artic monkeys - 505
i'm going back to, 505.''
~
''Bir susun artık! Vır, vır, vır. Ne bitmez çeneniz var!'' diye bağıran Sibel Hoca, her zamanki gibi sınıfı susturmaya çalışıyordu.
Uğultu az da olsa kesilirken, yoklama almaya başlamıştı.
''Oya Akbal?''
''Burda.'' dedi neşeli sesiyle Oya. Bu kız niye bu kadar pozitif?
''Onur Aktaş?''
Onur'dan ses gelmeyince, Sibel Hoca sınıfa göz attı.
Hep olduğu gibi Onur sırasına başını koymuş, uyukluyordu. Yanında oturan Şeyma, Onur'un kolunu dürttü. Fakat Onur uyanmamıştı.
''Birazcık daha..'' diye mırıldanıp, kafasını kolunun altına koydu.
Geri zekâlı.
Sibel Hoca, yavaşça Onur'un kafasına vurdu.
''Anne beş dakika daha uyuyayım, kalkacağım valla.'' dedi boğuk sesiyle. Sınıfta gülüşmeler olurken, Sibel Hoca'nın sinirlendiği yüzünden okunuyordu.
''Şşş, Onur. Kalksana oğlum.'' dedi Şeyma, Onur'u dürterken. Bu sefer daha hızlı sallamış olacak ki, Onur aniden uyanıp Şeyma'ya sitem etti.
''Ebenin amı. Kalkıcağım dedim ya, ne sallıyorsun kızım?'' dedi sinirle.
Sınıftan 'hayda' nidaları yükselirken, Sibel Hoca kaşlarını çatıp, Onur'un kafasına bu sefer sertçe vurmuştu. Onur başını tutup, arkasını dönerken Sibel Hoca'yı görüp irkişmişti.
''Has-'' Yine küfür edeceğini anladığımda sertçe öksürdüm.
''Hocam valla ağzımdan kaçtı. Yoksa ben küfür etmem, biliyorsunuz. Tam bir ingiliz beyefendisiyim.'' diyip tatlı tatlı gülümsemişti. Sınıf gülerken, Onur saf saf onlara bakıyordu, 'komik olan ne?' dercesine.
Sibel Hoca bir iç çekip, masasına otururken kendi kendine söyleniyordu.
''Göktuğ Özer?''
Sınıftan ses gelmeyince, Sibel Hoca mırıldandı. ''2 hafta oldu ama beyefendi hâlâ ortalarda yok.''
''Hocam, bence gelmez o. Devamsız olarak kalır.'' dedi arka sıradan Ali.
Sınıftan, birkaç kişi Ali'ye katıldığını belirten nidalar çıkartırken, kapı tıklatılmıştı.
Siktir lan oradan. Tam da onun hakkında konuşurken, onun kapıyı çalması mümkün müydü?
Neredeyiz, yaz dizilerinde falan mı?
Sibel Hoca'nın 'gel' komutuyla beraber kapı açılırken, sınıftakiler merakla kapıya bakıyordu.
''Hocam, Ufuk Hoca bunu imzalamanızı istedi.'' diye içeri giren nöbetçiyle beraber ben dahil, herkes hüsrana uğramıştı.
Sibel Hoca, imzayı attıktan sonra nöbetçi sınıftan çıkmıştı.
Yanımda oturan Ege, ''Şu Göktuğ'yu çok merak ediyorum. Nasıl birisi acaba?'' dedi fısıltıyla.
Onu onaylarken, aklıma gelen şeyle Ceren'e döndüm.
Ayaklı dedikodu makinesi gibiydi, bir şey olduğu zaman ilk o öğrenir daha sonra da öğrendiği şeyi yayardı.
''Ceren, şu Göktuğ neden gelmiyor? Biliyor musun?'' dedim.
Sorduğum soruyla gözleri parladı. ''Bilmez olur muyum? Tabii ki biliyorum!''
Ege hemen lafa atlayıp, ''Niye söylemiyorsun kızım? Meraktan çatladık.'' dedi ilgiyle.
Ceren, saçlarını savurup boğazını temizlerken bize doğru çevirdi bedenini.
Sibel Hoca, kızmasın diye sessizce konuşuyorduk.
"Aslında çocuk yurt dışında, annesi ile New York'ta kalıyormuş. Anlayacağınız kendisi yabancı. Babası tahminimce Türk." dedi hevesli çıkan sesiyle.
Ege, şaşkın şaşkın Ceren'e bakarken bunu beklemediği bariz belliydi.
Ben pek şaşırmamıştım. O kadar da şaşırtıcı değildi.
"E, madem New York'ta niye Türkiye'ye geliyor? Öyle bir yeri bırakıp, niye buraya gelirsin ki arkadaş." dedi Ege.
"Orasını ben bilemem."
Dikkatimi Ceren'e verip, "Sen bunu nereden biliyorsun peki?" dedim tek kaşımı kaldırarak.
Kıkırdayıp, burnuma hafifçe dokunup parmağını geri çekti. "Üzümünü ye, bağını sorma Erenciğim."
Ege, tekrar sorarcasına Ceren'e döndü. "Instagram'ı falan var mı? Merak ettim, tipini falan."
"Var tabii. Bak," dedi telefonunu açarken. Birkaç dakika sonra telefonunu, Ege'ye gösterdi.
"Enchel de oynuyor, sahi hiç mi izlemediniz lan?" dedi Ceren.
Hayır dercesine kafamı salladım.
Ege, "Çocuk yabancı ülkede yaşıyor amına koyayım. Enchel'i nereden biliyor? Sadece Türk'ler oynamıyor mu yoksa?" Duraksayıp düşündü.
Ardından, "Oha! Oyunu yabancılar da oynuyorsa dünyaca popüler bir uygulamadır?" diye devam etti.
"Bilmiyorum. Kendisine sorarsın." dedi ve Ege'nin elindeki telefonunu aldı.
"Yakışıklıymış ama he."
"Di mi! Taş gibi taş! Analar neler doğuruyor be!'' dedi coşkuyla Ceren.
Artık daha da meraklanmıştım. Bir an önce gelmesini diledim. Onunla tanışmak istiyordum.
~
- sizce Göktuğ nasıl bir karakter olacak? tahminleri alayımmm.
- o değilde geceleri bir şeyler oluyor bana, ilham geliyor. yazıyorumda yazıyorum.
- gidin uyuyun amk. ;3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
enchel│bxb
Teen Fiction[kizlar bunu okumak yerine dilsiz okuyun valla hayal kirikligi bu fic, duzenlemem gerek. okumayin.] Enchel'e Hoş Geldiniz! Bu oyun; izleyici ve oyuncu olarak ikiye ayrılır. İzleyiciler, oyuncuları izlemek için belirli bir miktar öder. Oyuncular, ke...