otuz yedi

14.5K 1.4K 293
                                    

Sherlock's'

My Rose: Harbiden Sherlock'a döndük ya

Sare: Onun kadar zeki olsaydık çoktan bulmuştuk

Öykümcüm: +acundakiarabasayısı

Çekirdek: Doğru bulurduk valla

Sare: Ben pes ettim

Sare: O gelene kadar biz bulamayız

Çekirdek: Deme öyle deme

Çekirdek: İçim daralıyor

Öykümcüm: Tyt soruları çözsen daha çok daralır

Öykümcüm: Ay pardon sen zaten çözüyordun değil mi

Öykümcüm:

Çekirdek: Engelliyorum seni

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Çekirdek: Engelliyorum seni

Sare: Ben derse gireceğim

My Rose: Ben de dizi izleyeceğim

Çekirdek: İyi ki Netflix üyeliği aldık ha

Çekirdek: Benden çok sen kullanıyorsun

My Rose: Kyk yurdu interneti sadece bunu açıyo çünkü

Öykümcüm: İzle bebeğim bakma buna

My Rose: ❤

Çekirdek: DEFOLUN

Kızların konuşmayı bitirmeleriyle oturduğum sandalyeden kalktım. Kafeteryadaydım ve sıcak çikolata içiyordum. Dersin başlamasına 5 dakika kadar kalmıştı. Bugünkü son dersimdi.

Yerimden kalkıp dersliğe doğru yürürken sınıftan tanıdığım birkaç kişiye selam vermiştim. Kimseyle çok yakın değildim ancak konuştuğum kişiler vardı.

Pencereden dışarı baktığımda havanın biraz bozduğunu fark ettim. Kasım ayındaydık ve havanın bir bozulup bir düzelmesi normal geliyordu.

Biraz sonra dersliğime gelmiştim. İçeri girdiğimde sınıfın neredeyse tamamen dolduğunu gördüm. Kalabalık bir sınıfa sahiptim.

Biraz sonra hoca derse girince çantamdan küçük defterimi çıkardım. Derslerimi çok dikkatli şekilde dinlemeye özen gösteriyordum. Ben dersi derste anlayan birisiydim.

Yaklaşık 1 saat sonra hoca dersi bitirmişti. Blok derslere alışmak gerçekten zordu. Neyse ki hocalar daha erken bırakıyorlardı.

Çantama defterimi ve kalemlerimi koyduktan sonra üzerime ceketimi giydim. Sonra da çantamı boynuma geçirdim.

Çantamdan kulaklığımı çıkararak kulaklarıma taktım. Kulaklığı da telefonuma taktıktan sonra derslikten çıktım.

Gözlerim yine etrafta temkinli bakışlarla dolaşıyordu. Neredeyse her gün Uraz'ı görüyordum. Ve neredeyse her gün Uraz yanıma gelip benimle konuşuyordu.

Belki de kızlar haklıydı.

Anonim Uraz olmasaydı neden her gün benimle konuşacaktı?

Yalnız hâlâ aklıma takılan şeyler vardı. Anonim bu yıl İstanbul'a geldiğini söylemişti. Ama Uraz bu üniversitede 4. Sınıfı okuyordu. Üstelik 4. Sınıfı okuyan birisi 20 yaşında da olamazdı.

Kafamdaki tüm şeyler birbiriyle karışıyordu.

Uraz'ın anonim olabileceği aklımın ucundan dahi geçmemişken şimdi her an ondan şüpheleniyordum.

O olmasını ister miydim peki? Bunun cevabını kendime bile veremiyordum.

Fakülteden çıktığımda yüzüme değen soğuk rüzgar beni ürpertti. Üzerimdeki ceketi sıkılaştırarak yürümeye başladım.

Biraz sonra otobüs durağına gelmiştim. Resmen bugün Uraz'ı görmemiştim. Bu bana garip hissettirmişti. Onu görmediğim gün sayısı neredeyse hiç yoktu. Acaba derse mi gelmemişti?

Telefonumdan bir şarkı açarak gelecek otobüsü beklemeye başladım. Aklımdaki onlarca soru beni öyle rahatsız ediyordu ki şarkıyı anlayamıyordum bile.

Otobüs geldiğinde ilerleyerek bindim. Arkalara doğru giderken bıkkınca iç çektim. Otobüste oturabileceğim yer bulmak kadar zor bir şey yoktu.

Otobüs hareketlendiğinde bir yere tutunarak sessizce beklemeye başladım. Kulağımdaki şarkıyı otpbüstekilerin sesi yüzünden duyamıyordum. O yüzden biraz sesini açtım.

Otobüs biraz sonra bir durakta durdu. Duraktan binen insanları izlemeye başladım. Şu an yapabileceğim daha iyi hiçbir şey yoktu.

Otobüs tekrar hareketlenip birkaç dırak daha geçti. Bir sonraki durakta ineceğim için yerimden hareketlendim. Aslında evim üniversiteye fazla uzak değildi ancak hava soğuk diye otobüse binmiştim.

İneceğim durağa gelince mutlulukla otobüsten dışarı attım kendimi. Otobüs durağına baktığımda Semih'i görünce gözlerimi devirmemek için kendimi çok zor tuttum.

Birisini görmesem birisini görüyordum. Teşekkürler hayat.

O da beni fark ettiğinde yanıma doğru geldi. Gelmesene ya.

Şarkının sesini kısarak ona baktım. "Okuldan mı?" diye sorduğunda başımı salladım. "Hava soğuk, bekleme bari." dediğinde başımı sallayarak geriye doğru bir adım attım.

"İyi günler." deyip ona arkamı döndüm. Neden herkes bana gülümsüyordu?

Ben iyice paranoyak olmuştum.

🌠

Sizi Uraz'a karşı umutlandıracak bir şey diyeyim xkdöxldçdöf

Uraz 4. Sınıfsa 20 yaşında olamaz dedi ya Sare. Ben üniversiteye 17 yaşında başladım. Başladıktan 1 ay kadar sonra da 18 yaşına girdim. Üniversite 4. Sınıfa geldiğimde de 20 yaşında olacağım ancak mezun olurken 21'e girmiş olacağım. Yani 4. Sınıf diye 20 yaşında olamaz diye bir kural yok. Belki de Kasım - Aralık doğumludur yaaağni

Yorum yapmayı ve yıldızlamayı unutmayın.❤


Kuran Kursu'nun Muhafızı | textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin