[tamamlandı]
Güney Kore'nin yeşil çay başkenti olarak bilinen Boseong ilçesi, her zaman huzurlu ve sakin bir yerdi. Yaşıtlarının çoğunun sıkıcı olmasından dolayı yakındığı ilçede Jin, endişelenmeden yaşamayı seviyordu.
Ancak, dağın tepesindeki orman...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
*bu bölümdeki birçok paragrafta taehyung'un oldukça düşünceli davrandığı birçok hareketi var. eğer atlamadan ve dikkatli bir şekilde okursanız sizler de o kısımları yakalarsınız.
•
Jin'in kalbi ağzında atarken şokla kapıya doğru bakınıyordu ama hemen ardından Jungkook'a hızlı bir bakış atıp göğsünde yayılan baskıyı engelleyerek konuştu.
"Jungkook, çabuk gidip onu aptalca bir şey yapmadan durdur! Namjoon'un veya Yoongi'yi ara! Çabuk!" Jin'in sesindeki aciliyet genç çocuğu kendisine getirmiş olmalıydı ki hızlıca yutkunup kafasını sallayarak odadan çıkıp gitmişti.
Jin ağır ağır nefesler alırken aklına gelen görüntülerle kaburgaları acı içinde ciğerlerine batıyordu. Çünkü Taehyung'u kendisini böyle kaybetmiş bir halde daha önce hiç görmemişti.
Sanki bir şey onu ele geçirmiş gibiydi. Taehyung, babasını öldüren o adamı öldürmekten ne kadar hoşlandığını anlattığı zamana benziyordu. O alaylı, kendisini küçümseyen ve insan ırkından nefret ettiğini söyleyen memnuniyet dolu sesinin olduğu zamana.
Yine de tüm bunların yanında bu sefer daha da yoğun bir şeyler vardı. Jin, o psikopatı ve korumasının kendisine yaptıklarını haklı çıkaramazdı, ona yaptıkları onca şeyden sonra onlara neler olduğunu az da olda umursamıyordu.
Zaten hakkında endişelendiği kişi Taehyung'du. Şu anda kontrol altında gibi görünmüyordu ve Jin'in göğsü ağrıyordu. Alfa şimdiye kadar kendisine karşı asla tam olarak çıplak olmamıştı ve bu kendini kaybeden halini görmek onun hakkında inanılmaz bir şekilde endişelenmesine neden olmuştu.
Ve Taehyung her zaman paketini önemseyen, onların acı çekmesine katlanamayan biriyken tüm bu duygularını şimdi onlara aktaracak ve sonra daha fazla üzülecekti.
Aniden aydınlandığı bu dehşet midesine toplandı ve kendisini daha da hasta hissetti.
Onlardan herhangi birine bir şey olursa bunun sorumluluğu sadece Jin'deydi.
Bu gerçekle yaşayabileceğinden emin değilim, diye düşündü içindeki kaybetme korkusuyla.
Gözlerini kapadı ve Taehyung'un paketini düşünerek herkes için ciddi sonuçlar doğuracak bir şey yapmamasını diledi.
Düşündüğü kişiler sadece Jimin, Namjoon ve Taehyung ile de sınırlı değildi.
Jungkook, onu kurtarmadan önce bile, o gece onun evinde büyümüş ve kendisine sevimli davranan oldukça genç kanlı biriydi.
Yoongi bile görünüşte ona karşı soğuk olda bile kendisine zarar verdiğini düşündüğü için Minhyuk'a o ormanda neredeyse saldırmaya hazırdı.
