B-04 ➰ Chanbaek

Ep 4 Sevgi ?

Bölümde hafif smut vardır ama M değildir , uyarılır.

Chanyeol pov:

Odamdaki banyoda elimi yüzümü yıkarken gördüğüm ve duyduğum şeyleri sindirmeye çalışıyordum. Ona bir süre dinlenmesi gerektiğini söyleyip yaşadığım şokla kendimi banyoya atabilmiştim. Her tarafım zangır zangır titriyordu.

 Ve bunların üstüne de sanki her şey çok normalmiş gibi önümdeki şişliğe şaşıyordum. Ancak kabul etmeliydim ki o cinsel organı hariç her tarafı kadına benzeyen uzay robotu dudak uçuklatacak kadar güzeldi . Onu bir türlü aklımdan çıkaramıyordum. Gözlerimi kapattığımda önüme onun hakkında çıplak hayaller seriliyordu . O baş döndüren kokusu, günaha davet eden pembemsi dudakları , şekilli bacakları , porselen teni ve kalçaları ah! evet kalçaları !!

O sırada B-04 ya da namıdağer Baekhyun:

Gözlerimi açtığım anda gördüğüm o yaratıktan sonra dedim ki haklılarmış. Onların insani yücelten ve özendiren hareketlerine sinir olurdum. 'nesini seviyorlar o yaratıkların?' derdim. Ancak şuan karşımda gördüğüm kişiye yaratık demeye çekiniyordum. Sebebini bilmediğim şekilde çevremdeki alfa ve beta tanecikleri azalmış ve ben çok daha fazla solur olmuştum. O çok güzeldi ve kusursuzdu. Teni sıcacıktı ve parlaktı. İri gözleri ve garip kulakları vardı. 

"Senin adın Baekhyun..." dediğinde çok farklı hissetmiştim çünkü bir sevgi belirtisi göstermiş, başımı okşamıştı. Robot olduğumu anladığında ki girdiği şoku anlatamam. Kendimi gülmemek için zor tutmuştum.

 Onun kokusunun sindiği yatağında yatarken içeri odadan gelen garip sesler duraksamama sebep oldu. Sahibimden geliyordu. Başı dertte olabilirdi. Yataktan fırlayıp küçük odanın kapısını araladığımda ağlarmış ya da acı çekermiş gibi gelen 'ah' seslerinin sebebini anlamıştım.O k-kendini...çe-çekiyordu. Ona yardım etmeliydim. O benim sahibimdi ve onu memnun etmek benim görevimdi. Gitmek istiyordum ancak bir anda ağzımda atmaya başlayan metalik kalbimi ve vücudumdaki enerjiyi açıklayamıyordum. Elim ayağım  birbirine girmişti ve inanın ki beni süren binlerce yaratık olmuştu ve hiçbirine karşı bu tür bir duygu hissetmemiştim. 

Üzerimdeki kumaş parçasını atıp kendimi o uzay gemisinde uyuduğumuz kabinlere benzeyen ancak şuan işlevinin ne olduğunu bilmediğim kabindeki Chanyeol'un yanına attım. Beni gördüğünde şokla önünü kapatmaya çalışmış  bakışlarını kaçırmıştı. Ah insanlar bu duyguya ne diyordunuz bilmiyorum ama çok tatlıydı , yanakları ve kulakları kızarmıştı.

"B-burada ne işin var!" En sonunda konuşabildiğini hatırlarmış gibi konuştuğunda kapatmaya çalıştığı penisini avuçladım. Metal kadar sert olması bana gezegenim de ki savaş robotlarını hatırlatırken sıcak olması bedenimde garip bir etki yaratıyordu. Önünde diz çöküp karardığını hissettiğim irislerimi ona çevirip penisinin ucuna üfledim.

Az sonra ona yaşayıp yaşayabileceği en büyük hazzı yaşatacaktım ve bana masum , irileşmiş gözlerle bakan sahibimin yapacağım hiçbir şeyden haberi yoktu. Ancak garip bir şey oldu. Daha önce benimle karşılaşan hiç bir yaratıkta karşılaşmadığım türden bir şey. İki elimi de sıkıca tutup beni ayağa kaldırdıktan sonra beni banyodan dışarı adeta fırlatarak çıkarmıştı. Yatağa düştüğüm an korkudan yerimden kıpırdayamamıştım. O ... sinirlenmişti. Anlamıyordum , neye sinirlenmişti ki?

 Bir süre sonra belinde havlu ,çatık kaşlarıyla dolabının karşısına geçmiş her tarafını karıştırırken  ben 'acaba ne hata ettim de bana kızdı?' diye kendimi sorguluyordum. Bir süre sonra aradığı şeyi bulmuş olmalı ki sevinçle bana döndü. Sonra ise dibimde bitip bacaklarıma uzandı ve ayaklarımı kaldırarak arasından geçirdiği kırmızı kumaşı popomu ve diğer uzuvlarımı kapatacak şekilde üstüme geçirdi.