11.bölüm

165 6 0
                                    


Alaz'ın beni paçavra misali fırlattıgı yerden kalkıp bulundigum duruma güldüm.Üstümde ki gelinlikle kovuldugum yerden uzaklaşmaya başladım.Ben orda gururumu bırakmıştım.

Yolda yürürken gidebilecegim tek yer olan Pelin'in evine gittim.Kapıyı çaldıgımda bana telaşla baktı.

"Mira sen iyi misin?"

"Üzerimdekilerden kurtulmam gerekli."dedigimde kolumdan tutup beni içeriye soktu.Odaya girip siyah bir tayt ile beyaz bir kazak giydim.Gekinligi kenara fırlatırken yataga oturdum.

Pelin de yanıma oturdugunda anlatmaya koyuldum gözyaşlarımla.

"Bana oyun oynadı.Bana beni sevdigini söyledi ama hiç sevmemiş.Bana beni bırakmayacagını söyledi ama bıraktı.Alaz bana oyun oynadı,gururumu yerle bir etti."dedigimde elimi sıkı sıkıya tutup.

"Mira anlayamıyorum."

"Alaz yeniden evlenmek istedigini söyledi.Gerçek bir evlilik olmasını istedi.Onu sevmeye aşık olmaya başlamıştım.Kabul ettik ve evlenmek amacıyla tüm herşeyi gerçekleştirdik.Bugün dügün günüydü.Herşey güzeldi.Ama Alaz beni nikah masasında bırakıp herşeyin oyun oldugunu ve beni istemedigini söymeyip kovdu.Beni kovmak için geri almış."dedigimde kollarını bana doladı.Koluna tutunup aglamaya başladım.Kolunu sıkıp gözlerimi yumdum ve aglamamı şiddetlendirdim.

***

Pelin beni odada yalnız bırakmıştı.Uymam için.Herseyi bir anlıhına unutmak için gözlerimi yumdum.

Boş bir arazide yürüyordum.Karşıdan gülerek Alaz geliyordu.Bende ona koşarak gidiyordum.Koştuktan sonra birbirimize doyasıya sarıldık.

Alaz saçlarımı okşuyor ve ben onun kokusunu içime çekiyordum.
Sonra Alaz kollarını benden ayırdı ve kendimi birden dügün salonun kapısının önünde buldum.Bana sertçe küçümseyerek bakıyordu

"Seni istemiyorum.Seni kullandım ve şimdi de atıyorum.Bundan sonra hayatımda yerin yok."ve kapı yine kapanır.Arkasından çıglk çıglıga ismini zikrediyordum.Ama duyan yoktu.

Yatakta yerimde sıçradım.Ter içinde onun adını haykırdım

"Alaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaz"

(Alaz)

Kulagımdaki çınlamayla yattıgım yataktan bir anda dogruldum.
O da neydi öyle? Tekrar kafamı yastıga gömdügümde burnuma Mira'nın kokusu geldi.Bu kokuya bagımlıydım ama artık bırakmalıydım.Artık Mira yoktu.Onu hayatımdan kovmuştum.Ne çok kırılmıştı ama.Ona baglandıgımı kabul ediyorum ama aşk olduguna dair inancım yok.Aynı evde yaşamak iyi gelmedi.

Odadan hızla çıkıp Merveyi buldum."Bir sey mi istediniz efendim.?"

"Odanın çarsafları degiştirilecek.Hepsini yıkayın."

"Dün yıkamıştım,efendim."

"Yeniden yıka o zaman."dedim merdivenleri inerken.Aşagıya indigimde babamla annem oturuyordu.Tekli koltuguma geçtim ve

"Nenemgil nerde?"diyince babam sinirle

"O rezaletten sonra gittiler."dediginde bir şey demedim.

"Madem istemiyordun kızı niye demedin.Deseydin böyle olmazdı.Kız'ın gururu nasıl incinmiştir kim bilir? Kız bana Alaz'a güveniyorum dedi.Ama o olmazsa yıkılırım dedi.Şimdi ne yapıyordur kim bilir?"dediginde ayaga fırladım.

"Kes.Hayatıma birini sokmak isterken bana sordun mu? İstiyor musun dedin mi? Hayır.Sadece evlen dedin.Evlendim işte.Ama hayatıma girdiginde ona nasıl davranacagıma da sana soracak degilim.Şimdi bir daha bana bu konuyu açma."dedikten sonra deri montumu giyip dışarı çıktım.

Onsuz hayat zor olacaktı ama olacaktı,olmalıydı.Birilerini kaybetme korkusuyla yaşayamam.

(Mira)

Uyandıgımda bavuluma tüm eşyalarımı yerleştirdim.Yurt dışına çıkıp okulumu tamamlayacaktım.Zaten sadece master yapmam gerekliydi.Onu da yapınca cerrah olacaktım.Ailemi yalnız bırakmamak icindi hepsi ama artık onların bana ihtiyacı olmayacak.Her ay para gönderip kendimi avutucaktım.

Bavulumla salona geçtim ve arkadaşlarıma tebessüm ettim.Once Pelin sonra Ecem en son da Rüzgara sarıldiktan sonra

"Sizi özleyecegim ama beni merak etmeyin ben iyi olucagım."dedigimde Ecem kolumu sıvazlayıp

"Gitmen gerekli miydi?"diyince tebessüm ettim

"Uzaklaşmam en iyisi.Kafamı toplamam gerekli.Hem iş imkanları daha fazla oluyor,biliyorsun."

"Peki."dediginde tekrar sarıldık.

Taksi gelince bavulu koyup yerleştim.

"Nereye gideceksiniz,hanım efendi?"

"Hava alanı."diyince yönünü degiştirdi ve hava alanına sürdü.

*

Uçaga bindigimde biletteki yerimi bulup cam kenarına geçtim.
Kemerimi takarken yanıma bir tane oglan oturdu.Gülümseyince bende gülumsedim.

Uçak havalanırken bilmedigim uçak korkum tavan yaptı ve istemsiz yanımda oturan oglanın elini tuttum.Hareket ettiginde tırnaklarımı geçirdim.

Sakinleşmeye başlayınca yumdugum gözlerimi aralayıp etrafa baktım.Havadaydık.Masmavi bulutların ortasında.Elini tuttugum oglana baktıgımda bana bakıyordu.Tırnagımı batırdıgım elimi hemen çektim ve elini tuttum.Alt dudagımı ısırıp

"Özür dilerim,özür dilerim.Bilerek olmadı.Bende bilmiyordum böyle bir korkum oldugunu.Gerçekten üzgünüm."derken elimi tuttu

"Önemli degil,isterseniz özrünüzü bir kahveyle taçlandırabilirsiniz?"

"Pardon?"dedim elimi çekerken

"Aslında elim çok acıyor."dedi elini tutarken.

"Tamam.Gideriz,iyisiniz degil mi?"dedigimde

"Çınar,ismim Çınar."dediginde tebessüm ettim.

"Mira."dedigimde gülümsedi.

"Uçaga ilk defa biniyorsun galiba."

"Öyle,siz alışkın gibisiniz."

"Sizi bizi geçsek ve ayrıca evet alışkınım."

"Peki."

"Ne için uçuyorsun?"

"Master yapmam gerekliydi.Bende yurt dışında yapmaya karar verdim."

"Hım,hangi bölüm."

"Tıp."dedigimde gülümsedi

"İyi bölüm.Benim hastenem var.İyi bir doktorsan sana iş imkanı saglarım."dediginde elini tuttum.

"Ciddi misin?"dememle güldü

"Her zaman."

"Peki sen ne işle ugraşıyorsun?"

"Hem babamın işlerini hem kendi işlerim.Ben işletmeciyim babam ise inşaat mühendisi."dediginde hayranlık duydum ve uçaktan inene kadar böyle sohbet ettik ki indigimizde de susmadık.

BENİMSİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin