"SENİN....."

48 12 52
                                    

şarkı : İhtiyacı var - Çinare Melikzade

& Kağıda dokunan kalem, kibritten daha çok yangın çıkarır...
S. Fobes &

"Anne içimde bir sıkıntı var ne bilmiyorum ama gözüm çok seğriyor ."

Etrafta sadece çam ağaçlarının ve rüzgarın sesi vardı.

"Anne seni çok özledim . Geri gelmiyorsun bari rüyalarıma gel affet beni. "

Ben yine kendi kendime konuştum ne bir ses ne bir işaret ... Yok. Son olarak diktiğim çiçekleri susladım . Annemin mezar taşını öpüp bildiğim suhreleri ve duaları okuyup mezarlığın çıkışına doğru yürüdüm.

Bütün gece çok kötü rüyalar gördüm . Sabah erken çiçekçiden aldığım çiçeklerle annemin yanına geldim Annemle konuşmak...
Daha doğrusu sadece ben konuşuyorum ama bu yinede beni rahatlatıyor ...

Bugün biraz işim var ilk önce geçen günkü olay yüzünden karakola uğrayıp ifade vermem gerekiyor . Oradan da bizimkilere Recep amcanın mekanın da buluşacağız .

*******************************************

"Aloo."

"Nerdesin mavi geyik ."

"Sen."

"İlk ben sordum."

"Yavvv Girik uzatma da söyle."

"Ne oldu morelin bozuk gibi."

"Bir şey Yok . Ben yoldayım birazdan mekanda olurum."

"Timam . Mavi geyiğim haydi herkes seni bekliyor."

Telefonu Girig'in yüzüne kapattım. Mekâna yürümeye devam ettim . içinde çok kötü bir his var. Allah hayır etsin . Sanki bir şey beni boğuyor.

Mekanı önüne gelince yüzüme sanki mutluymuşum gibi bir gülümseme takip içeri girdim. Benim yüzümden onlarında keyfi kaçmasın. Burası bildiğiniz üzere iki katlı biz her zaman birinci kattaki büyük masaya oturduk . Masada Recep amca, ferhat ile Şirin , Girik, Batu,Rüviş, vardı . Bu masada annem , kuzey birde O eksikti...

Offf deme Allah derim.... Keşke onlarda olsaydı. Yüzüne yine aynı gülümsemeyi takıp masaya doğru yürüdüm . Beni gören Girik ayaklandı ve bana doğru kollarını açarak geldi. Bende kollarımı açarak ona doğru yürüdüm . Sarıldık kesin morelin bozuk olduğunu anladığı için bunu yaptı. İyi ki varlar yaa . Birlikte masaya göz atık herkes bana bakarak gülüyordu. Ama Rüviş somurtuyordu. Bende herkese selam verip Rüviş'ün yanına gittim.

"Ne oldu ponçiğim ağrın falan mı var ?"

Bana umursamaz bir şekilde omuz silkti...

"Rüviş bilmeden bir şey mi yaptım. Rüviş cevap ver lütfen ."

"Ya bir şey olsaydı . Niye bana söylemedin. Ertesi gün benimle alış verişe çıktın birde ceylan . Sen iyice umursamaz oldun ..."

" Haaa o mesela"

Rüveyda geçen günkü olaydan bahsediyordu. Ben ne yapayım yaa onlar kaçındı ayrıca bana hiç bir şey olmadı.

"Ya Rüviş'üm bir şey yok işte iyiyim ben. Hem onlar bana, hatta bize bulaştı."

Bize derken Recep amca' yı Ferhat ile şirini gösterdim. Onlarda bana onaylarcasına kafa salladılar. Rüveyda da ayağa kalktı ve bana sarıldı .

"Ceylan çok korktum ya bir şey olsaydı geçen seferki olayı unuttun her halde. "

Geçen seferki olayı size kısaca anlatayım iki tane it biz Girikle parkta otururken bana laf attı gene böyle uyardık ilk onlar vurunca Girikle bende ipler koptu. Sonra baya boğuştuk. İçlerinden birisi benim kafama taş atınca benim bir anda gözüm karardı sonra bende yere düşüp kafamı tekrar taşa çarptım . Sonrası başımda "Doktor " vardı.

SIRADAKİ KAYBIM UMUDUMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin