Meriç malının inşallah aklı fikri yerine gelirdi. AMİN

"Merve abin kurtulmuş" dedim kahkaha atarak Merve bana şaşkınlıkla baktığında yeniden kahkaha attım. Merve ile parti veriyorduk, partinin adı 'bir mal akıllandı' partisi "ooo, Miroş pist sıra sende" gülümsedim ama ben 2 yıl boyunca Meriç'i görmeyecek ve görünmüyecektim! "Merve ben 2 yıl boyunca buradayım sonra geleceğim Edirne'ye" dedim, Merve bana baktıktan sonra "neyse saat 12 oldu hadi yatalım" deyip odasına gitti.

Bende 2 yıl boyunca ne yapacağımı düşündüm.

Selam, iyisiniz değil mi? Dayanamadım ve Meriç'i kızla ayırdım. dnzkzdenizkizi kitaplarına basabilirsiniz. Oy ve yorum yapınız♡

Naber? Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin