20.Bölüm

1K 32 0
                                    


Ben seni bu kadar beklemişim dahada beklerim" dedi Meriç beni yanlış anlatmıştı "hayır, yanlış anladın bir aksilik çıkacak diye korkuyorum" dediğim anda abimin "Meriç!" diye bağrışını duydum. Aha sı*tık.

Xx

"Ah abi, bizi biliyordunda çocuğu niye şimdi dövdün" dedim, "abin neyi biliyordu kızım?" Baba? Babam bizi duymuştu.

Abim Meriç'i dövdükten sonra beni eve getirmişti abime yakınırken babama yakalandım ve şimdi herşeyi açıklamak zorundayım. "Şey, baba lütfen kızma ama biz Meriçle bir birbirimize sevdalıyız" dedim, babam hiç şaşırmamışdı "biliyorum zaten, yarın gelsin istesin, mendilini unutmasın,  sonra söz yaparız" dedi. Ne!? Annem kapıdan konuştu "kızım tüm mahalle biliyor. Hadi oğlum Yasemin ablangile haber ver. Kızım sende kalk yemekten sonra temizliğe başlayacağız" dedi annem ben ne diyeceğimi şaşırmıştım. Annemin bağrışıyla kendime geldim.

"Anne yarın ciddi, ciddi ben sözlenecek miyim?" dedim, annem birden ağlamaya başlayınca annemin yanına gidip sarıldım "annem, canım, çiçeğim, birtanem, kraliçem, ağlama" dediğimde annem terliğini çıkartıp bana vurmaya başladı "tabii bir tane olacam" dedi hızlıca mutfak çıktım.

Xx

"Anne bak 2 kere sildim pırıl pırıl oldu" dedim,  aynı yeri 2 kere sildim ama bu Kraliçe arı sonuçta inadı inat, telefonum çaldığında yabancı numara arıyordu "alo, kız Mia ben Buğra sende mi yuvadan uçuyon kız" diye bağıran Buğra'ya göz devirdim. "Buğra şu iş bitsin sana kız bulacağım" dedim bağırarak annem bana terliğini gösterince öpücük attım "kız gerekmez benim sevgilim var haftaya gelecek neyse kapatıyom ben çikolalalatamı arıyacağım" dedi ve kapattı.

"Anne ben Ankara'da arkadaş edinmiştim onlarda gelebilir mi?" dedim annem düşünür gibi yaptı ve "tamam ama 4 kişiden fazla gelmesin" dedi bende telefonumdan Burakgilleri aradım "oha! Çüş! Lan Mira canı arkadaşlarını unutmamış" diye bağırdı Burkiş "sus be! Neyse Burk yarın Edirne'ye geliyorsunuz hatta şimdi çulunuzu çırpınızı toplayın arabayla gelin! Sözleniyorum ben, Edirne'ye gelince beni arayayım öptüm" dedim ve kapattım, şimdi Burak arkamdan saydırıyordır.

Annemden izin almışken Meriç'i arayayım bari, "alo, kelebeğim ne yapıyorsun?" dedi kıkırdadım çok seviyorum onu "Kraliçe arının gazabına uğruyorum, sen ne yapıyorsun?" dedim, derin bir nefes çekti "evimizi çiziyorum tamda çocuk odasındaydım 4 tane çocuk odası çiziyorum, yatak odası var. Evimiz 2 katlı girişinde manolya çiçekleri, geniş bir arka bahçesi, orada 2 tane salıncak 1 tane kaydırakç küçük bir havuzu. İçeride geniş mutfak, güzel bir oturma odası, banyo ve büyük bir misafir odası. İçeriyi sen dizyan edeceksin, nasıl?" dedi ben iyice hayal dünyasına girdiğimde annemin bağrışını duydum "Mira!" diğer taraftan kıkırdama sesleri geldi "neyse kapat bakalım sevgilim ben sabah ararım seni" dedi ve telefonumu kapattı.

"Ya anne Miraçla konuşuyordum ne oldu?" dedim yakına yakına annemin yanın gittim "ne konuştunuz kız" aklıma geldikçe mal gibi sırıtıyordum "evimizi çiziyormuş" dedim annemde gülümsedi "söyle bize yakın bir yaptırsın" dedi, abim kapıdan abim girince annem sustu, "ne oldu abi?" dedim sanki bir şeyler yolunda gitmiyordu "babaneleri Trabzon'da söz yapılmasını istiyor" dedi, anneme döndüm "ben bir Yasemin'i arıyım" dedi ve odadan çıktı bende temizliğe devam ettim.

"Kızım tamam sadece nişanınızı ve imam nikahını orada yapacağız. Üzülme hem Trabzon havası güzel olur" dedi anneme döndüm "yok annecim ona üzülmüyorum sadece ben nişanımızı evlerimizin önünde yapmak istiyordum. Sözümüzü orada keselim mi?" dedim anneminde gözü parladı "tamam hadi sen fikrini paylaşmaya git ordanda evin çizimini çek" dedi bende annemin yanaklarını öptüm ve ellermi yıkadıktan sonra üstüme doğru düzgün kıyafet giyindim.

Kapıyı çaldım kapıyı Merve açınca yanaklarını öptüm "anne yeni gelin gelmiş" diye bağırdı Merve'nin koluna vurdum. Meriç'in yanıma geldiğini fark ettiğimde gülümsedim "annem evin fotoğrafını istedi" diye fısıldadıktan sonra içeri girdim. Merve'nin yanına oturdum "Yasemin abla nişanı orada yapacakmışız ya bende diyorumki sözü evlerimizin önünde kessek ben aslında nişanı öyle yapmak istiyecektimde durum böyle olunca sözü öyle yapalım" dedim.

Yasemin ablam Mehmet abime baktı "tamam iyi fikir, seni istiyelim sonra evin önüne çıkar söz keseriz, siz nişanın ne zaman olacağına karar verdiniz mi?" dedi, Yasemin ablam 'seni istiyelim' derken utanımştım "hayır karar vermedik" dedim başımı kaldırarak "tamam biz Mervegil evlendikten 1 hafta sonra diye düşündüm düğüne bakarız senin parti ne olacak" dedi bekarlığa veda partisi, "ben onu birkaç arkadaşım ve sizlerle beraber evde kutlamak istiyorum, neyse ben kalkayım siz annemle konuşursunuz" dedim ve ayağa kalktım ve odadan çıktım.

Meriç gelince odasına çıktık, karanlıkta sadece masasındaki küçük ışıkla çalışıyordu. "Gel bak" dedi büyük bir kağıdı göstererek, yanına gittim ve telefonumu çıkardım, bir kaç tane çektim ve bakmaya başladım. İki kağıt vardı ben üst kat olan odalara baktım "nereye yaptıracağız" dedim, Meriç'e baktım, bana bakıyordu "parkın yakını varya orayı satın aldım. Kendi paramla yaptıracağım 2 aya biter" dedi bende tebessüm ettim "hımm, peki ben gideyeyim artık, bu arada ben düğünü 2 ay sonraya düşünüyorum, neyse benim kafam allak bullak oldu sonra görüşürüz" dedim ve odadan çıktım. Merve'yi görünce "abime selamını söylerim" dedim ve evden çıktım.

Eve girince hemen üstümü değiştim ve uyudum.

Xx

Sabah birkaç bağrış çağrışla uyandım "lan uyan, hasbinallah" diye Kader'in sesini duyunca hemen uyandım "Kader" dedim. "Aha uyandırdım bebeğim ne oldu hayde" diye Zeynep'e baktı "sus be!" dediğinde erkeklerin onları izlediğini gördüm "hoşgeldiniz, özür ya dün temzilik yaptırdı annem o yüzden uyanamamışım. Saat kaç" dediğimde Burk cevap verdi "saat kaçmaz, saat 9" dedi ona gözlerimi devirdim ve yataktan kalktım. "Plisss çıkın" dedim bana göz devrdiklerinde onlara 'hain' bakışı attım.

Üstüme rahat eşorfman ve tişört giyindim. Alt kata indiğimde annem mutfağın temiziğini bitirmiş bir şekilde mutfaktan çıktı. "Tamam temizlik bitti. Mira git arkadaşlarını mahallede gezdir sonra yemek yiyip hazırlanacağız" dedi annem, anneme öpücük attım ve bizimkinleri alıp dışarı çıktım. Benim dükkan işi kalmıştı ya.

Xx

Grubu gezdirmiştim Buğra ile Burk kanka olmuşlardı. Evlerimizin önü led ışıklarla süsenmişti. Yemeğimizi yemiştik ve üstümüzü giyinme gittik. Bordo, kısa bir yırtmaçı olan bir abiye, siyah topuklu, saçıma maşa yaptım. Bordo bir ruj sürdüm, siyah far sürdüm ve rimel sürdüm.

Yavaş bir şekilde aşağıya indim. Erkekler takım giyinmişlerdi annem uzun bir etek ve bluz giyinmişti, Merve siyah kısa elbise, Kader siyah bir etek ve kırmızı bir bluz giyinmişti. Merve'yi o abin diye tarafa gönderdim ama o da siyah elbise giyinecekti.

Annemin yanına gittim ve derin bir nefes aldım. Babam benim ellerimi tuttu "İstanbul'um sakın o içimdeki o Istanbul gitmesin tamam mı?" dedi babama kafamı salladım ve kapı çaldı, pencereden baktığımda onlar gelmişti.

Bölümde küçük bir düzeltme yaptım. Oy ve yorum yapınız♡

Naber? Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin