5

6.3K 401 179
                                    

    Hermione yutkunarak kendini geriye çekti. Kalbi boğazında atıyor gibiydi. "Kolunu göster" dedi Hermione bir anda. Draco ne yapacağını bilemeyerek kolunu sıyırdı ve Hermione'ye doğru uzattı.

    "Sanırım artık rüyalar ve gerçekleri ayırmakta zorlanıyorum. Gerçekten aptalım." Diye mırıldandı. "Aptal falan değilsin Hermonie"

    Hermione yine rüyasında ki gibi şaşırdı. Draco ona hiç Hermione demezdi. "Bana Hermione dediğine göre kesinlikle rüyadayım Malfoy" dedi. Hermione'ye ismi ile hitap etmesi Draco'ya da tuhaf gelmişti. Ama neden ismiyle hitap ettiğini bilmiyordu.

    Draco "rüyalar ve gerçekleri neden ayırt edemiyorsun?" Dedi. Hermione söyleyip söylememekte emin değildi. Ama bunu söyleyecekti.

    "Dün geceki rüyamda senin kolunun böyle olduğunu görmüştüm. Parçalanmış ve kanlar içindeydi. Benden yardım istiyordun."

    Draco anladığını söyleyerek başını salladı.

    Hermione Draco'ya neden sarıldığını anlamaya çalışıyordu. Neden o sarıldığında kendini geri çekmemişti? Belki de çok korkmuştu. Çünkü Draco rüyadan ayrıldıktan sonra bir dakika içinde Hermione için gerçekten kötü şeyler gerçekleşmişti. Draco'nun yarası gözünün önünde büyüyüp bir anda her yerini sarmıştı rüyasında.

    "Biliyor musun Granger?" Diye mırıldandı Draco "Sanırım o kadar yardıma ihtiyacım var ki rüyalarına kadar girebiliyorum."

    Hermione hala neden yardıma ihtiyacı olduğunu anlamaya çalışıyordu. Draco'yu bu kadar aşağı düşürecek şey ne olabilirdi ki?

    Hermione dinler gözlerle Draco'ya baktı ve Draco sonunda anlatmaya başladı.

    "Ben artık iyileşmek istiyorum. Sizin gibi olmak, o kadar da kötü olmadığımı, ailemin baskısı ile bu hale geldiğimi size göstermek istiyorum. Ben artık pişmanlık dolu bu hayatımdan sıkıldım. İnsanlarla iyi anlaşıyım istiyorum. Ve Granger gerçekten yeniden özür diliyorum."

    Hermione ne diyeceğini bilemiyordu.
"O kadar sene sana aile baskısı yüzünden kötü davrandığım için, safkan takıntımdan dolayı sana o lafları ettiğim için-"
"Bulanık gibi mi?" Dedi Hermione çekinmeden.

    İşte o zaman Draco'nun yüzündeki mahcubiyeti gördü. Üzgündü. Yaptıkları için gerçekten pişmanlık duyuyordu ve Hermione bunu kalbiyle hissediyordu.

    "Pekala" dedi Hermione "Sana yardım edeceğim Malfoy" Draco yüzünde bir gülümsemeyle Hermione'nin gözlerinin içine baktı. Sanki gözlerinin içi gülüyordu. Rahatlamıştı.

    "Ama iyiliğimin bir karşılığı olması gerekir Malfoy." Dedi Hermione. Draco o an ne olsa razıydı
"Ne istiyorsun"

    "Bir daha rüyama girmeye kalkışma, fark etmedim mi sanıyorsun?"

    Draco şaşırmıştı. Rüyada bunu fark etmek gerçekten zor bir şeydi.
"Tamam" demekle yetindi ve yataktan kalktı. Ama bu sefer o bileğinden tutulmuş ve yatağa geri çekilmişti.

    "Kolunu açıkla."

    Aralarında sadece 5 cm kadar bir mesafe vardı. İkisininde yüzleri kızarmıştı ama Hermione Draco'nun gri gözlerinden kendini alamıyordu.

    Sonra ne yaptıklarının farkına varıp ikisi de kendini geriye çekti. Draco yara izine bakarak iç çekti.

    Hayatı boyunca onu bırakmayacak gibiydi bu iz. Aynı Harry'nin ki gibi... İzler geride büyük şeyler bırakıyordu.

    "Kurtulmayı denedim ama olmadı." Dedi Draco "Her gün farklı bir yol denedim. İksir kitaplarını birbirine getirdim. Olmadı, yapamadım. Benden asla gitmeyecek bu iz."

    Hermione yutkundu. Derin yaranın altından iz belirgin bir şekilde kendini gösteriyordu. Ama o da bunu geçirebilmek için herhangi bir çözüm bilmiyordu.

    "Elimden geleni yapacağım" dedi Hermione. "Ama yaradan önce senin kendini iyileştirmen gerekiyor."

    "Nasıl yapacağımı bilmiyorum"

    "Zaten bunun için yardım istemedin mi?"

    "Evet" dedi Draco.

    Sonra Draco'nun gözünden bir damla yaş geldiğini gördü Hermione. Bunu gerçekten görmüşmüydü. Malfoy önünde göz yaşı dökmüştü. Bir damla bile olsa.

    İkinci gelmeden eliyle ittirip ciddi bir hale büründü. Hermione ona bu sefer gerçekten üzülmüştü.

    Çaresiz görünüyordu. İçinden gelen bir hisle kendini tutamayarak Draco'ya sarıldı. Buna ikisi de inanamıyordu. Hermione Granger Draco'ya sarılıyordu.

    Draco ise aniden gelen sarılma ile kalbi yerinden çıkarcasına atmaya başladı. Bu heyecanın sebebini bilmiyordu.

    Belki de daha önce kimse ona sarılmadığı için tuhaf hissetmişti.

    Draco anlık gelen bir rahatlamayla umursamadan sebepsiz yere Hermione'nin kollarında ağlamaya başladı.

    Hermione'nin ne yapacağı şuan umurunda değildi. Kafasını boynuna gömmüş küçük bir çocuk gibi sessizce ağlıyordu.

    Bir süre sonra ayrıldıklarında Draco eliyle gözlerini silerek

    "Bundan kimseye bahsetmek yok biliyorsun değil mi Granger" dedi.

    Hermonie gülerek "Neyden bahsetmeyecek mişim? Bebek gibi ağladığından mı?"
"Hayır, ondan değil" dedi Draco

    "Senin yardımına muhtaç olduğumdan..." diyerek Hermione'ye nokta atışı yaptı.

Buraya instagram hesabımı bırakıveriyorum takipleşelim ^^ @gizemkrncbsgl

Help | DramioneHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin