18.bölüm

122 6 2
                                    


Akşam yemegini yedikten sonra Efsan ile odasına gittik.19 yaşlarındaydı.

Yataga oturmuş konuşuyorduk sonra aklına gelen fikirle aile albümüne bakmaya başladık.Eliyle bir oglan fotografını gösterdi.Oglan'ın sert bakışları ile elinde perde vardı.

"Bu kim?"dedigimde kıkırdayıp.

"Abim işte,Boran"dediginde gözlerimi iriltip

"Cidden mi? Abin temizlik yapıyor mu?"dedim fotografa dikkatlice bakarken.

"Eskiden annem çok yaptırırdı ama tabii o sevmez yapmayı."

"Efsan.!!"diye güçlü bir ses duymamla irkildim.Boran Efsan'a sinirle bakıyordu.

"Aa abi sen burda mıydın?"dediginde korkmuştu.

"Duydum hepsini."dediginde gözlerimi devirip elimi uzattım.

"Gelsene."dedigimde bana dönüp ben mi der gibi bakıyordu.

"Yok baban,gelsene."dedigimde Efsan kıkırdadı.Boran elimi tutup yanıma oturdu.Efsan yine odadan çıkmıştı.Fotografını ona gösterip

"Temizlik yapman kötü bir şey degil."

"Kendimi ezik gibi görüyorum o zaman."diyip bakışlarını kaçırdigında cıklayıp çenesini tutup bana bakmasını sagladım.

"Asıl ezik yapamayandır.Hem sen hiç duymadın mı,bilmemek degil ögrenmemek ayıptır."dedigimde üzerime egilip

"Beni temizlige mi teşvik ediyorsun."dediginde cıkladım.

"Ne alakası var?"deyip gözlerimi kaçırdıgımda çenemi tutup ona bakmamı sagladı

"Gözlerime bak."dediginde tam içine baktım.

"Hım."

"Seni öpebilir miyim?"dediginde oldugum yerde kaldım.Dudakları kıvrıldıgında üzerime egilmeye başladı ve ben geri geri egilmeye başladım.En son belimden tutup dudagı aralandı.Aralık halinde olan dudagımı kavradı ve alt dudagımı yavaş hareketlerle emmeye başladı.Dudagımı öperken hazla dolu bur inleme çıktı dudaklarından.

Dışarıdan gelen tıkırtılarla ne zaman kapattıgımı bilmedigim gözlerimi açıp dudaklarmı kendime çektim.O da benimle çekti dudaklarını

"Biri geliyor sanırım."dedigimde gülümsedi."Bu yüzden mi çektin dudaklarını?"diyince herhalde bakışı attım.

"Başka ne olabilirdi.Kalk ta bak.Kim var?"dedigimde oflayarak dogruldu ve bende ayaga kalktım.Odadan çıkmadan önce bana dönüp "Bana emir veren ilk kişisin ve ben dedigini yapmadan duramıyorum."dedikten sonra odadan çıktı.Elim tekrar dudagıma gitti.Haz almadım ama tiksinmedim de.Alaza hissettigim şey onda yoktu ama Alazda alamadıgim şey onda vardı,güven.

İçeriye girdiginde "Kediymiş."dedi.Sonra yanıma geldi ve elini belime götürüp "Bir kedi yüzünden öpüşmemizi böldün."dedikten sonra yüzume tekrar egildi.O sırada kapıya ilerleyen Efsan'ı görmemle onu ittim ve yataga oturdum.Afallayıp bir şey diyecekken Efsan'ı görmesiyle susup kapıya dayandı.

Efsan yanıma oturdu ve elimi tuttu.O sırada Boran odadan çıkmıştı.Avcuma bir bileklik koydu.Bir bilekligi bir deona bakıyordum.Bilekligi bilegime takarken

"Bu bilekligi sevdigim kişilere takarım.Seni de sevdim.Abim iyi bir ortamda yetişmedi.Silahlar ve mafyaların elinde büyüdü.Bu yüzden sevgi nedir bilmez.Senden istegim onu kırmaman.Kırarsan belki sen degil ama sevdigin herkes ölür.Abimin sana nasıl baktıgını gördüm.Hiç bir kadına böyle bakmamıştı.Senden istedigim ona iyi davran ve onu sevmeye çalış.Annem ona yeterli sevgiyi veremedi.Ve o sevgisiz acı dolu bir hayat geçirdi."dediginde istemsiz elini ovuşturdum.Gözleri gözlerimi buldugunda

"Onu kırmam.Sevgisiz yaşamayı bilirim ve çok kotü bir his.Onu sevmeyi denerim."

*

Uyandıgımda yatagın yanındaki koltukta Boran'ı bana bakarken gördügümde irkildim ve yerimde geriledim.

Elini koltugun kenarına koymuş çenesine dayayıp bana bakıyordu.Yerimde dogrulurken

"Sabah sabah noldu?"dedim gözlerine bakarken

"Alaz seni arıyor"dediginde ayaklarımı yataktan sarkıttım.

"Bulabildi mi peki?"dedigimde bir an duraksadı.Sonra ellerini birleştirip

"Daha degil ama tabii ki bulabilme şansı var."dediginde somurttum.Onu görmek istemiyordum.En azından şimdilik.Boran yanıma gelip oturdu ve elimi tuttu.Gözlerimiz kesiştiginde konuu

"Sana bir şey sormak istiyorum."

"Tabii."

"Benimle evlenir misin?"dediginde afalladım.Başka zaman olsa pat diye hayır der tokadı yapıştırırdım ama Efsan'ın dün söyledikleri kalbime dokunmuştu ki Alaz'ın bana attıgı kazık da vardı.

"Cevabını şimdi verecegimi sanmıyorum."dedigimde elimi alıp dudaklarına götürdü ve öptü.

"Hayır demiyorsun ama."

"Hayır mı diyeyim."dedigimde "Yok yok."dediginde gülümsedim.

"Şımarmaya başladım sanki.Alışırsam hep isterim."dedigimde güldü.

"Sen benimle ol da ben seni doya doya şımartırım."dediginde aklıma gelen şeyle

"Kıyafet ayarlayabilir misin? Bunlarla durmak artık hoşuma gitmiyor."dedigimde gülümsedi.

"Efsana söylerim kendininkilerden verir.Zaten bedenleriniz neredeyse aynı."dedi bedenimi süzerken.Sertçe yutkundugunda "Çek gözlerini."dedigimde ayaga kalkıp

"Ben söylerim getirir.Aşagıda bekliyorum."diyince kafamı salladım.

Bir kaç dakika sonra Efsan elinde kıyafetlerle geldi.Ayaga kalktıgımda elindekileri aldım.

"İçinde iç çamaşırları da var.Kullanılmamış rahat edebilirsin."

"Teşekkür ederim."dedigimde"Önemli degil."diyip odadan çıktı.

Banyoya geçtim ve üzerimdekileri çıkarıp kenara koydum ve sıcak suyu açıp içine girdim.Saçlarımı ıslattıktan sonra köpüklenip durulandım ve biraz sıcaklıgın tadını çıkardım.

Havluya sarınıp kabinden çıktım.Saçıma küçük havkuyu sarıp kuruladım.Efsanın getirdigi siyah iç çamaşırlarını giydikten sonra getirdigi elbiseye baktım.Gül kurusu renginde kısa kolluydu.Kol tarafında ve etek kısmında iri beyaz çizgiler vardı.Sportif oldugu için altına siyah bir bot getirmişti.Üzerimi giyindikten sonra banyoyu toparlayıp çıktım.Boy aynasında kendime baktıgımda ilk defa bu kadar kısa giyindigimi fark ettim.Elbise dizimin dört parmak üzerindeydi.Çekmeceden buldugum kurutma makinesiyle saçımı kuruladım ve buldugum tarakla güzelce taradım.

Düzleştirmeme ragmen düzdü.Odadan çıkıp salona ilerledim ve yemek masasına geçtim.Boran'ın gözleri beni bulduktan sonra bedenimi iyice süzüp tekrar gözlerime döndü.Bende çaprazındaki boş sandalyeye geçip oturdum.

Kahvaltımızı yaparken bir takım sesler duyduk.Sonrasında kapı büyük bir gürültüyle açıldı.Alaz'ı karşımda görmemle ne oldugunu kavrayamadım.Beni bulmuştu.Boran aradıgını söyledi ama ben bulabilecegini tahmin dahi etmiyordum.

Ayaga kalktıgımızda düşman taraflar gibi karşlıklı duruyorduk.
Alaz'ın arkasında ordu diyebilecegim kadar adamı varken biz 7 kisiydik.Beni çıkarırsak altı.Alaz bana dogru bir adım atıp

"Gidelim,sevgilim."diyince geriledim.

"Seninle hiçbir yere gelmem."dedigimde yeni fark ettigim elindeki silahla Boran'ı işaret edip

"Bu kaltagın yanında mı kalacaksın?"dediginde Boran'ın elini tuttum ve

"Kaltak degil,kocam olacak adam.Agzını topla."

"Ne diyorsun sen,kızım."dediginde alayla gülerek.

"Biz evleniyoruz."

BENİMSİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin