(Medya: Tahir Vural)
Elif Sena'nın ağzından
'çok özlemişim seni öpmeyi, tadını, kokunu, herşeyini'
Beynimde defalarca yankılanan cümleler yüzünden kafayı yemek üzereydim
'saçlarının o güzel kokusunu, herşeyini çok özledim'
"yeter" diye bağırdım "yeter hatırlamak istemiyorum"
Avcumla alnıma sertçe vuruyor unutmaya çalışıyordum çok yorulmuştum başımı arkaya atıp duvara yaslanmasını sağladım, gözlerimi tavana dikerken "istemiyorum" deyiverdim cılız bir sesle
"istemediğin hiç bir şeyi yapmak zorunda değilsin!" sesin geldiği yöne doğru döndüm "ben her zaman sana ne söylerim?" bir iki saniye durup kendi sorusunu yanıtladı "sen nasıl istersen"
"eğer her şey benim istediğim gibi olsaydı şuan sevdiklerim......"
"sevdiklerin?"
"boşver"*
"peki, hadi kahvaltı hazırladım çayları soğutmayalım"
"keşke zahmet etmeseydin benim eve gitmem lazım" bir an duraksayıp devam ettim "yani senin evine"
"gidersin daha vakit bol, bi kahvaltı et öyle çık"
"yok teşekkür ederim zaten kızlar çok merak etmişlerdir kim bilir kaç cevapsız çağrı va...." derken aniden telefonum geldi aklıma "telefonum" dedim endişeli bir sesle "telefonum nerede?"
"sakin ol, bak orda solundaki komodinin üzerinde" dedi eliyle işaret ederek
Hızla elime alıp ekran kilidini açtım
102 adet cevapsız çağrı
79 adet sms
128 adet Whatsapp mesajı"ah harika (!)"
"gece boyu çaldı telefonun bende sen uyurken rahatsız olma diye sessize almıştım"
"evet fark ettim sessize alman iyi olmuş ama keşke almasaydın, neyse iyiki Murat aramamış" diyerek mesajlar uygulamasına girdim çoğu 'neredesin?' ve 'cevap ver şu aramalara!' gibi basit mesajlardı onlara cevap vermeden Whatsapp'a girdim yarısı gurup mesajlarıydı geriye kalanlar da bizim kızlardan dı hepsini teker teker okudum zaten çoğu 'merak ediyoruz' ve 'bir cevap ver artık' gibi önemsiz mesajlardan dı, en son olarak Zeynep'in attığı mesajlar kalmıştı
Zeynep: şuan neredesin bilmiyorum ama her neredeysen mesajları görür görmez ara
WhatsApp dan çıkıp rehbere girdim son cevapsız arama Zeynep'ten di, arayıp telefonu kulağıma yasladım, ilk çalışta yanıtladı
"ya neredesin sen?"
"sakin ol Zeynep iyiyim merak etme"
"dün geceden beri meraktan kafayı yedik resmen"
"ya merak etmeyin iyiyim, mesajları yeni gördüm telefonum sessizde kalmış, Zeynep onu boşver de Murat gelmedi değilmi?"
"yok gelmedi mesajlarda yazmıştım okumadınmı?"
"hayır ilk mesajı görür görmez aradım"
"anladım, ya ben abimi aradım 'Murat izin isterse asla verme hatta mesaiye bırak' dedim oda 'zaten ilgilenmesi gereken yığınla dosya var akşama bitecek gibi değil' dedi hatta yarın sabah da önemli bir projeyi değerlendirmek için yurt dışına çıkacaklarını bir haftaya kadar geri dönüş yapmayacaklarını söyledi"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NEFRETİN ELLİ TONU ✔
General FictionGeçmişteki hatalarımız geleceğimizi etkiler mi? Her rengin bir çok tonu olduğu gibi duyguların da tonları vardır... Birazdan giriş yapacağınız hikayede nefretin tonlarını ve Elif Sena Çakır'ın geçmişteki hatasının geleceğini nasıl etkilediğini okuy...